Bir yandan bugün neler olacak diye düşünürken, diğer tarafta asıl soru akıllara kazındı: Hangi takım kazanacak?
Etkinlik alanı inanılmaz kalabalık ve Seul’un hava şartlarının da sıcak olması, belli noktalarda sizi canınızdan bezdirebilir. Ancak her şey PUBG Nations Cup’ın açılış seremonisine kadar geçerli. Başlangıç seremonisinin ardından heyecanlı bekleyiş sona erdi ve Nations Cup maçları başladı. Öncelikle şunu belirtmemiz lazım. Kore’de normal olarak Güney Kore takımını çoğunlukla izliyoruz. Bundan dolayı maçların anlatımı biraz ortaya karışık olacak.
1.Maç
Takımımız ilk atlamasında güzel bir yere indi ancak yanlarına Japon takımının da inmesi ve takımımızdan önce silah bulmasıyla bir oyuncumuzu öldürmesi, oyun başınını 1-0 duruma düşürdü. Bir yandan Çin’i temsil eden takım ise daha agresif oyunlar sergiliyordu. İngiliz takımı ise 2 araçlı Koreli takıma karşı agresifti. Maçın başlarında takımımız tekrar göründüğünde ABeatifulD aracını bırakıp koşarken fark ettiği 2 Brezilyalı oyuncuyu önce saklanarak bekledi ve uzaklaşırken onlara mermi yağdırarak rahatsız etmeye başladı. Bunu farklı bir yoldan gelen SIXMO devam ettirdi. Maçın ortalarına doğru tüm oyuncuların oyunlarının daha güvenli oynamaya dayalı olduğu gözüküyordu. Ancak bu sözü bozan Güney Kore takımı oldu. Agresif oyunlarıyla daha fazla kill alıp, puanlarını katlamaya çalışıyordu. Bu sırada takımımız Kore takımına yaklaşıyordu. Kore takımı agresif oyununu yine gösterdi ve yoldan geçen takımımıza ateş etmeye başladı ancak sonuç alamadı. Saklandıkları yere yaklaşan Japon takımından resmen öç alarak 2 oyuncusunu indirmeyi başardı. Alanın kapanmasının başlamasıyla birlikte takımımız son kalan Japon oyuncunun saklandığı eve, “burası artık bizim dostum” diyerek önüne çıkanı tarayarak girip aldılar ve Japon takımı resmen ilk maçtan elenmiş oldu. Oyunun sonlarına doğru alanın iyice kapanıp takımların neredeyse yan yana gelmesiyle birlikte büyük çatışmalar yaşandı. Bu sırada takımımız Arjantin takımına resmen azap çektirdi. Ancak Brezilya takımı son kalan oyuncumuzu da vurup takımımızı ilk maçtan eledi.
2.Maç
Takımımız ilk atlamasında güzel bir yere indi ancak yanlarına Japon takımının da inmesi ve takımımızdan önce silah bulmasıyla bir oyuncumuzu öldürmesi, oyun başınını 1-0 duruma düşürdü. Bir yandan Çin’i temsil eden takım ise daha agresif oyunlar sergiliyordu. İngiliz takımı ise 2 araçlı Koreli takıma karşı agresifti. Maçın başlarında takımımız tekrar göründüğünde ABeatifulD aracını bırakıp koşarken fark ettiği 2 Brezilyalı oyuncuyu önce saklanarak bekledi ve uzaklaşırken onlara mermi yağdırarak rahatsız etmeye başladı. Bunu farklı bir yoldan gelen SIXMO devam ettirdi. Maçın ortalarına doğru tüm oyuncuların oyunlarının daha güvenli oynamaya dayalı olduğu gözüküyordu. Ancak bu sözü bozan Güney Kore takımı oldu. Agresif oyunlarıyla daha fazla kill alıp, puanlarını katlamaya çalışıyordu. Bu sırada takımımız Kore takımına yaklaşıyordu. Kore takımı agresif oyununu yine gösterdi ve yoldan geçen takımımıza ateş etmeye başladı ancak sonuç alamadı. Saklandıkları yere yaklaşan Japon takımından resmen öç alarak 2 oyuncusunu indirmeyi başardı. Alanın kapanmasının başlamasıyla birlikte takımımız son kalan Japon oyuncunun saklandığı eve, “burası artık bizim dostum” diyerek önüne çıkanı tarayarak girip aldılar ve Japon takımı resmen ilk maçtan elenmiş oldu. Oyunun sonlarına doğru alanın iyice kapanıp takımların neredeyse yan yana gelmesiyle birlikte büyük çatışmalar yaşandı. Bu sırada takımımız Arjantin takımına resmen azap çektirdi. Ancak Brezilya takımı son kalan oyuncumuzu da vurup takımımızı ilk maçtan eledi.
