Hepimizin bildiği gibi yumurta protein açısından çok zengin bir besindir ancak fazla yendiği zaman duyarlılığın veya alerjinin gelişmesine neden olabilir.
Gelin önce proteinin aslında ne olduğunu açıklayalım.
Proteinler bir dizi amino asitten oluşur, bunların her birinin görevi vardır. Örneğin, fenilalanin amino asidi bizi mutlu eden bir dopamine dönüşür.
Vücudun birçok nedenden dolayı proteine ihtiyacı vardır ve eksikliği halinde metabolizmamız gerekli amino asitleri sağlamak için kas dokusunun parçalanmasına neden olacaktır.
Proteinin en önemli özelliği, kas kütlesini tamir etme ve geliştirme kabiliyetidir. Ayrıca vücuda sinyal gönderen serotonin, dopamin ve melatonin gibi nörotransmitterler oluşturur. Ek olarak, antikorların, hormonların ve enzimlerin oluşmasında rol oynar.
Yeterli miktarda protein aldığından ancak fazla miktarda olmadığından emin olmalısın. Yani aslında her şeyin olduğu gibi proteinin de fazlası zarar. Dünya Sağlık Örgütü'ne (WHO) göre hayatta kalmak ve kas israfını önlemek için günde en az 13 gr protein almanız gerekir.
Protein tüketimi için resmi önerileri 30gr’dır. Tabi bu öneri; yaş, fiziksel aktivite sıklığı, türü, süresi gibi çeşitli faktörlere bağlıdır.
Örneğin, yaşlı insanlar için protein ihtiyacı, DSÖ tarafından yapılan ortalama tüketim tavsiyesinden daha düşüktür. 2gr ile 8gr arasının yeterli olduğu varsayılır.
Yaşlı insanlar için günlük 8 gramın üzerine çıkmak karaciğere gereksiz stres yaratacaktır. Vücut protein metabolize ettiğinde, sonuçlardan biri de amonyak olup üreye dönüşür. Aşırı miktarda protein, karaciğeri büyük bir basınca maruz bırakır ve aşırı yüklenmemelidir.
En popüler protein kaynakları arasında et, balık ve yumurta bulunur. Ancak hayvanların yağlarında toksin depolayabileceğinden her zaman yüksek kaliteli, organik ürünler tükettiğinizden emin olmanız gerekir.
Bununla birlikte hayvansal kaynaklar dışında da gerekli protein miktarlarını elde edebilirsiniz ve inanmayacaksınız ama bu kaynaklar protein yönünden yumurtadan daha fazla proteine sahiptirler. 50g'lık bir yumurta 6g'lık bir protein içerir ve aşağıdaki gıdalar 50 gram başına daha fazla protein içeriyor.
Badem ezmesi
50g başına 10g protein içerir ve ayrıca E vitamini, manganez, biyotin, sağlıklı yağlar bakımından zengindir.
Keten tohumu
Keten tohumları 50g başına 9g protein içeriyor. Ayrıca iltihapları yumuşatan lif ve omega-3 bakımından zengindir. Daima taze keten tohumu kullanın. Keten tohumunu salatalarınıza ya da içeceklerinize ekleyebilirsiniz.
Kakao çekirdeği
Kakao çekirdeğinde 50g başına 7g protein bulunur. Kakao çekirdeği, yaşayan enzimleri sağlam olduğu için kakao ile aynı değildir, bu nedenle sindirime yardımcı olur. Ayrıca, kalsiyum, elyaf ve magnezyum açısından da oldukça zengindir.
Yemeklik maya
60 gramında 25 gram protein bulunur. B-12'de değeri de çok yüksektir. Ekmek kırıntısı kıvamında görünümü vardır. Türkiye’de marketlerden alacağını kuru maya ile de yapabilirsiniz.
Spirulina (mavi-yeşil alg)
50g başına 28g protein içeren mikroskobik bir su yosunudur. Bu yosunlar vücuttau detoks etkisi yaratarak ağır metalleri ortadan kaldırırlar. B vitamini, potasyum, vitamin K, magnezyum bakımından da yüksektir.
Tahin
50 gr başına 10 gr protein içeriyorir. Güçlü antienflamatuar özelliklere sahiptir ve manganez, magnezyum ve çinko gibi vitamin ve mineraller bol miktarda bulunurlar.
Bir öneri : Brokoli ve karnabahar gibi buğulanmış sebzelerle birleştirin ve tadını çıkarın!
Kabak Çekirdeği
50 gr başına 8 gramı protein içerir. Vücuttaki parazitleri yok ederler ve magnezyum değeri açısından yüksektirler. Salatalara ekleyebilir veya bir aperatif olarak yiyebilirsiniz.
Klorella (deniz yosunu türü)
Klorella tatlı suda yetişen tek hücreli yeşil alg’tir. 50 klorella 29 g protein içerir. Gram başına en çok klorofil içeren besindir. Bu algler, ağır metallerin vücutta çözülmesini sağlar. Kalsiyum, demir, magnezyum ve A vitamini bakımından zengindir.
Dulse (deniz marulu)
50gr başına 16g protein içerir. Bu deniz sebzesi ayrıca potasyum, iyot ve lif açısından da yüksektir. Salatalarınıza ekleyebilirsiniz.