Posadan Zengin Besinler Kolon Kanseri Riskini Düşürüyor

Batı toplumlarında görülme sıklığı artıyor olsa da kolon kanserinin tanı ve tedavisindeki ilerlemeler sayesinde bu...

Batı toplumlarında görülme sıklığı artıyor olsa da kolon kanserinin tanı ve tedavisindeki ilerlemeler sayesinde bu hastalığa bağlı ölümler azalıyor. Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Fatih Ağalar, önerilenden fazla et tüketmemek, posadan zengin, yağdan fakir beslenmek, egzersiz yapmak ve uygun tarama testleri ile kolon kanserinden korunmanın mümkün olduğunu vurguladı.

Kolon kanseri, nedenleri ve korunma yolları hakkında bilgi veren Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Fatih Ağalar, yaklaşık yüzde 90’ı kalın bağırsaktaki polipler (iyi huylu tümörler) nedeniyle başlayan kolon kanserinin ortaya çıkmasında genetik faktörlerin rolünün diğer kanser türlerine göre daha fazla olduğunu ifade etti.

Reklam
Reklam

Hastalığın belirtilerinin diğer sindirim sistemi hastalıklarıyla karıştırılmasının hekime başvurmakta gecikmeye, tanının geç evrede konulmasına ve sağ kalım oranının düşmesine yol açabildiğinin altını çizen Prof. Dr. Fatih Ağalar, risk altında olan kişileri belirleyip, hastalık başlamadan önce tarama testleri uygulamanın, kanser oluşmadan ya da çok erken dönemdeyken fark etmek, hatta önlemek açısından taşıdığı öneme dikkat çekti.

Yapılan araştırmalara göre, bir insanın ömrü boyunca kolon kanserine yakalanma riski yaklaşık yüzde 5.5 gibi küçük bir rakam. Ancak ailesinde kolon kanseri ya da polip öyküsü olanlar, 50 yaşın üzerindeki kişiler, ülseratif kolit ve Crohn hastalığı olanlar, batı toplumlarında görülen beslenme alışkanlığı, işlenmiş gıda ile önerilenden fazla et tüketenler, aşırı kilolular, sigara içenler, hareketsiz yaşam sürenlerde bu oran artıyor.

Kolon kanseri taramasında en kolay yöntem, dışkıda gözle görülemeyecek kadar az miktardaki kanın saptanması için yapılan “gizli kan testi”. Ancak bu yöntem her polipi ya da kanseri yakalayamayabiliyor. Bu nedenle daha güvenilir başka testlerle birlikte kullanılması gerekiyor. Daha ileri bir yöntem olan sigmoidoskopi ise bağırsağın makattan itibaren son 60 cm’lik kısmının optik cihazla incelenmesi anlamına geliyor. Daha riskli bireylerde ise tüm kalın bağırsağın incelendiği kolonoskopiden yararlanılıyor. Kolonoskopi; kalın bağırsak içindeki lezyonları ve patolojileri ortaya koymada büyük yarar sağlayan ve “altın standart” kabul edilen bir yöntem.

Reklam
Reklam

Prof. Dr. Fatih Ağalar, normal riskli bireyler için 40 yaşından itibaren yılda bir dışkıda gizli kan testi, 50-70 yaş arasında ise her beş yılda bir sigmoidoskopi yaptırılmasını önerdi.

Kansere dönüşme riski yüksek olan poliplerin temizlenmesi ve uygun aralarla izlemin, kolon kanserinden korunmada önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Fatih Ağalar, “Bugün 60 yaş üzerindeki insanların yaklaşık yüzde 40-50’sinde polipe rastlanıyor ve bu oran yaşla birlikte artıyor. Risk grubundaki bir kişide eğer tarama kolonoskopisinde bir veya birkaç küçük polip varsa, kolonoskopi düzgün yapıldıysa ve polipler tamamen alındıysa, bu hastanın riski toplumdaki ortalama riskle aynı düzey yani yaklaşık olarak yüzde 5.5 oluyor” dedi.

Düzenli tarama testlerini yaptırmak, hareketsiz yaşam yerine, haftada 4-5 gün orta şiddete egzersiz yapmak, posadan zengin, yağdan fakir, protein ağırlıklı olmayan bir beslenme düzeni uygulamak, sigara ile alkolden uzak durmak, ideal kilonun korunması kolon kanseri riskini azaltıyor.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: