PKK'nın kanlı çocuk planı

Terör uzmanları kanlı örgütün ‘çocuk planı’nı BUGÜN’e anlattı.

Gaziantep’i kana bulayan bombacı Murat Filiz, terör örgütünün 150 bombacıdan oluşan ‘ölüm taburları’nı gündeme getirdi. Özellikle üniversiteliler arasından seçilen teröristlerin nasıl yetiştirildiği ve eylemlere nasıl hazırlandığını Dağlıca’da yaralı ele geçirilen terörist tek tek anlattı.
Terör örgütünün şok eylem stratejisini, 19 Haziran'da 8 askerin şehit olduğu 20 askerin de yaralandığı Yüksekova Dağlıca Taburu ve Yeşiltaş 8. Mekanize Tugayı 1. Taburu'na yönelik saldırıda yaralı olarak yakalanan Celal Gever kod adlı A.A. isimli terörist deşifre etti. Tedavisinin ardından cezaevine giren A.A. 5 Temmuz 2012'de itirafçı olarak emniyet güçlerine bilgi vermek istediğini söyledi. Mahkeme kararıyla yeniden ifadesi alınan ve 2003'te Kağıthane HADEP ilçe teşkilatında yapılan propagandadan etkilenip PKK'ya katıldığını söyleyen A.A., 9 yılda örgüt içinde tanık olduklarını anlattı, PKK hakkında önemli bilgiler verdi.
**ÜNİVERSİTELLİLERDEN SEÇİLİYORLAR**
Daha önce terör örgütümilitanlarının Türkiye'ye geliş yolları, kaldıkları kampları ve kimlerden yardım aldıklarına ilişkin ifadelerimedyaya yansıyan A.A., aynı ifadesinde intihar bombacılarının nasıl hazırlandığını da anlattı. Örgütün 2012'yi final yılı ilan ettiğini belirten A.A., "Bundan dolayımetropoller ve kırsal alanda büyük eylemler gerçekleştirmeyi planlamaktadırlar.
Yeni oluşturulan 'ölümsüzler taburu' fedai türü eylem yapmak için gerekli eğitimlerini aldılar. Bunlar kendilerine verilecek talimatlar doğrultusunda özellikle metropol illere birer ikişer gruplarhalinde gönderilecekler" dedi. A.A'nın itiraflarına göre 2009'da "ölümsüzler taburu" adıyla oluşturulan terörist grup PKK'nın silahlı kanadı HPG'den ve diğer oluşumlardan ayrı bir yerde konuşlandırıldı. Kampları ise Kandil'de. Binlerce teröristin arasından seçilen yaklaşık 150 kişilik grubu A.A. şöyle anlattı: "Genelde üniversite ve metropole uyum sağlayacak kişilerden seçiliyorlar. Hiçbir şekilde diğer yapılarla irtibata geçmezler ve kamplarında yüzleri maskeli gezerler. Bunlara her türlü suikast, patlayıcı madde eğitimi de veriliyor."
**TERÖRİSTLERE LİMİTSİZ PARA**
Eylem yapacak teröristlere gittikleri metropollerdeki Öz Savunma Birlikleri (ÖSB) adı altındakimilitan grupların yardım ettiğini belirten A.A., eyleme giden gruplara yapacakları eylemin niteliğine göre limitsiz para verildiğini anlattı. Bombacı ya da intihar bombacısının ÖSB'nin temin ettiği milisler aracılığıyla kendilerine problemsiz araç ve ev aldıklarını aktaran A.A., "Eylemi gerçekleştirecek kişi burada kendisini uzun süre kamufle ettikten sonra talimat için beklemeye başlıyorlar" dedi.
A.A'nın anlattıklarına göre eylemci teröristlerin amacına ulaşmaları için her türlü ayrıntı en ince detayına kadar düşünülüyor. Yakalanmalarını önlemek için öncü ve artçı olarak ÖSB'liler onlara eşlik ediyor. Öncü ekipler gidecekleri bölgede güvenlik güçleri tarafından herhangi bir tedbir alınıp alınmadığını kontrol ediyorlar. A.A., sahte kimlik çıkarılan teröristlerin eylem yapıp yapmayacaklarının ise terörist başı Abdullah Öcalan'ın cezaevi şartlarına bağlı olduğunu belirtti.
