GAZİANTEP (AA) - ADSIZ GÜNEBAKAN - Gaziantep'te boş araziye mühimmat gömülmesiyle ilgili eski tarih öğretmenine 3 ayrı suçtan 19 yıl hapis cezası verilen davanın gerekçeli kararında, mühimmatın gömüldüğü bölgeye köy yollarından yolculuk yaparak ulaştığı ve burada 3 saat kaldığı belirlenen sanığın, HTS raporunun gelmesiyle ifadesini değiştirdiği belirtildi.
Gaziantep 7. Ağır Ceza Mahkemesi, terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik davada, boş araziye 2 kaleşnikof tüfek, 2 el bombası ve 120 mermi gömdüğü ve örgütsel eğitim verdiği iddiasıyla tutuklu yargılanan eski tarih öğretmeni Tarık Arslan'ın 3 ayrı suçtan 19 yıl hapis cezasına çaptırıldığı kararın gerekçesini açıkladı.
Gaziantep'in Nurdağı ilçesi Olucak Mahallesi yol ayrımındaki ormanlık alanda 8 Nisan 2016'da jandarma ekiplerince yapılan arama tarama faaliyeti sırasında mühimmat bulunması üzerine soruşturma başlatıldığı, Emniyet Genel Müdürlüğünce yapılan istihbari çalışmalar sonucunda da mühimmatın bulunduğu yerin tarifi amacıyla çekilen kamera görüntülerinin ele geçirildiği anımsatılan gerekçeli kararda, Plaka Tanıma Sistemi ile de kendisine ait olduğu tespit edilen aracın içerisinde bulunan kişinin, sanık Arslan olduğunun belirlendiği hatırlatıldı.
Gerekçeli kararda atıfta bulunulan HTS bilirkişi raporunda ise sanık Tarık Arslan'ın, 28 Ağustos 2015'te Mersin'in Anamur ilçesinden Gaziantep'e gelmek üzere yola çıktığı, saat 01.20 sularında Nurdağı ilçesinden sonra köy yollarından kente geldiği, saat 06.00 sıralarında ise Gaziantep'ten Adana istikametine hareket ettiği ve mühimmatın gömüldüğü Nurdağı ilçesi yakınlarında 3 saat kaldığı bilgisine yer verildi.
- Çelişkili ifadelerine dikkat çekildi
Gerekçeli kararda, farklı aşamalardaki savunmaları da değerlendirilen sanık Arslan'ın, 27 Haziran 2016'daki beyanında "Anamur ilçesindeyken Nurdağı ilçesinde 2 satılık araç gördüğünü" ifade ettiği, sorgu sırasındaki savunmasında ise "Gaziantep'e geldikten sonra internetten bir araç bulduğunu" söylediği anımsatıldı.
Arslan'ın araç bakmak için geldiği galeriyi somutlaştıramadığı gibi kendi aracına müşteri olan kişiyle sanayiye hareket ettikten sonra, "tanımadığı bir kişiye teslim ettiği aracından indiği" şeklindeki savunmasının da olağan ve makul kabul edilemeyeceği belirtilen kararda, sanık Arslan'ın sorgu sırasındaki savunmasında "yolu karıştırdığı" yönündeki beyanına da itibar edilemeyeceği aktarıldı.
Sanığın, kullanmakta olduğu hattın baz istasyonlarını gösterir bilirkişi raporunun alınmasından önceki ve sonraki aşamalarda, farklılık içerecek şekilde anlatımlarda bulunduğu belirtilen kararda, şunlar kaydedildi:
"Sanığın gece vakti ana yoldan ayrılarak somut bir gerekçe veya mazeret sunmaksızın köy yollarından Gaziantep'e gelişi ve sonrasında gündüz vakti yaklaşık 3 saat kadar mühimmatın gömülü olduğu bölgede kalması nazara alındığında ve diğer deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde, mühimmatı sanık ile yanında bulunan amcasının oğlu firari Y.A'nın birlikte gece vakti gömdükleri ve gömülen yeri sabah kayda aldıkları anlaşılmıştır. Zira mühimmatın gömülü olduğu yerden elde edilen vücut izi ile Y.A'nın sol el yüzük parmağının izinin aynı olduğu tespit edilmiştir."
Gerekçeli kararda, sanık Tarık Arslan'ın ele geçirilen dijital materyallerinde de çok sayıda örgütsel verinin tespit edildiği kaydedilerek, sanığın atılı suçları işlediği hususunda mahkemece tam bir vicdani kanıya varıldığından, mahkumiyete hükmedildiği ifade edildi.
Gaziantep 7. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık Arslan'a "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 6 yıl 3 ay, "tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması veya el değiştirmesi" suçundan 7 yıl 6 ay ve "ateşli silahlar kanununa muhalefet" suçundan da 5 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası vermişti.