İSTANBUL (İHA) - Siyaset ve dış ekonomik gelişmelerin baskısı altında seyreden piyasalar, gelecek hafta erken seçim ve Avrupa Birliği (AB) uyum yasaları konusundaki gelişmeleri gündemine aldı. Siyaset gölgesindeki piyasada borsa kayıp verirken döviz ve faiz yatırımcısına kazandırdı.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Bileşik Endeksi haftayı yüzde 3.86 kayıpla 10069.12 puandan kapattı. İşlem hacminin 1 katrilyon 765.6 trilyon lira ile oldukça sığ olarak görüldüğü piyasada en fazla değer kazanan hisse yüzde 32.56 ile Kaplamin oldu. En fazla değer kaybeden hisse ise yüzde 25.93 ile Meges Boya olarak listelerde yer aldı. Aylık bazda ise yine Kaplamin yüzde 95.21'lik kazançla göze çarparken İpek Matbaacılık yüzde 57.91 kayıpla yatırımcısını üzdü. Yıllık listelere bakıldığında en fazla kazandıran hissenin yüzde 634.04'le Arsan olduğu görüldü. Yıllık bazda Yapı Kredi Bankası yüzde 64.04 kayıpla en fazla kaybettiren hisse oldu. Sektör olarak Savunma endeksi haftalık yüzde 10.8, aylık yüzde 46.43 artışla dikkat çekerken yıllık olarak Kağıt endeksinin yüzde 34.47 ile en fazla değer kazanan sektörü olduğu belirlendi. Endeks bazında haftalık yüzde 7.83 ile Gıda, aylık bazda yüzde 12.11'le Turizm, yıllık olarak yüzde 45.48'le bilişim sektörü yatırımcıya en fazla kaybettiren sektörler olarak listelere geçti.
Haftalık bazda işlem hacmi en yüksek aracı kurumları 211.9 trilyon lira ile İş Yatırım, aylık bazda 838.6 trilyon lira ile Global Menkul Değerler, yıllık olarak ise 10.2 katrilyon lira ile Global Menkul Değerler olarak sıralandı.
BORSANIN YÖNÜ SİYASETE BAĞLI Borsa ile ilgili haftalık yorum yapan Pay Menkul Değerler'den Mümtaz Uslu, piyasanın siyasetle bağlantısının devam ettiğini söyledi. "Yurt dışı borsaların da etkisiyle son iki işlem gününde satış yönünde olan borsanın yurt dışı piyasalarının etkisinin kalkmasının ardından olumluya döndü" şeklinde yorum yapan Uslu, 29 Temmuz Pazartesi gününe yönelik olumlu beklentilerle seansın son çeyreğine doğru alımların geldiğini belirtti. Uslu, gelecek hafta yükselişin devam edip etmemesinin siyasi cephede alınacak kararlara bağlı olduğunu kaydetti.
Uslu, "Seçime ilişkin kararın alınacak olması ve Avrupa Birliği (AB) yasaları ile ilgili kararın alınmasının da ihtimal dahilinde olması, endeksin 10200 seviyesini geçerek ilk aşamada 10800 puanı denemesine neden olabilir" dedi ve AB'ye uyum yasaları ile ilgili somut gelişmeler olması durumunda çok daha iyi seviyelerin görülebileceğini belirtti.
Mümtaz Uslu, Meclis'in Pazartesi günü toplanacağını hatırlatarak, "TBMM'nin gündeminde seçim gününü 3 Kasım olarak kesinleştirmek ve AB reformlarını görüşmek yer alıyor" diye konuştu. Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Şükrü Sina Gürel'in DSP Meclis Grubu'nun Pazartesi günü olağanüstü TBMM toplantısına katılacağını ve 3 Kasım'da erken seçim yapılması kararını desteklemeyi kararlaştırdıklarını bildirdiğine işaret eden Uslu, piyasanın ikinci seansın sonunda 10.000 seviyesine yöneldiğini sözlerine ekledi.
