Prof. Keleştemur: Türkiye’de Bazı Ilaçların Insan Üzerinde Denendiği Doğru Değil

Kayseri Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, birçok hastalık için ilaç geliştirilmesinde kullanılan yöntemlerin...

Kayseri Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, birçok hastalık için ilaç geliştirilmesinde kullanılan yöntemlerin birinin de hayvanlar üzerinde olumlu sonuç alınan ilaçların insanlar üzerinde de denenmesi olduğunu söyledi. Avrupa’da yeni geliştirilen ilaçların denenmesinde doktorların bile gönüllü olduğunu hatırlatan Keleştemur, Türkiye'de bu durumun bazen yanlış aktarıldığını söyledi. Keleştemur, Türkiye’nin bütçesi kadar her biri ciro yapan iki ilaç firmasının, yeni ilaç bulunması için milyon dolarlık yatırımlar yaptığını ve bazen bu yatırımların çöpe gittiğini aktardı.

Reklam
Reklam

Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, Türkiye’de bazı ilaçların insanların üzerinde denenmesiyle ilgili farklı algı ve kobay söylemleri olduğunu dile getirerek, bunun doğru olmadığını anlattı. Bilgi toplumunda bu bu konuların aşıldığını ve konuşulmadığına dikkat çeken Keleştemur, şu bilgileri verdi: “Batı toplumunda bilgi daha çok yayılıyor ve toplumlarda böyle bir kobay anlayışı meselesi, düşüncesi yok. Avrupa’da, üniversitelerin sağlıkla ilgili araştırmalar konusunda fakültelerde hep ilanlar olur. İlaçla ilgili bir araştırma yürütüldüğü ve çalışmaya katılmak isteyenlerin ilgili birime müracaat etmeleri rica edilir. Kişiler buraya gider ve görüşür. Çalışmaya katılanlara şu kadar para verileceği ya da yol parası verileceği söylenir. Bugün çok sayıda ilaç alıyoruz, kullanıyoruz. Bu ilaçların nasıl ürün haline dönüştüğüne baktığınızda, ilacın ürün haline gelmesi için 10-20 yıl bekliyoruz. Bazı durumda bu çalışma çöpe gidiyor. Hatta bir firma ilacı üretiyor, kullanılıyor. Yan etki ortaya çıkabiliyor. Milyon dolarlık yatırımlar heba oluyor. İlaçların bulunması, üretimi bu aşamalardan geçerek geliyor ve kolay olmuyor.”

Reklam
Reklam

İlaç sanayiinde birkaç endüstri firmasının Türkiye kadar bütçeye sahip olduğunu vurgulayan Keleştemur, bu firmaların kanser hastaları ile şeker hastalarına yönelik insülin ilaçlarını çok pahalıya sattıklarını hatırlattı. Keleştemur, ilaçlarla ilgili insan üzerindeki deneyim çalışması konusunda basının da hassasiyet göstermesi gerektiğini anlatarak, “Hayvan ve insan deneyleri olmadan ilaç satamazsınız. Bunların nasıl yapılacağı Helsinki bildirisi ve başka bildirilerle sert kriterlerle belirlenmiştir. Bu kriterlere uygun yaparsanız sorun yok. Yapmazsanız ilaç geliştiremezsiniz.” diye ifade etti.

Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, bir yanılgının olduğunu dile getirerek, üniversite bünyesindeki uyku merkezi ile ilgili şu bilgileri verdi: “Burada ilaçlar, gönüllüler üzerinde, kandaki düzeyine bakılıyor. İnsanların kobay olarak kullanıldığı söyleniyor. Bu, kulağa hoş gelmiyor. İnsanı rahatsız ediyor. Ama muhalif olarak söylerseniz kulağa hoş geliyor. Burada keyfi ve kendi kafanıza göre ilaç alıp yaparsanız, izin almazsanız, altyapınız yoksa insanlar da ölebilir. Organ yetmezliği ortaya çıkar ve suç işlersiniz. Toplumsal olarak bunu halletmemiz gerekiyor. Üniversitelere ve Sağlık Bakanlığı'na görev düşüyor. Toplumsal altyapı olmalıdır. Bu çalışmalara bizzat doktorların kendileri katılıyor. Ben bir çalışmaya katıldım. Bir takım ilaçları kendimizde kullanıyoruz. Hayvanlarda deney yapalım yapmayalım. İlaç geliştirmeyelim deniyor. Tartışılıyor. Ama diğer tarafta reel bir dünya var. Baş ağrısında bile hemen ilaç alıyoruz. Bu nasıl geliştiriliyor bakmak lazım.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz