Tarihi bilinmeyen bir dönemde ikiye ayrılan ağaç koruma altında bulunuyor. Gövdelerden biri 6, diğeri 12 metre olan ağaç, Birleşik Krallık'taki en yaşlı ağaç olarak da biliniyor.
Porsuk ağaçlarının 600 yaşına kadar yaşayabildiği bilinse de bu kadar yaşlı başka bir porsuk ağacının bulunduğu düşünülmüyor.
Ağacın bu kadar yıl yaşayabilmesinin, Galler'deki yağışlı iklim ve kapalı gün sayısının fazlalığından kaynaklanabileceği değerlendiriliyor. Porsuk ağaçları, Avrupa'da genellikle kilise bahçelerinde görülüyor. Bu durumun, kiliselerin pagan dini yapı veya bölgelerinin üzerlerine yapılmasından kaynaklandığı belirtiliyor.
Hristiyanlık öncesi dönemde büyük kültürel öneme sahip olan porsuk ağaçlarının kutsal olduğuna inanılıyordu. Porsuk ağaçlarının her zaman yeşil olduğu ve yere düşen dalları kök salabildiği için sonsuz yaşamı simgelediği değerlendiriliyordu.
Ağaçların, çok tanrılı Kelt inançlarındaki din adamları olan druidlerin ruhları toplayıp öteki dünya ile bağlantı kurmalarına yardımcı olabileceğine inanılıyordu.
Sıcak havalarda halüsinasyonlara neden olan taksin adı verilen bir gaz saldığı için bu ağaçların sihirli güçlere sahip olduğu da düşünülüyordu. Porsuk ağaçları, zehirli yaprakları ve kırmızı meyveleri nedeniyle eski Roma, Yunanistan ve Mısır'da ise ölümle ilişkilendirildi.
Ağaç zamanla, güçlü bir Hıristiyanlık sembolü haline de geldi. Uzun ömürlü olması ve yapraklarını dökmemesi nedeniyle Hz. İsa'nın yeniden dirilişini sembolize ettiği düşünüldü.
(AA)