Rahim ağzı kanserine karşı aşı geliştirildi

Dünyada her iki dakikada bir kadının ölümüne neden olan rahim ağzı kanseri kadınların korkulu rüyası olmaktan çıkıyor.

Avrupa ülkelerinde kullanılmaya başlanan aşı bu yıl Türkiye'ye geliyor. Aşı, uzun vadede rahim ağzı kanserini yüzde 100 önlüyor. Türk Jinekoloji Derneği Başkanı ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Tıraş, üreme çağına gelmiş bütün genç kızların hatta erkek çocuklara bile bu aşının yapılmasını önerdi. Prof. Dr. Tıraş, 'hpv' adı verilen ve rahim, rahim ağzı ile yumurtalık kanserine neden olan virüse karşı iki aşı geliştirildiğini ifade ederek, bu aşılardan birinin 2007 yılı içerisinde Türkiye'de kullanıma sunulacağını kaydetti.

Reklam
Reklam

'Popilon' yani siğillerin genellikle cinsel ilişki ile bulaştığını, başta rahim ağzı olmak üzere kadınlarda pek çok kanser türüne yol açtığını anlatan Prof. Dr. Tıraş, "Geliştirilen aşı ile ilgili çalışmalar 15 yıla dayanıyor ancak aşının gönüllülük uygulamaları 4.5 yıl önce başladı. 4.5 yıl içerisinde yapılan çalışmalar, aşıyı kullanan hanımlarda hiç bir biçimde rahim ağzı kanserine yol açan erken dönemdeki hücre değişikliklerin oluşmadığını gösteriyor. Bu da uzun dönemde son derece umut vericidir" diye konuştu. Rahim ağzı kanseri aşısının, üreme çağına gelmiş bütün genç kızlara uygulanması gerektiğini belirten Tıraş, şöyle devam etti:

"Ergenlik dönemi başlamadan yani 9-11 yaş civarındaki bütün genç kızlara bu aşının yapılması lazım. Bununla birlikte 27-55 yaş arasındaki kadınlarda bu aşıyı yaptırabilir. Aslında toplumdaki bütün erkek çocuklara da bu aşının yapılması gerekir. Aşının onay aldığı Amerika ve Avusturalya'da kız çocukların tamamına zorunlu olarak bu aşı yapılıyor. Hatta Avusturalya'da erkek çocuklarda zorunlu olarak aşılanıyor".

Reklam
Reklam

Rahim ağzı kanserinin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye için de büyük bir risk oluşturduğunu söyleyen Prof. Dr. Tıraş, hastalığın cinsel yolla bulaştığını ama toplu kullanılan malzeme, klozet gibi malzemelerden de geçebildiğini vurguladı. Tıraş, virüse karşı şu an için etkili bir korunma yöntemi bulunmadığını, bu aşının yaygın kullanılmasının en iyi korunma yolu olarak görüldüğünü sözlerine ekledi.

Anahtar Kelimeler: