ANKARA (İHA) - Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Grup Başkanvekili Hüseyin Çelik, Ecevit'e 'halk arasında kirli pasaklı' denileceğini, Rahşan Ecevit'in psikiyatriste gitmesi gerektiğini ifade etti.
Parlamento'da bugün bir basın toplantısı düzenleyen Çelik, "Sayın Başbakan, çekilmesi gerektiği yönündeki telkinleri ve tutumuna yönelik eleştirileri insafsızlık olarak değerlendiriyor. Halbuki esas insafsızlığı bu duruma sebebiyet veren, ülkeyi 3. bir krizin eşeğine getiren Sayın Ecevit ve eşi Rahşan Ecevit yapıyor" dedi.
Gazeteci Emin Çölaşan'ın dün yazdıklarının yüzde 10'unun bile doğru olması durumunda orada tanımlanan tipe halk arasında 'kirli, pasaklı' denildiğini kaydeden Çelik, "Eğer yine bu iddiaların çeyreği bile doğru ise Sayın Rahşan Ecevit'in derhal bir psikiyatriste gidip tedavi olması gerekir. Bu iş için uzağa gitmesine gerek yok. Kendi partisinden Sivas Milletvekili Prof.Dr. Cengiz Güleç Hoca psikiyatristtir. Belki sayın Güleç'in 9'lardan olması problem olabilir" ifadelerini kullandı.
Yılmaz ve Bahçeli'nin de bu 'günaha' ortak olduğuna işaret eden Çelik, özellikle Yılmaz'ın AB çerçeveside 'son tangoyu' oynadığını savundu.
"Ancak Damat Ferit Paşa hükümeti 57. Hükümet kadar ülkeye zarar verebilir" diyen Çelik, sorunu sadece Başbakan'ın sağlığının değil, Ecevit'in genel siyasetinden kaynaklandığını belirtti.
"CUMURBAŞKANI'NI GÖREVE DAVET EDİYORUZ" Çelik, Cumhurbaşkanı'nı da göreve davet ettiği açıklamasında, "Biz bu noktada Sayın Cumhurbaşkanı'nı göreve çağırıyoruz. Böyle bir günde Bakanlar Kurulu'na başkanlık etmeyecek de ne zaman edecek. Böyle bir durumda inisiyatif alıp da cumhura reis olduğunu göstermeyecek de ne zaman gösterecek? Sayın Cumhurbaşkanımız bu kaotik durumda Anayasa'nın kendisine tanıdığı icranın başı olma hakkını kullanmayıp da bu makamı seremonyal bir makam olarak ne zamana kadar kullanacak?" diye de sordu.
Meclis'in Ağustos başında toplantıya çağırlmasını da isteyen Çelik, AB ile ilgili bütün düzenlemelerin bir bütün olarak Meclise getirilmesini ve yasalaştırılmasını istedi. Çelik, ardından da seçime gidilmesi gerekliliğini ifade ederek, yoksa 'Türkiye Arjantin olmaz' sözünün temenni olarak kalacağını ifade etti.
Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Çelik, AB yasalarının bir bütün olarak getirilmesi halinde hükümete destek verebileceklerini, ancak bazılarının seçilmesi durumunda bunun yanında yer almayacaklarını belirtti.
Çelik, bir soru üzerine TOBB'un dünkü açıklamasını da değerlendirdi. TOBB'un seçimiş, nazik cümlelerle Ecevit'e 'git' çağrısı yaptığını kaydederek, "Sözün tamamı deliye söylenir" karşılığını verdi.
'Ecevit'in kendisinin Başbakanlık'tan ayrılmayacağı, ancak düşürmeleri gerektiği' yönündeki bugünkü açıklamalarının hatırlatılmasına ise Çelik, 25 gensoru verdiklerini ancak hükümet kanadını oluşturan partilerin söz bile almadıklarını kaydetti. Çelik, Ecevit ile ilgili yapılanlarla 'Hasta Hakları Sözleşmesi'nin de çiğnendiğini hatırlattı.
Çelik, 'kültürel haklar dışarıda kalmak kaydıyla AB yasalarına destek verip vermeyecekleri yönüdeki bir soruya "Biz MHP'nin kaprislerine katlanmak zorunda değiliz. AB bir bütündür. Bu hassasiyetler bir kimsenin tekelinde değil" dedi.