"Cumhurbaşkanı Gül, Gençliğinde Konuşmasına Hakim Ve Müzakereci Biriydi"

Kayseri Kocasinan Belediye Başkanı Bekir Yıldız, TRT 1’de 2013 yılı ocak ayında yayınlanması planlanan 'Kurşun Harfler' adlı belgesel çekimlerinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü anlattı. Yıldız, Cumhurbaşkanı Gül’ü, 'konuşmasına hakim, kendini yetiştirmiş ve müzakereci birisi' olarak tanımladı.

Çocukluk, gençlik, lise, üniversite ve siyaset hayatını birlikte yaşayan 2 arkadaştan Kocasinan Belediye Başkanı Bekir Yıldız, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün kişiliğini şekillendiren etkenleri anlattı. 'Kurşun Harfler' belgeseli, 19 Ocak 1998 tarihli Kayseri Gündem Gazetesi’nin 'Bitmez Bu Dava' manşetini konu olarak işlerken, o günün partisi kapatılmış genel başkan yardımcısı, bugünün ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün en zor zamanlarda bile göz önünde tuttuğu demokrasi ve beraberlikten yana tavrının nasıl oluşmasındaki etkenleri gençlik yıllarındaki en yakın arkadaşlarından Bekir Yıldız’a sordu.

Köklü ve aydın bir ailenin evladı olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün hayatının her döneminde eğitim ve fikir dünyasıyla iç içe olduğunu vurgulayan Bekir Yıldız, “Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül, 20 yaşında bir delikanlıyken bile dönemin siyasi aktörleriyle uzun uzadıya Türkiye’nin geleceğini görüşebilecek kadar birikimli, kendini yetiştirmiş, konusuna, konuşmasına hakim ve müzakereci biriydi.” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi yöneticilerinin 10 kişilik bir heyetle Türkiye’nin meseleleri hakkında fikirlerini almak üzere Milli Türk Talebe Birliği yöneticileri olarak kendileriyle görüşmek üzere geldiklerini anlatın Yıldız, o gün olanları şu sözlerle dile getirdi:

"10 kişilik heyete biz de 10 kişi hazırlandık. Her birimiz bir misafirle görüştük. Abdullah Bey de Deniz Baykal ile uzun uzadıya Türkiye’nin o günkü durumunu ve geleceğini müzakere etti. 2 saat için planlanan görüşme, yanlış hatırlamıyorsam ikinci gün de devam etti. 16 Ocak 1998’de Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılan bir partinin genel başkan yardımcısı olan Sayın Abdullah Gül, ‘beğenmesek de bu karara uymalıyız. Bu bizim devletimiz. Ancak, mücadelemize demokrasi ve birlik beraberlik içinde devam edeceğiz’ diyecek kadar toplumu sükunete kavuşturabilen, sakin, geniş ufuklu, gelecekten ümidini kesmeyen, uzun soluklu düşünebilen bir yapıya sahiptir. O, hep saygılı, sevecen, nazik, nezaket sahibi, ancak bir o kadar da tuttuğunu koparacak kadar azimliydi.