3.Maç
Rozhok’a atlayan takımımız burada daha iyi loot bulabileceğini umduğunu anlıyoruz. Çoğu takım okul gibi bölgelere atlamayı pek tercih etmiyordu. Sakin başlayan maçın başında, 2 oyuncunun araba ve motorlarla birbirini ezmeye çalışması tüm statta izleyicilerin oyunculara ne yapıyorsunuz bakışı atmasına sebep oldu. Genel olarak oyun, sakin başladı. Oyuncular çok aksiyona girmek istemiyordu. Takımlar daha çok bilgi toplamaya odaklanmıştı. Çiftliğe doğru kapanan alana yavaş hareket edip daha güvenli oynamayı seçen takımız, Ruins tarafından gelmeye karar verdi. Bu sırada Finlandiya ve Arjantina takımları çatışmaya başladı. Arjantinli oyuncu yoğun ateşin altında sis bombalarıyla çıkarak kilisede arkadaşlarıyla buluşmayı başardı. Ruins tarafına gelen Vietnamlı takımı fark eden takımımız, karşılıklı olarak birbirini rahatsız etti. Ruins’in gerisinde batık şehrin yakınlarında Alman takımıyla karşılaşan takımımız ateş takasına girdi. Bir oyuncumuz yere düşerken, onlardan bir oyuncuyu da öldürmeyi başardık. Ancak bir Alman oyuncu hızlıca yaklaşıp oyuncularımızdan birine ateş yağdırmaya başladı. Bizimle olan çatışmanın durulmasının ardından Çinlilerle karşılaşan Almanlar, 1 oyuncu kaybedip 1 oyuncusunun düşmesiyle büyük bir güç kaybı yaşadı. Aynı zamanda takımımızı gören Amerikan oyuncu, 1 oyuncumuzu düşürmeyi başardı. Düşen oyuncuyu kaldıramayan takımımız, Ruins içinde Amerikanlarla çatışmaktansa sis bombalarıyla yol açıp kaçmak istiyordu, ancak gelen bir el bombası bir oyuncumuzu düşürmesiyle bu plan iptal oldu. Düşen oyuncumuz ise ikinci el bombasıyla öldü. Kore takımı ise onlara baskına gelen Japon takımının baskınına karşılık verip, hepsini elemeyi başardı. Alana yaklaşırken Amerikanlarla tekrar karşılaşan takımımız 1 kişinin ölmesiyle kötü bir konuma düştü. Alanın tekrar kapanmasında Amerikanların bizi tekrar fark etmesinin ardından üstüne gelen el bombası, oyuncumuzun sonunu getirdi ve maça böylece veda ettik.
4. Maç
Rozhok etrafına dağılan takımımız hızlıca araç arayışı içine girdi. Okula inen Amerikalı takım, önce gördükleri bizim oyuncumuza sonra paraşütle hala inmekte olan Avustralyalı oyuncuya ateş etmeye başladı. Oyunun asıl ilk karşılaşması ise Finlandiya ve Avusturyalı oyuncu arasında gerçekleşti. Arkadaşlarından ayrı gezen Amerikalı oyuncuyu takımımız resmen avladı. SIXMO’yu fark eden İngiliz oyuncu onu rahatsız etti ancak araca sahip olan SIXMO hızlıca uzaklaştı. Oyunda biraz ilerlendiğinde ise Finlandiyalı oyuncular bir evde saklanırken Arjantinli takımın onları basması ve bir oyuncuyu kaybetmesi agresifliğin son anlarını yaşatıyordu. Tekrar Ruins tarafına gelen takımımızı bu sefer iki yanı sarılmış bekleniyordu. Karşılarında Brezilyalı takım, diğer yanlarında ise Finlandiyalı takım onları bekliyordu. Farm’ın ortasına kapanan alan ise takımımızı çok zor duruma soktu. Alandan sonra hareket eden takımlar arasında büyük çatışma yaşandı. Tayland – İngiltere’yi aldı, İngiltere – Brezilya’yı aldı, Brezilya Avusturyalı oyuncuları düşürdü. Bu sırada da oyuncularımızdan biri, Çinli oyuncuyu düşürdü. Bunun karşılığında çatışmada düşen oyuncular olsa da takımımız üstte çıktı. Bu çatışmada bilgi alan Koreliler ise takımımızın üstüne kapandı. Ancak istediğimiz olmadı ve oyuncularımız farklı yaklaşan takımların üyeleri tarafından öldürüldü.
