Hazırladığı ördek suyuna çorbayla tavuk suyuna çorbanın pabucunu dama attıran 53 yıllık çorbacı Münür Subaşı'nın çorbasına Eskişehirliler tam anlamıyla aşık olmuş. Öyle ki çorbayı deneyenler tekrar tekrar geliyor ve hatta para üstünü bile almak istemiyorlar.
Ördekleri kendi üretim çiftliklerinden temin eden Münür Bey, ördeğin ağır kokusunu gidermek için çorbaya kakule ekliyor. Münür Bey kesilen ördek etlerini buzlukta bir müddet bekletiyor. Buz tuttuktan sonra da eti çözdürüyor ve ardından sirkeli suda bekletiyor.
Yıkanan ördek etini pişirdikten sonra suyunu ayrı olarak süzüyor ve içine bir miktar da şehriye ekliyor. Aynı zamanda çorbanın içinde kapya biber, limon, yağ, tuz ve un var.
Eskişehir'de ördek yeme alışkanlığı yok ama bu durum her şeyi tersine çevirecek gibi duruyor. Ördek üretimini yapan Münür Bey, "Biz insanlar bu lezzeti tatsın istedik. Ördek her yerde satılmayan bir şey. Eskişehir’i 2 kez dolaş, ’ben bu gün ördek yiyeceğim’ de bulamazsın. Satılmıyor. Biz kendimiz üretiyoruz. Tüketmek gerekiyor bunları da." diyor.
Öncelikle kalbe iyi geldiğini belirten Subaşı, troid bezlerini çalıştırdığını da söylüyor. Protein bakımından da son derece zengin. 100 gram ördek 18 gram protein içeriyor.
Bağışıklık sistemini de güçlendiren ördek kış aylarında sık sık tüketilmeli.
Düzenli yenildiğinde ise cilde parlaklık kazandırıyor ve saçları gürleştiriyor. E daha ne olsun! :)