"BORSADA 9600 DESTEĞİ" Ekinciler Menkul Değerler'den Selçuk Çekinmez de, teknik olarak 9600 desteğinin önemine değinerek bu seviyenin formasyon hedefi olduğunu hatırlattı. Selçuk Çekinmez, "Bileşik endeksin 9500 - 9600 destek bandının altına inmeyeceğini düşünmüyoruz. Yukarıda 10100 önemli direnç konumunda bulunuyor. Gelecek haftaya ilişkin olumlu senaryo göz önüne alındığında, gelecek olumlu haberlerle 10100 seviyesinin geçilmesi halinde, 10450 puanın ilk hedef olacaktır. Bu seviye hacimli kırılırsa hedef yeniden 11200 - 11500 bandı olabilir" dedi ve 10800 seviyesinde 100 günlük ağırlıklı ortalama bulunduğunu belirtti.
Çekinmez, gelecek hafta Pazartesi günü itibariyle AB'ye uyum yasaları ile ilgili sorun oluşması durumunda, endeksin satış baskısıyla yeniden karşılaşabileceği ihtimaline değinerek şöyle konuştu: "Bu durumda 9600 ana destek seviyesi yeniden gündeme gelecektir. Yatırımcıların bu aşırı dalgalanmalara karşı temkinli olmalılar" ifadelerini kullandı.
Deha Menkul Değerler'den Süleyman Sabancı da, "TBMM, Pazartesi günü seçim tarihi ve AB yasaları ile ilgili olarak olağanüstü toplanacak. Erken seçim için 3 Kasım tarihi kesinleşirse piyasa yukarı gider. Endeks ancak AB yasaları ile ilgili olumlu gelişmelerle 11200 seviyesine kadar yükselir. Görüntü olarak piyasaya para girişi yok. Para girişi olmazsa 10000 üzerindeki her seviyeden satış gelebilir, aşağı hareket devam edebilir ve 9000 seviyeleri denenebilir" diye konuştu.
Vakıf Yatırım Menkul Değerler'den Utku Yarpuzlu ise, gelecek haftaya yön verecek unsurların siyasetle ilgili gelişmeler ve AB yasaları olduğunu belirtti.
BONO VE TAHVİL PİYASASI Hafta içinde gerçekleştirilen 2'si TL biri dövize endeksli 3 bono ihalesinin etkili olduğu Bono ve Tahvil Piyasası'nda ise faizler yüzde 75 bileşik seviyelerden taviz vermedi. En fazla işlem gören kağıt 09.04'lerin yerini alan 05.03.03'ler haftayı yüzde 67.11 basit, yüzde 75.56 bileşik seviyesinden kapattı.
Alternatifbank'tan Aktan Açıkgöz, 09.04.2003 vadeli kağıtların yüzde 74 seviyesinden yüzde 75'e yükseldiğini belirterek, bileşiklerin sabah açılışa göre ortalama 1 puan yukarıda bulunduğunu söyledi. Açıkgöz, "Bono faizlerinde yaşanan yükseliş, AB ile ilgili yasaların çıkıp çıkmayacağına ilişkin endişelerin sona ermemesinden kaynaklanıyor. Gelecek hafta TBMM'nin toplanması ve bu yöndeki gelişmelerle faizin yönü de belli olacaktır. Gelecek hafta hem seçim tarihi kesinleşmiş olacak, hem de tartışmalar AB yasaları üzerinde yoğunlaşacak. Ayrıca yine gelecek hafta sonunda Temmuz ayına ilişkin enflasyon rakamları açıklanacak" dedi.
DÖVİZ VE ALTIN PİYASASI Deyum yasaları ile ilgili somut gelöviz piyasasında ise bu hafta euronun uluslar arası piyasalara paralel gerilediği dikkat çekti. Dolar haftayı 1.668.500 - 1.686.500 aralığında yüzde 1.08 oranında artışla kapatırken euro ise 1.689.000 - 1.677.500 aralığında yüzde 0.71 oranında değer kaybetti. Dolar aylık yüzde 2.62, euro yüzde 2.88, yıllık olarak da dolar yüzde 27.81, euro da yüzde 44.61 oranında yatırımcısına kazandırdı.
Döviz piyasasını da yorumlayan Alternatifbank'tan Aktan Açıkgöz, piyasada hafta boyu sığı bir seyir izlendiğine işaret ederek, "Döviz piyasası da gelecek haftaki siyasi ve dış piyasalardaki gelişmeleri takip edecektir" dedi.
