"Bana Resmini Ver, Sana Amigurumini Yapayım"

Çorum'da ev hanımları Japonların örmeli el sanatı 'Amigurumi' sayesinde yeni bir pazar oluşturdu.

Japonya'da kullanılan amigurumi mesleği kadınların en çok rağbet gösterdiği mesleklerin başında geliyor. Adına ‘Örgü oyuncak’ denilen amigurumi şimdilerde çocuk programlarının vazgeçilmezi olan 'Pepe', 'Şilan' gibi çizgi film karakterlerine ev hanımları tarafından bürünüyor.
Amigurumi hocalığı yapan Gül Seyha Barut, "Bana resmini veren herkesi amigurumi sayesinde örüyorum. Yani fotoğraflarını örgüye döküyorum. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan gibi birçok ünlü ismin de örgüden figürünü yapıyorum. Bunun yanında 8 bin yıllık tarihi olan Çorum’un Hititler’e ait figürlerini örgüye işliyorum." dedi.

Barut, amigurumi sanatı hakkında şunları söyledi: ''Japon mesleği olarak bilinen amigurumiyi yıllar önce internet üzerinden keşfettim ve öğrendim. Bu mesleği ülkemize uyarlayınca farklı bir iş kolu ortaya çıktı. Ve ben de bu alanda kendimi daha fazla yetiştirdim. Şimdi artık resmini veren herkesi örgü ile örüyorum. Talepler çok oluyor nişanlısına hediye etmek isteyenler, eşine doğum günü hediyesi almak isteyenler resimlerini bana getiriyor. Ben de onları amigurumi ile örüyorum. Bir dönem bu alanda sergi açmıştık. Kadın Kültür ve Sanat Merkezi tarafından da bu alanda gönüllü eğitim vermem için bir talep oldu. Ben de kabul ettim. 200'e yakın ev hanımımızı buradan mezun ettik. Birçoğu bu konuda iş sahibi oldu. Satış için bir dükkan yok, daha çok internet üzerinden satış yapılıyor. Biz site kurduk, bu şekilde ekstra kazanç elde ediyoruz.’’

KADINLAR ARTIK DAHA ÖZGÜVENLİ

Kadınların kurslara katılması ve sosyal alanda kendilerini geliştirmesi ile daha çok öz güven kazandıklarını belirten Gül Seyha Barut, sözlerine şöyle devam etti: "Bazı kocalar eşlerine 'Sen hiçbir şey yapamazsın' gibi söylemlerde bulunuyor. Her bayanın kendine özel yetenekleri olduğunu Kadın Kültür ve Sanat Merkezi'nde keşfettim. Kadın buraya ilk geldiğinde utangaç oluyor, sıkılıyor. Ama biraz alıştıktan sonra bakıyoruz, öz güveni artmış ve kurs gördüğü alanda proje bile ortaya koyabiliyor. Bayanlar kurslar sayesinde artık birer ticaret kadını oluyor. Kimi ‘Amigurumi’sini evde satıyor, kimisi de sokaklarda komşu ve eş, dost ve akrabalarına satıyor. Bunlardan en önemlisi ise çocuklar. Onlar da artık teknolojik oyuncaklardan vazgeçerek amigurumili Pepe’ler alıyor. Sağlık açısından da hiçbir sakıncası olmayan bu örgü bebekler çocukların vazgeçilmezi haline geldi."

BİN 700 KADIN KURS VE EĞİTİM ALDI

Kadın Kültür Sanat Merkezi'nin kuruluşuna öncülük eden ve çok sayıda faaliyete imza atan Çorum Belediye Başkanı Muzaffer Külcü'nün eşi Hatice Külcü, kadınlar için uzun süre düşündüklerini ve Ankara'da gördükleri bir merkezi örnek alarak Kadın Kültür ve Sanat Merkezi'ni kurmaya karar verdiklerini belirtti. Planlamasını yaparak Belediye Başkanı Muzaffer Külcü'ye durumu anlattığını belirten Hatice Külcü, ilk olarak tereddütlü davranıldığını söyledi. Zaman içerisinde faaliyetlerini artırdıkları merkeze özellikle ev hanımlarının akın ettiğini belirten Külcü şunları ifade etti: ''Tereddütler bitmiş ve Kadın Kültür ve Sanat Merkezi'nin başarılarını konuşur olmuştuk. Ama daha başarılı ve aktif olabilmemiz için bunun bir maliyeti olacaktı. Biz ilk olarak gönüllü kurs hocalarımızı bulduk ve onlara merkez hakkında bilgi verdik. Ve hocalarımız da bizi kırmadı ve faaliyetlerimiz sürekli arttı. Şu anda bin 700 hanım kardeşimiz bu merkez sayesinde kurs aldı ve eğitim gördü.''

