Selçuk Altun-Editör/ Endeks, 124 puan artışla 63 bin 641 puandan açıldı. Açılış itibari ile hisse senetleri ortalama yüzde 0.20 oranında değer kazandı. Dolar, 1.5860, avro 2.3150 liradan haftaya başladı.
Yurt dışı piyasalardan pozitif yönde ayrışan piyasaların bu hafta sonu yapılacak genel seçimlere yönelik beklentiler nedeniyle yükseliş hareketini sürdürmeye çalışacağı öngörülüyor.
Teknik olarak bakıldığında, endeksin 63.800 direnç seviyesinin üzerine çıkamaması durumunda 63.100 ve 62.500 destek seviyelerine doğru geri çekilme yaşayabileceği belirtiliyor. 63.800 direnci aşılabilir ise 64.500 direnci yeni hedef olacak.
Bugün İzlenecek Datalar
12:00 - Euro Bölgesi perakende satışlar
13:00 - Almanya fabrika siparişleri
17:00 - ABD IBD/TIPP ekonomik iyimserlik
22:00 - ABD tüketici kredisi
Yurt içinde saat 10:00'da sanayi üretimi (nisan) ve BDDK Bankacılık Kar Zarar Raporu takip edilecek.
DÖVİZ PİYASASINDAKİ GELİŞMELERİ ANINDA İZLEYİN
[**BORSAYI CANLI VE ÜCRETSİZ İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN
**](https://finans.mynet.com/borsa/canliborsa/)
KURDAKİ BASKI DEVAM EDİYOR
Euro/dolar paritesinin 1.46 seviyesinin üzerinde olmasına rağmen, dolar kurundaki baskı devam ediyor.
İstanbul serbest piyasada dolar 1.5860, avro 2.3150 liradan güne başladı.
Kapalıçarşı'da 1,5800 liradan alınan dolar 1,5860 liradan satılıyor. 2,3080 liradan alınan avronun satış fiyatı ise 2,3150 lira olarak belirlendi.
Serbest piyasada önceki kapanışta doların satış fiyatı 1,5810 lira, avronun satış fiyatı ise 2,3110 lira olmuştu.
Euro/dolar paritesi ise, sert hareketlerine rağmen, 1.47 olarak belirtilen hedef seviyeye çok yakın yere yükselerek hafif geri çekildi.
1,4658'den dün dönen parite, bu sabah hala 1.46’nın üzerinde tutunmaya devam ediyor. Paritede ilk işlemler 1.4609 seviyesinden geçiyor.
Emtia fiyatlarına baktığımızda, en yakın vadeli NYMEX kontratında petrol fiyatı 98.45 dolar, altının onsu 1545.20 dolar civarında bulunuyor.
DIŞ BORSALARIN KEYFİ YOK
Geçtiğimiz hafta gelen özel sektör istihdamı sonrasındaki tarım dışı istihdam datasının da beklentilerin altında kalarak ABD ekonomisine dair endişelerin, borsa endekslerinde yarattığı satış baskısı dün de devam etti.
Ancak dün bu baskıya dün bir de FED’in ülkenin en büyük bankaları için sermaye yeterlilik oranını artıracağına dair endişeler eklenince bankacılık sektörü öncülüğünde ABD borsa endekslerinde satışlar yaşandı. ABD borsa endeksleri son beş haftadır düşüyor.
Dün S&P500 endeksi bu yılın 18 martından beri en düşük seviyesinin altındaydı.
ABD hisse senetleri piyasalarından Nasdaq yüzde 1.11, S&P 500 yüzde 1.08 değer kaybetti. Dow Jones'ta ise dünkü işlemler 12.070-12.151 puan aralığında gerçekleşti ve yüzde 0.50 değer kaybı ile 12.089 puandan tamamlandı.
Güney Amerika borsalarından Brezilya'da 1.98 değer kaybı vardı.
Avrupa tarafında ise, global endişelerin kaynağı olan Yunanistan’a dair sıkıntı sürüyor. Hafta sonunda yeniden Yunanistan’a dair borç yeniden yapılandırılmasında anlaşıldığı söylentisi çıkınca haftaya sert yükselişle başlayan Euro’nun etkisi ile olumlu başlayan Avrupa borsa endeksleri, Almanya kaynaklı “Yunanistan’a dair anlaşma henüz kesin değil” sözler üzerine tekrar satışa döndü.
Avrupa borsalarından, Almanya'da yüzde 0.34, Fransa'da yüzde 0.70 değer kaybı, İngiltere'de yüzde 0.14 değer artışı oldu.
Asya tarafına baktığımızda, bu sabah itibari ile Uzakdoğu borsalarından Japonya'da yüzde 0.48 değer artışı mevcut.
ABD'de Dow Jones en yakın vadeli kontratlarında yeni gündeki işlemler tepki alımlarıyla hafif değer artışı ile devam etmekte.
Avrupa borsalarının, ABD bankalarının değer kaybetmesi ve Yunanistan'daki risklerin Avrupa bankaları üzerinde basık yaratmasının etkisi ile güne düşüşle başlamaları bekleniyor.
BGC Partners, FTSE 100'ün 23, Dax'ın 34 ve Cac-40'ın 17 puan kapıpla açılacağını tahmin ediyor.
Analistler, yeni bir makroekonomik verinin ve şirket mali sonucunun olmadığı ortamda yatırımcıların ABD'de geçtiğimiz hafta açıklanan zayıf istihdam verilerini sindirmeye çalıştıklarını, bunun yanı sıra Yunanistan'a yeni bir yardım konusunda AB içinde bir konsensüs sağlanıp sağlanamayacağını ve yapılacak yardımda özel sektörün katkısının olup olmayacağını değerlendirdiklerini ifade ediyorlar.