5. Maç
Günün son maçının başında Arjantinli oyuncunun aracıyla Tayvanlı oyuncuyu ezememesi ve daha sonra silah alıp öldürmesi izleyicileri baya güldürdü. Military Base’e atlayan takımımızın şansı, daha maçın başında pek iyi değildi. Alanın Georgepol’e açılması nedeniyle gitmeleri gereken yol, bayağı uzadı. Aracıyla giden Kanadalıyı resmen aracından indirmeye zorlayıp, aracını patlatan Koreli oyuncuya karşı alkışlar havada uçtu. Takımımız izlenme olasılığına karşılık uzun yolu seçip Ferry tarafından değil de Mylta’nın oradaki köprüden geçmeye karar verdi. Dağ tarafının oraya kapanan alan, takımımızı daha da zora soktu. Takımımız ise bu zorluğu kuzeyden yaklaşarak ve dağlara daha güvenli oynayarak kompanse etti. Köprünün yakınına sığınan takımımız, kendine geçici de olsa güvenli yer buldu. Alana yaklaşan takımların birbiriyle karşılaşması, büyük çatışmalar doğurdu. Takımların çoğu 2-3 oyuncusunu kaybetti. Takımımız dağa yaklaşırken sol taraflarında İngilizler, önlerinde ise Avustralyalılar vardı. Dağdaki ilk açılışlarını İngiltere takımına gelen aracın taranmasıyla yaptılar. Ancak bu, yakındaki Çinli oyuncuların dikkatini çekti ve 1 kişiyi düşürmeye çalıştı. Dağın orta tarafına yaklaşırken takımımızın karşısına Vietnamlı takım çıktı. Karşılıklı takasların ardından ortak şekilde desek yalan olmaz. İlerleyen takımımızın bu sefer karşısına Brezilyalı takım çıktı. Brezilya’yı eleyen ekibimiz artık burada kazanmak istiyoruz diyordu. Ancak bu sefer dağın aşağısında kalan takımımızın yeni belası dağın üstünü tutmuş Avustralyalı takımdı. Alanın yaklaşması ve Avustralya basınında adam kaybetmemiz bu maçı beşinci olarak bitirmemize sebep oldu.
Maçlardan sonra Digital Athletics ile kısa bir röportaj yaptık.
-Öncelik Kore’ye hoş geldiniz. Ben şahsen 10 saatlik uçuş ardından baya yorulmuştum. Siz nasıl buldunuz?: “Bizler içinde 10 saatlik yolculuk zorluydu. Pek gezme vaktimiz, zamanımız olmadı ancak gördüğümüz kadarıyla süper bir ülke. Bugüne kadar gördüğümüz en iyi pubg sahnelerinden birindeyiz şu an. Ancak tek sıkıntımız şehir çok sıcak.”
-Bu sabah maça çıkmadan önce kendinizi hazır hissediyor muydunuz? Taktikleriniz buraya gelince değişti mi?: “Taktiklerde pek değişiklik olmadı. Kendimizi hazır hissediyorduk. Buradaki 16 takımın 14’ü karma takımlardan oluştuğu için rakibi tam tanımama, ne yapacaklarını tam kestirememe gibi durumlar oluştu evet. Ancak biz hazırız.”
-Diğer takımlar hakkında neler düşünüyorsunuz?: “Takımlar hakkında hem kişisel oyuncu kapsamında hem de takım genelinde bir bilgimiz vardı. Ancak 4’lü birleştiğinde nasıl oyun oynayacakları konusunda bir bilgimiz yoktu. Takımların hepsi en üst seviyede oynuyor ancak bu bizim için bir problem değil. Üstesinden geleceğiz. Bugün 9. Olduk ama 3. İle 5 puan farkımız var. Erangel’de çok yoğun alanlarda oynuyoruz. Sonun sıkıntısını çektik. Tam haritada diğer takımların nasıl hareket edeceğini tahmin edemiyoruz. Rusya’nın, Finlandiya’nın iyi olacağını tahmin ediyorduk. Bugün pek iyi değiller ama. Bugün göze çarpan Kore, Vietnam var.”
-Yarın için beklentileriniz nedir? Yarın 10 kill alırız gibi bir şey bekliyor musunuz?: “Yarın için ilk 3’de bitirme. 10 kill gibi bir şey yok ancak her zaman birinciliği hedefliyoruz. Ancak matematiksel baktığınızda ilk 3’de bitirmenizde size büyük bir avantaj sağlıyor. Elimizden gelenin en iyisini yapacağız.”
-Peki yarın sizce ilk 5 kim olur?: “Biz, Kore, Vietnam, Taipei, Almanya.”
-Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?: “Herkesten desteklerini bekliyoruz. Ülkemizi en iyi şekilde burada temsil etmek için büyük bir çaba gösteriyoruz. Her şey umarım en iyisiyle gerçekleşir.”