25 ayrı alanda merkezde kurs bulunduğunu dile getiren Külcü, 90’a yakın da farklı alanlarda eğitimler verildiğini anlattı. Kent genelinde 5 ayrı mahallede Kadın Kültür ve Sanat Merkezi yapılmaya başlandığını belirten Hatice Külcü, ''Biz burada farklı alanlarda kadınlarımızı istihdam da ediyoruz. El emeği göz nuru yaptıkları çalışmaları belediyemiz tarafından yapılan sergilerde, internette, mahallede satarak ek gelir elde ediyorlar. Her hanım kardeşimiz ayrıca okumaya da başladı bu merkez sayesinde. 45 günde bir kursiyerimiz bir kitap bitiriyor. Ve bu okunan kitaplar hakkında da tartışıyorlar.'' diye ekledi.
Amaçlarının özellikle ev hanımlarına yönelik daha sosyal ve hayata karşı daha özgüvenli bir yaşam sürülmesi olduğunu kaydeden Hatice Külcü, Kadın Kültür ve Sanat Merkezi sayesinde bunu başardıklarını ifade etti.

"KADINLARIMIZ İÇİN BİR YERDEN BAŞLAMAK GEREKİYORDU"

Kadın Kültür ve Sanat Merkezi Müdürü Nuran Hakyemez ise ev hanımları için bir yerden başlanması gerektiğini ve bunu merkez ile yaptıklarını söyledi. İlk olarak az sayıda kadının kendilerine baş vurduğunu aktaran Hakyemez, kısa süre içerisinde onlarca kadının Kadın Kültür ve Sanat Merkezi'nde kurs görmek için sıraya girdiğini belirtti. Son olarak 2 bine yakın kadına eğitim ve kurs verdiklerini kaydeden Hakyemez ''İlk olarak tabi sıkıntılar yaşadık, bazı sorunlar oldu. Ama bunlar aşıldığında gördük ki bizim kadınlarımız başarabiliyor. Japonların el sanatı olan amigurumi burada hanımlarımızın elinde hayat buldu. Sanal ortamda satıyorlar, mahallede, eşe dosta satarak ek gelir elde ediyorlar. Ve bu durum evdeki atmosfere de yansıyor. Koca artık anlıyor ki eşi başarabiliyor ve mutlu ailenin de bir yerde temelini atıyoruz. Hayalini kurduğumuz, ihtiyaç olarak tespit ettiğimiz çok önemli bir husus vardı, ki o da hanımlarımızın, rahat hareket edebilecekleri, güzel vakit geçirebilecekleri, girişimci ve dinamik kimliklerini ön plana çıkarabilecekleri, farklı alanlarda ve konularda eğitim alabilecekleri, bizim mekanımız diyebilecekleri bir yerin özlemiydi. Böyle bir mekanın özlemi ve ihtiyacı, başkanımızın eşi Hatice Külcü tarafından başkana iletildi ve bu hizmet için Velipaşa Konağı istendi. Biz kadının etkin olduğu bir toplumsal hayatın renkli, düzeyli, kuşatıcı ve daha üretken olacağına inanıyoruz. Günümüzde artık kadınlarımız daha fazla eğitim talep eden, daha donanımlı, özgüveni daha yüksek, ferdi ve içtimai hayatta daha sağlam durabilen bir konumdadır. İşte bizler Kadın Kültür ve Sanat Merkezi'mizi oluştururken kadınlarımızın bu güçlü dönüşümünü dikkate alarak çalışmalarımızı yürüttük. Çünkü artık sadece tabi olan değil denk duran tercihini artık susmaktan yana değil, konuşmaktan yana kullanan evresine ve hadiselere sadece tanık olan değil bizatihi dahil olan bir kadınımız var.'' şeklinde konuştu.