Prof. Gegez, Abd'deki Başkanlık Seçimlerinde Anket Sonuçlarındaki Yanılmaları Değerlendirdi

İSTANBUL
"Cevaplamama hatası" adı verilen durumun anketlerin yanılmasındaki ilk sebep olduğunu söyleyen Gegez, “Kime oy vereceksiniz diye sorulduğunda cevap vermeyen kişilerin ağırlıklı olarak belirli bir adayın destekçisi olması durumunda bu yanılma yaşanabiliyor. Eğer kamuoyu yoklamalarına katılmayanlar Clinton ve Trump taraftarları arasında eşit dağılmış olsaydı sorun olmazdı. Ancak sonuçlara baktığımızda Trump’a oy vermek isteyen ama bunu beyan etmek istemeyenler kamuoyu yoklamalarına katılmamış gibi görünüyor” dedi.

“İNTERNET ÜZERİNDEN YAPILAN ANKETLER YANILMA PAYINI ARTTIRIYOR”

Yanılmada ikinci sebebi ‘bu tür anketlerin ABD gibi ülkelerde internet üzerinden yapılıyor olması’ olarak ifade eden Gegez, “İnternet anketleri hem internet kullanıcısı olmayanları dışlıyor hem de internet üzerinden yapılan anketleri gerçekte kimin doldurduğu tam olarak bilinmiyor” dedi. Bir kişinin, desteklediği aday lehine birden fazla anket doldurmasını üçüncü bir problem olarak niteleyen Gegez, şöyle devam etti:

“Dördüncü yanılma sebebi 'cevaplama hatası' dediğimiz durum. Anketlere katılanlar gerçekte Trump’a oy verecekken, sosyal baskılar yüzünden bunun tam tersini söylemiş olabilir. Bu durum anket sonuçlarında Trump’ın oy oranını gerçekte olduğundan daha düşük gösterirken, Clinton’un oy oranını olduğundan fazla göstermiş olabilir. Beşinci problem ise birçok ülkede seçimlere belirli bir süre kala anket sonuçlarının açıklanmasının yasaklanması. Seçimlerden önceki son bir kaç saatte bile adayların demeçleri kararsızları ve hatta bazı karar vermiş olanları bile etkileyebiliyor. O yüzden sonuçlar 24 saat önce yapılmış anketlerden çok farklı çıkabiliyor.”

Tüm bu nedenlerden dolayı anketlere özellikle oy verme gibi duyarlı konularda fazlasıyla bel bağlamanın çok doğru olmadığını söyleyen Gegez, "Anket gibi veri toplama yöntemlerini kullamakla beraber odak gruplar, derinlemesine mülakatlar ve hatta belirli bir adayın konuşmasını, reklam filmini gösterip izleyicilerin tepkilerinin beyin dalgaları vasıtasıyla ölçüldüğü nöro pazarlama gibi teknikleri de kullanmak lazım. Bu tür ilave çalışmalar olası sürprizlerin ön habercisi olabilir” diye konuştu.

()