**PINARBAŞI'NI O EKİP YAPTI**
A.A., Kayseri'nin Pınarbaşı İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne yapılan intihar saldırısının bu grubun eylemi olduğunu belirterek, "Kendilerinde bulunan paralarla eğer bombalı eylem yapılacaksa araç alırlar. Kendilerine gelen patlayıcı maddeyi bu araçlara yerleştirdikten sonra uzaktan kumanda (araba vb.) ile eylemi gerçekleştirirler. Eylemlerinde yanlarında uzun ve kısa namlulu silah, susturuculu tabanca bulunduruyorlar" dedi.
**ÖNCE BOMBA EĞİTİMİ ALDI SONRA EĞİTTİ**
Gaziantep'te 4'ü çocuk 9 kişinin hayatına mal olan saldırıdaki bombayı patlatan "Firaz" kod adlı Murat Filiz'in (28) terör örgütü PKK'nın Irak’ın kuzeyinde bomba eğitimi aldığı ortaya çıktı. Siverek nüfusuna kayıtlı Filiz, 2005’te PKK gençlik yapılanması olan BEGAH’a katıldı. Diyarbakır’da örgüt adına faaliyetlerde bulunan Filiz, bölücübaşı Öcalan’ın yakalanma yıldönümü nedeniyle düzenlenen yasa dışı gösterilerde işyerlerine molotofkokteyli attı. Gözaltına alınan Filiz, 6 Mart 2006’da tutuklandı. 1 yıl cezaevinde kalan terörist, tahliye olduktan sonra Diyarbakır kırsalında faaliyet gösteren teröristlerin arasına katıldı. 2 yıl sonra elebaşı Murat Karayılan’a korumalık yapmaya başlayan Filiz, bir süre sonra PKK'nın Haftanin kampına giderek bomba eğitimi aldı. 2011 başlarında da Kandil'de yeni yetişen PKK’lılara bomba eğitimi verdiği tespit edilen teröristin, olaydan bir hafta önce Diyarbakır kırsalına geçtiği belirlendi.
Faaliyetleri üst düzey gizlilik içerisinde yürütülüyor PKK'nın sözde 'ölümsüzler taburu' ile ilgili olarak KCK'nın basın komitesine yönelik düzenlenen 3. iddianamenin ek delil klasörlerinde çarpıcı belgeler yer almıştı. 1997'de PKK'ya katılan ve 18 Nisan 2010'da örgütten kaçarak teslim olan Zinardin kod adlı BesimeMordeniz'in ifadesi birçok ayrıntıyı ortaya çıkarmıştı. Zinardin kod adlı PKK'lı, çoğunluğu çocuklardan oluşan canlı bombaların nasıl oluşturulduğunu ve fedai türü saldırıları gerçekleştiren 'ölümsüzler taburu'nu tüm detaylarıyla anlatmıştı. Mordeniz, çocukların ölüme nasıl gönderildiğini ve 'ölümsüzler taburu' denilen yapıyı şu sözlerle ifade etmişti.
**ÖLECEKLER RAPORLA BELİRLENİR**
"Abdullah Öcalan 1999'da yakalandığı için örgüt içerisinde bir belirsizlik vardı. Örgütün toparlanması için kongre kararı alındı ve Binere alanında PKK'nın 6. kongresi gerçekleşti. Bu kongrenin en önemli kararı, Öcalan'ın yakalanmasından dolayı fedai türü eylemlerin yapılma kararı alınmasıydı. Bu karar gereği örgüt içerisinde bu tür eylemleri yapabilecek örgüt mensuplarından raporlar istendi.
