"Kaliteli restorasyon uygulamaları" semineri

Ertem, Vakıflar Genel Müdürlüğünce Diyarbakır'da düzenlenen ''Kaliteli Restorasyon Uygulamaları'' seminerinde yaptığı konuşmada, restorasyonun meşakkatli bir iş olduğuna dikkati çekti.

Restorasyon çalışmalarında uzman ekip bulabilmenin zorluklarını ifade eden Ertem, bu alanda eğitim semineri ve kurslar tertip etmek gerektiğini belirtti.

Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak, restorasyona ciddi derecede ağırlık verdiklerini vurgulayan Ertem, ''8 yıl içerisinde 3 bini aşkın restorasyon gerçekleştirildi'' dedi.

Ertem, Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak, ''restorasyona Kültür ve Turizm Bakanlığından da fazla ağırlık verdiklerini ve bütçe ayırdıklarını'' ifade ederek, restorasyonun Vakıflar Genel Müdürlüğünden sorulması gerektiğini söyledi.

Temel bakış açılarını, ''eski eserin ana yapısını koruyarak, minimum müdahale, maksimum koruma anlayışıyla restorasyon gerçekleştirmek'' olarak özetleyen Ertem, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Eğer siz bir esere müdahale ederek asli fonksiyonunu, asli yapısını bozuyorsanız o, eseri restore etmek değil tahrip etmektir. Restorasyon bakışı da,anlayışı da günden güne değişiyor. Bundan 30-40 yıl öncesinde veya 20 yıl öncesinde hakim olan restorasyon anlayışıyla günümüzdeki restorasyon anlayışı birbiriyle örtüşmüyor. 60'lı yılların restorasyon uygulamasıyla günümüz restorasyon uygulamaları arasında müthiş farklılık ortaya çıktı. Bugünkü restorasyon uygulamalarımız bilhassa İstanbul'da övünerek söylemek gerekir ki eseri korumaya, eseri yaşatmaya ve gelecek nesillere taşımaya yönelik. Burada koruma kurullarının müthiş katkısı var. Vatandaşın hassasiyeti de bu anlamda bizim önümüzü açan, bize yol gösteren önemli bir ışık. Ancak İstanbul'dan taşraya doğru yöneldiğimizde ne yazık ki aynı hassasiyeti ne vatandaş düzeyinde, ne koruma kurulları düzeyinde görebildiğimizi söylemek mümkün değil.''

-SERTİFİKALI MİMAR VE RESTORATÖR-

Ertem, 2007 yılında eski eser restorasyonlarında çalışan müteahhit elemanı olan mimar ve restoratörleri eğitime alarak sertifika verdiklerini, bu sayede Türkiye'de sertifikalı mimar ve restoratörlerin bulunduğunu da ifade ederek, eski eserle ilgilenen Kültür ve Turizm Bakanlığı, büyükşehir belediyelerinin de bu kapsama dahil edilmesi gerektiğini vurguladı.

AK Parti döneminde çıkarılan yasayla emlak vergilerinin yüzde 10'unun eski eser restorasyonuna ayrıldığına dikkati çeken Ertem, bunun önemli bir kaynak yarattığını söyledi.

-''SUR İÇİNİ YENİDEN AYAĞA KALDIRMALIYIZ''-

Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Diyarbakır'ı ziyaretinde himayesine aldığı tarihi surların korunması yönünde Vakıflar Genel Müdürlüğü ile Kültür ve Turizm Bakanlığının önemli destekleri olduğunu belirtti.

Sur içinin yeniden ayağa kaldırılması gerektiğini kaydeden Toprak, şöyle dedi:

''Vakıf eserlerinin ileri bir noktaya götürülmesiyle inanıyorum ki Diyarbakır'a karşı ön yargılı bakışı ortadan kaldıracağız. Bu konuda hepimize görev düşüyor. Çünkü geçmişte, tarihte çok önemli işlevleri olan kentimizi yanlış işlerle, yanlış algılamalarla gölgelememeliyiz. Dolayısıyla biz eserlerimizi yeniden ortaya çıkarmalıyız. İçinde bulunduğumuz Sur içini yeniden ayağa kaldırmalıyız. Çünkü burada çok önemli medeniyet değeri bulunan eserler var. Kaynakları sonuna kadar kullanıp inşallah tüm insanlığa bunları yeniden sunma imkanı bulacağız. Koruma amaçlı imar planında geciktik. Bunu bir an önce devreye sokmak durumundayız. Alan yönetimiyle ilgili çok önemli bir çalışma var. Bunun da tamamlanması gerekiyor. Cumhurbaşkanımız kentimizi ziyaretinde UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine bu eserlerin alınmasıyla ilgili talimat verdi. Bu kapsamda kısa bir süre içerisinde hem alan yönetimi hem de diğer altyapıdaki gereklilikler yerine getirildikten sonra buranın UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine isminin yazdırılacağını düşünüyorum.''

-KORUMA AMAÇLI İMAR PLANI-

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Abdullah Sevinç, tarihi ve kültürel miras olan Surların çevresinin boşaltılması açısından 2000'li yılların dönüm noktası olduğunu, bu tarihten itibaren kentte korunma bilincinin gelişmeye başladığını belirterek, özellikle tarihi ve kültürel miras kapsamındaki camilerin, kiliselerin ve sivil anıtsal yapıların restorasyon çalışmalarının hız kazandığını söyledi.

Sevinç, 1990'lı yıllarda yapılan koruma planlarının artık uygulanabilirliğinin kalmadığını vurgulayarak, Belediye olarak Valiliğin desteğiyle koruma amaçlı imar çalışmalarını yenilemeye başladıklarını ifade etti. Sevinç, mayıs ayı sonunda koruma planlarını tamamlamayı planladıklarını kaydetti.

Sur içinin kentsel sit alanı olduğunu hatırlatan Sevinç, ''Bu sit alanın korunmasında UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi'ne alınmasında önemli faktörlerden biri, alan yönetiminin kurulmasıdır. Bu alan yönetimiyle ilgili valiliğimizle çalışma yürütmeye gayret ediyoruz'' dedi.

Sevinç, yıl sonuna kadar alan yönetimi çalışmalarını tamamlayacaklarını, buradaki eserleri tüm dünyaya kazandırmak için gayret göstereceklerini ifade etti.