Altın da, dış piyasaların da etkisiyle haftayı düşüşle kapattı. Altın 17.3 milyon lira ile başladığı haftayı 16.6 milyon lira ile tamamladı ve yüzde 4.2'lik bir değer kaybına uğradı. Cumhuriyet altını da 115.8 milyon - 110.8 milyon lira aralığında yüzde 4.2'lik bir kayıp yaşadı. Altın aylık olarak da 24 ayarda yüzde 2.79, cumhuriyet altını da yüzde 2.77 oranında değer kaybetti. Altın yıl bazında ise yüzde 45.67 oranında değer kazanarak yatırımcısına önemli bir getiri sağladı.
YATIRIM FONLARI Yatırım Fonları'ndan B Tipi haftalık yüzde 0.93 oranında değer kazanırken A Tipi ise borsanın düşmesinin de etkisiyle yüzde 1.94 oranında değer kaybetti. Haftalık bazda Akbank (A) Tekn. Sek. Fon yüzde 5.17 kazandırırken, Global Men (A)Değ. Fon ise yüzde -13.04'le en fazla kaybettiren hisse oldu. Aylık bazda ise Bender Men. (A) Değ.Fon yüzde 16.76 ile en fazla, Gedik Yat. (A) Hisse-Fonu ise yüzde -0.4'le en fazla değer yitiren fon olarak belirlendi. Yıllık bazda Bender Men. (A) Değ..Fon yüzde 65.91'le en fazla değer kazandıran hisse, Halkbank (A) Karma Fon da yüzde -87.25 en fazla değer kaybeden fon oldular.
B Tipi fonlar genel olarak bu hafta da kazandırmaya devam etti. En fazla kazandıran fon yüzde 1.86 ile Garanti Men. (B) Tahvil Bono olurken, en fazla değer yitiren hisse ise yüzde 2.52 ile Garanti Bankası (B) Yab. Men. Fonu oldu. Aylık bazda B Tipi fonlardan Yapı Kredi Bankası (B) Yab. Men. Fonu yüzde 7.82 ile en fazla kazandıran hisse, yıllık olarak Kentbank (B) Tahvil Bono Fonu yüzde 271.55'le değeri en fazla yükselen fon olurken Koç Yatırım Men. (B) Tahvil Bono Fonu ise yüzde 25.77 ile en fazla kaybettiren fon olarak listelerde yer aldı.
"POZİSYONLAR KORUNSUN" Genel olarak piyasaları değerlendiren Meksa Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdür Yardımcısı Cem Külahçı, gelecek hafta siyasete bağlı olarak yatay bir seyir izleyeceğini belirterek, "Politik arenadaki çekişmeler, Türkiye'yi bir erken seçime götürüyor. Bundan sonra partiler arası çekişmelerin giderek hız kazanacağı, aynı zamanda barajı aşabilmek için de işbirliği yapılacağı bir döneme girdik. Genelde seçim kararı alındıktan sonra piyasalarda rahatlama olması beklenir. Ancak Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'nin seçim ekonomisi uygulanmayacağı yönündeki açıklamaarı bir bakıma olumlu fakat samimiliği tartışılır" yorumunu yaptı. AB ile ilişkilerin, yasaların çıkartılma aşamasında iken seçimin gündeme gelmesinin aksaklık oluşturacağına değinen Külahçı, ABD'nin Irak konusundaki tavrının ise çelişkili olduğunu belirtti. Külahçı, "Irak'a müdahale planın basına sızmış olmasını kaza olarak değil, bir ön tepki topluma hamlesi olarak glum yasaları ile ilgili somut gelörüyorum. Ancak bu konu Saddam rejiminin başında kaldığı sürece gündemden düşmeyecek, belli dönemler gerginlik artacak, belli dönemler soğuyacaktır. Şu an ise Türkiye açısından önemli ise seçim öncesi tam bir politika belirlemedeki güçlük olacaktır. Konuya yönelik gelişmeler piyasalarda yakından takip edilecektir" dedi. Cem Külahçı, yatırımcıya ise bu dönemde yatırımcının pozisyonlarını korumalarını, yeni alım yapılmamasının daha uygun olacağını sözlerine ekledi.