Neticede yaklaşık 2 bin kişi fedai türü eylem yapmak için belirlendi ve rapor verdi. Bu eylemi yapmaya uygun görülen yaklaşık 1200 kişi Kandil alanında toplandı ve bu tarz eylemlerle ilgili eğitim almaya başladı. Öcalan'ın bu tip eylemlere sıcak bakmaması ve örgüte bu eylemlerden vazgeçin talimatı vermesi üzerine, fedai türü eylem yapacak örgüt mensupları normal savaşçı faaliyetlerine devam etti.
Daha sonra 2005'te halen Zap alanında bulunan Bebtinan bölgesinde fedai türü eylem yapabilecek 'ölümsüzler taburu' olarak adlandırılan bir tabur oluşturuldu. Bu tabur içerisinde bulunan örgüt mensupları; her türlü fedai türü eylemi yani patlayıcı düzeneği hazırlama ve bomba düzeneği eğitimi alıyordu.
Filistin tarzı intihar saldırıları, hamile kadın görünümlü saldırılar üzerinde çalışıyor ve araç patlatma eğitimi (TNT-A4) konularında eğitim alıyorlardı. Ölümsüzler taburu denilen yapılanma, sözde Özel Kuvvetler denilen yapıya bağlıdır. Özel Kuvvetler örgüt içerisinde özerktir, yani direkt önderliğe, Abdullah Öcalan'a bağlıdır. Özel Kuvvetler ismi ile kurulan yapılanmada birçok örgüt mensubu metropollere eylem yapmak amacıyla gönderildi. Ölümsüzler taburu üst düzey gizlilik içerisinde faaliyetlerini yürütür. Mensupları ve faaliyetleri hakkında bilgi edinmek zordur. Basına kapalıdır, yani bu şahıslarla röportaj yapmak ve konuşmak yasaktır. Bu yapılanmanın başında 40 yaşlarında Suriyeli Şahinkubani kod isimli şahıs vardır. Kısa boylu, zayıf, ayağının biri çatışmada yaralandığından dolayı aksar." Tanrıça kutsaması! PKK yöneticilerinin KCK'nın basın alanında faaliyet gösteren bir kuruma gönderdiği belge de canlı bomba olarak kullanılan gençlerin katledildikten sonra ilahlaştırıldığını ortaya koydu. 1996'da Tunceli'deki askeri birliğe canlı bomba olarak saldıran ve 8 askerin şehit olmasına neden olan Zilan kod adlı Zeynep Kınacı ile ilgili bir dergi ya da kitabın taslak kısımlarının gönderildiği belirlendi. Canlı bomba olarak kullanılan militanların daha sonra sözde 'şehit' ilan edildiği ve sembolik mezarlarla yeni fedailer elde edebilmek için propaganda yapıldığı tespit edildi. 24 yaşındaki Kınacı için de örgüt 'Tanrıça Zilan' ifadesini kullanarak çeşitli yayın ve toplantılarında adını andı.
**ÇOCUKLARIN BEYNİNİ DAHA RAHAT YIKIYORLAR**
Silopi'ded babasıylae çobanlık yapan 16 yaşındaki çocuk, "örgütün bunun gibi gençlere çok ihtiyacı var" denilerek kaçırıldı. Uzmanlar, 20 yaşından büyükleri ikna edemeyen örgütün, çocuklara yöneldiğini söyledi Şırnak'ın Silopi ilçesi Görümlü beldesinde babasıyla Cudi Dağı eteklerindeki merada çobanlık yapan Mahsun Y. (16), PKK'lı teröristlerce, 'örgüte eleman kazandırmak' amacıyla kaçırıldı. Görümlü'de yaşayan çoban Mahmut Y., önceki gün çocukları Mahsun ve Yunus (9) ile meraya çıktı. Hayvanları otlatan ailenin önünü kesen 4 PKK üyesi, bir süre örgüt propagandası yaptıktan sonra babaya "örgütün bunun gibi gençlere çok ihtiyacı var'' diyerek Mahsun'u kaçırdı. Olayın ardından oğlu Yunus ile beldeye dönen baba durumu Görümlü Jandarma Komutanlığı'na bildirmesi üzerine Mahsun'un kurtarılması için operasyon başlatıldı. Terör örgütünün çocuk kaçırmasını BUGÜN'e değerlendiren terör uzmanları şunları söyledi:
**KAYIP KAPATMA PEŞİNDE**
TÜRKSAM Başkanı Prof. Dr. Celalettin Yavuz: PKK özellikle Şemdinli operasyonunda ağır zaiyatlar verdi. Rakam tam açıklanmadı ama bizim duyumumuz 150 civarında olduğu yönünde. Terör örgütünün bunu bir şekilde kapatması eleman ihtiyacını gidermesi gerekir. Özellikle AKP ilçe başkanının oğlunu da bu sebeple kaçırdılar. Daha sonra bırakmak zorunda kaldılar. PKK bu tarz küçük yaşta çocukları kaçırarak devşiriyor ve daha sonra kırsal alana sürüyor. Eleman ihtiyacının bazılarını gönüllü alıyorlar. Gönüllü olmayanları da işte böyle dağa kaldırıyorlar.
