Prof. Dr.Erhan Erkut istifa nedenini açıkladı

Gezi Parkı olaylarındaki tavrı nedeniyle istifaya zorlandığı iddia edilen Özyeğin Üniversitesi Rektörü Erhan Erkut, yaşananları kendi blogunda yayınladığı yazısında açıkladı.

Prof. Dr. Erkut, istifasının ardından kendi blogunda bir yazı yayınlayarak, istifa haberinin ardından birçok e-posta ve tweet aldığını belirtti. “İstifa ettirildi” yorumlarından rahatsız olduğunu dile getiren Prof. Dr. Erkut, “Beni tanıyanlar benim hür ve bağımsız düşünen ve karar alan birisi olduğumu bilirler. Burada net bir şekilde belirtmek istiyorum: Rektörlükten ayrılma kararımı hiçbir baskı altında kalmadan kendi irademle verdim. Duyurumda açıkladığım, ancak farklı yorumlar getirilen kararımı herhangi bir yoruma meydan vermeyecek şekilde paylaşmak isterim” dedi. Prof. Dr. Erhan Erkut mesajında şu ifadelere yer verdi:
**Rektörlükten ayrılma kararımı kendi irademle verdim**
Özyeğin Üniversitesi’nin istifa eden Rektörü Prof. Dr. Erhan Erkut, istifa nedenini kendi blogunda yayınladığı yazısında açıkladı. Erkut, “Rektörlükten ayrılma kararımı hiçbir baskı altında kalmadan kendi irademle verdim” dedi.
Prof. Dr. Erkut, istifasının ardından kendi blogunda bir yazı yayınlayarak, istifa haberinin ardından birçok e-posta ve tweet aldığını belirtti. Erkut, “istifa ettirildi” yorumlarından rahatsız olduğunu dile getiren Prof. Dr. Erkut, “Beni tanıyanlar benim hür ve bağımsız düşünen ve karar alan birisi olduğumu bilirler.
Burada net bir şekilde belirtmek istiyorum: rektörlükten ayrılma kararımı hiçbir baskı altında kalmadan kendi irademle verdim. Duyurumda açıkladığım, ancak farklı yorumlar getirilen kararımı herhangi bir yoruma meydan vermeyecek şekilde paylaşmak isterim” dedi. Prof. Dr. Erhan Erkut mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Bana yazanlar arasında şahsi kararıma saygı gösterenler ve bana gelecekte başarı dileyenlerin yanında süreç hakkında birçok yorum yapanlar da bulunmakta idi. Özellikle “istifa ettirildi” yorumunun beni çok rahatsız ettiğini belirtmek istiyorum. Beni tanıyanlar benim hür ve bağımsız düşünen ve karar alan birisi olduğumu bilirler.
Burada net bir şekilde belirtmek istiyorum: rektörlükten ayrılma kararımı hiçbir baskı altında kalmadan kendi irademle verdim. Duyurumda açıkladığım, ancak farklı yorumlar getirilen kararımı herhangi bir yoruma meydan vermeyecek şekilde paylaşmak isterim.
**İki yıldır kafamı kurcalıyordu**
Rektörlük görevinden ayrılma konusu iki yıldır kafamı kurcalayan bir konu idi. Bu kişisel sorgulamaların birçok nedeni vardı. Konum icabı üniversite rektörlüğü yorucu ve zaman zaman yıpratıcı bir görev. Çok farklı ilgileri olan birçok paydaş ile birlikte çalışmanız gerekiyor. İlk akla gelen öğretim üyesi, çalışan, ve öğrenci paydaşlarının yanında, mütevelli heyeti, YÖK, anne-babalar, bakanlıklar, şirketler, dernekler, yerel yönetimler, ve STK’lar gibi kamuoyunun değişik kesimlerini temsil eden paydaşlarımız da var. Gelen öğrenci kalitesini artırmak, doğru öğretim üyelerini aramıza katmak, araştırma çıktılarını artırmak, bütçeyi tutturmak, gereken altyapı ve binaları yetiştirmek, öğrencilere değişik burslar verebilmek, eğitim seviyesi en üst düzeyde tutmak, eğitimi stajlar ve değişimlerle desteklemek gibi zaman zaman birbirleri ile çelişen aktivitelerin ortak planlaması hiç de kolay değil. Ayrıca üniversitenin heyecan verici stratejik kararlarının yanında insanın beynini neredeyse kilitleyen yüzlerce operasyonel konusu ve detayı var. Üniversite rektörleri akademisyenler arasından seçiliyor, fakat akademik aktivitelere hemen hemen hiç zamanları kalmıyor. Akademik topraklardan ayrı düştüğümüz zaman besinsiz kalıyoruz, yabancılaşma başlayabiliyor. Dolayısı ile “optimal” rektörlük süresi—hele kurucu rektör için—her ne kadar uzun olması arzulansa da belki 4, belki 6, belki 8 sene. Diğer üniversitelere baktığınızda da bir-iki istisna dışında buna benzer bir resim görürsünüz.
**Mütevelli heyetle paylaştım**
2012 yılında başlayan ikinci rektörlük dönemim süresince görevden ayrılma konusunu zaman zaman düşündüm, ve bu düşüncelerimi mütevelli heyeti ile de paylaştım. Özellikle son aylarda doğru zamanın bu yaz olduğu konusu kafamda şekillenmeye başladı. Üniversitemizin açıldığı yıl aramıza katılan öğrenciler geçen hafta mezun oldular. Stratejik planımız çerçevesinde öngördüğümüz bütün fakülte ve yüksek okullar açıldı. Öğretim üyesi ve idari kadronun büyük bir kısmı ise alındı. Öğrenci kontenjanımız uzun vadede geleceği yere çok yaklaştı. Kampüse taşınma tamamlandı; üniversitenin uzun vadede kullanacağı binaların hepsi ya tamamlandı ya bitmek üzere, ya da inşaatları planlandı. Rektörlükten ayrılma kararımı da bir eğitim yılının bitiminden sonra ve yeni eğitim dönemi başlamadan önce açıklamak istedik. Bunun ötesinde zamanlama ile ilgili yorumlara itibar edilmemesini rica ediyorum.”
Erhan Erkut, yazısında bundan sonra yapacakları hakkında bilgi de verdi ve “Hepinize ilgi ve desteğiniz için çok teşekkür ederim. Emin olun ben de sizlerin beni sevdiği kadar sizleri seviyorum” sözleriyle açıklamasını tamamladı.
**İstifaya zorlandığı iddia edildi**
Prof. Dr. Erhan Erkut’un istifasının ardından, Gezi Parkı olaylarındaki tavrı nedeniyle istifaya zorlandığı iddia edildi. Erkut’un istifasının duyulmasının ardından sosyal medyada duruma tepki gösterildi. Prof. Erkut’a destek mesajları yağdı.