**YETİŞKİNLERİ DAĞDA TUTAMIYOR**
BİLGESAM Başkanı Prof. Dr. Atilla Sandıklı: PKK, daha önceleri de çocukları kaçırıp belli bir süre eğitim verdikten sonra bunları terör faaliyetleri içinde kullanıyordu. Yaklaşık 14 aydır devam eden terörle mücadelede kararlı operasyonların yapılması örgütün büyük zarar vermesini sağladı. Ayrıca bu operasyonlar bölge halkının üzerindeki baskıyı azalttı, PKK'nın bölgedeki etkinliğini de düşürdü. PKK kendi personelini dahi dağda tutamıyor. Kaçma ve teslim oranları arttı. Örgüt, 20 yaşından büyükleri ikna etmekte zorlanmaya başladı. 14-15 yaşındaki çocukları kaçırarak böyle eylemlerde kullanıyor. Böylece bunlar örgüte daha fazla bağlı oluyor ve hizmet ediyor. Büyükler bir süre sonra örgütten kaçıyor.
**ÇOCUK TERÖR ÖRGÜTÜ**
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner: 18 yaş altı kişilerin bir örgüte katılması kendi rızasıyla olmaz. Çocukların gönüllü olarak örgüte katıldığı söylenemez. Örgütün yüzde 80'den fazla kısmı 18 yaş altı çocukların katılımından oluşuyor. Bunlar en fazla 25 yaşına kadar yaşıyor. Dış basın bununla ilgili birçok haber yazdı, fotoğraf paylaştı. Yani PKK bir çocuk terör örgütüdür. Uluslararası alanda bakıldığında çocukları sanayide bile kullanamazken örgütte elinde silahla terör eylemine katılıyorlar. Ayrıca özellikle adam devşirmek için de yapılanlar var. Örgüt ailesini terk eden çocuklara da kucak açıyor. Aile devlete veya PKK'nın karşısına geçmesin diye örgüt çocuklardan 1 veya 2 tanesini dağa kaçırıyor. Çocuklara en çirkin işleri yaptırıyorlar. Bu çocukları dağda veya Avrupa'da uyuşturucu piyasasında kullanıyorlar.
**KORKU OLUŞTURMAK İSTİYORLAR**
Kürt Yazar Ümit Fırat: PKK'ya bir takım şartlardan etkilenip gitmek isteyen çok insan var. Önceden de çocuk kaçırıran PKK'nın uzun süredir böyle bir eylemi yoktu. Bunu yaparak her tarafa korku ve dehşet yaymak istiyorlar. Propaganda ve şiddetini öne çıkaran bir tavır. Şehir merkezlerinde eylem yaparak ve çocukları kaçırarak korkuyu bölgeye yerleştirmeye çalışıyorlar. Çocuğun ailesi veya o çevre incelemeye değer çünkü orda bir korku oluşturmak istiyor.
Anahtar Kelimeler: