LEFKOŞA (İHA) - KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat, BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs konusundaki raporunun Kıbrıs Türkü açısından olumlu olduğunu açıkladı. Talat, son günlerde gündemde bulunan konuyla ilgili iddiaları da değerlendirerek; Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası'nın değiştirilmesinin söz konusu olamayacağını, bunun ancak Kıbrıs Türkleri'nin onayıyla yapılabileceğini kaydetti.
İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO) daveti üzerine Türkiye'ye giden Başbakan Talat, bu sabah KKTC'ye döndü. Talat'ı, Ercan Havaalanı'nda Başbakanlık Müsteşarı Eşref Vaiz karşıladı.
Talat, İSO'nun daveti üzerine İstanbul'a gittiğini belirterek, İSO Yönetim Kurulu ile Kıbrıs'taki son durumu görüştüklerini, ekonomik olarak atılması gereken adımları tartışıp değerlendirdiklerini, izolasyonların kaldırılması konusunda dış yardıma olan ihtiyacı dile getirdiklerini, buna ilişkin olarak İSO'nun yapabileceği katkıları ele aldıklarını söyledi.
İzolasyonların kaldırılmasının ekonominin gelişmesi açısından son derece önemli olduğunu söyleyen Talat, bunun başında da doğrudan uçuşlar ve limanları serbestçe kullanabilme geldiğini ifade ederek, ekonomik olarak sorun yaratan bu güçlüklerin ortadan kaldırılmasının büyük bir avantaj oluşturacağını ve ekonomik gelişmenin önünü açacağını söyledi.
Türkiye'nin, kendi olumlu tutumları ve Kıbrıs Türkü'nün "evet" demesiyle birçok avantaj elde ettiği, uluslararası siyasetin Türkiye açısından kolaylaştığı ve Türkiye'nin uluslararası ilişkilerde çok daha saygın bir yere geldiği konusunun ısrarla altının çizildiğini anlatan Başbakan, bunun gerçekten bugüne kadar söyledikleri, politikacılardan değil ama iş çevrelerinden ilk kez duydukları çok açık ve net bir mesaj olduğunu kaydetti.
BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın raporunun da basına yansıdığına işaret eden Talat, raporun Kıbrıs Türkü açısından olumlu olduğunu, raporun özellikle Kıbrıs Türkü üzerindeki izolasyon ve baskının anlamsız hale geldiğini vurgulamasının raporun en önemli tespiti olduğunu söyledi.
Raporun tespiti ve izolasyonların kaldırılması çağrısının bekledikleri bir husus olduğunu belirten Talat, bundan sonra raporun çağrısına uygun olarak uluslararası toplumun Kıbrıs Türkü'nün izolasyonuna son verilmesi yönünde adım atmasını daha güçlü bekleyeceklerini, sadece beklemeyip çalışacaklarını, çalışmak zorunda olduklarını kaydetti.
Bu çerçevede yapacakları çalışmaların her bakımdan ülkedeki ekonomik, özellikle siyasal yapı bakımından da desteklenmesi gerektiğini, bu yapıyı da kurup geliştireceklerini, ülkedeki demokrasiyi, çağdaşlığı ve insan hakları ihlallerini ortadan kaldıran, ihtimal dışı bırakan uygulamaları ülkede hayata geçireceklerini söyleyen Talat, Kıbrıs Türkü'nü hem dünyaya tanıtacaklarını hem de tecridin kaldırılması yönündeki taleplerine haklılık kazandıracaklarını söyledi.
Talat, hükümet konusundaki girişimlerin anımsatılması üzerine, bugün BDH Genel Başkanı Mustafa Akıncı ile görüşeceğini kaydederek, görüşmede hükümet konusunu ele alacaklarını, günün sonunda bir fikre ulaşabileceklerini kaydetti.
Basında adeta bugün her şey olup bitiyor diye bir hava bulunduğunu ancak böyle bir şey olmadığını söyleyen Talat, bugün bir görüşme gerçekleştireceklerini, bir görüşmeyle her şeyin bitmeyeceğini söyledi.
Talat, "Olmazsa olmazları" olup olmadığı yönünde bir soruya karşılık, "Hayır. 'Olmazsa olmaz' diye bir şey olmaz" dedi.
Başbakan, CTP-DP-BDH koalisyonu olacağı ve BDH genel Başkanı Mustafa Akıncı'nın da Dışişleri Bakanı olacağı yönünde iddialar bulunduğunun belirtilmesi üzerine "Bizim haberimiz yok. Haberimiz olmayan konu demek ki doğru değil. Bunlar yakıştırmalardır. Böyle bir hükümet oluşumuna henüz karar vermeden bakanlık bölüşümünü tahmin etmek, herhalde bir çeşit toto-lotodur" dedi.
Basın mensuplarından birinin, Annan raporunda "Kıbrıs Türkleri evet diyerek devletlerinden vazgeçiyor" şeklinde yorumlar bulunduğunun iddia edildiğini ifade etmesi üzerine Talat, "Tam tersine bana göre orası raporun en olumlu yerlerinden birisi. Orada yapılan vurgu, dünyanın, Rumların izolasyonların ortadan kaldırılması dolaylı tanımadır bunu yapmayın çağrıları yapılabileceğini düşünerek, Genel Sekreter, izolasyonların kaldırılmasının ve Kıbrıs Türkleri üzerindeki baskıların ortadan kaldırılmasının gerektiğini, bunun artık mantığının kalmadığını açıklarken, izolasyonların kaldırılmasının ayrı devlet anlamına gelmediğini, tam tersine yeniden birleşmeyi desteklediğini, yeniden birleşmeye yardımcı olacağını ifade ediyor ." dedi.
Talat, "Tam da bizim söylediğimiz gibi. Biz ne diyoruz dünyaya; izolasyonları kaldırmak, direkt uçuşları başlatmak, limanlarımızı ticaret için serbest kılmak, spor ambargosunu kaldırmak, seyahat özgürlüğü tanımak bizim ayrılıkçı bir politika güttüğümüz ve bunun desteklenmesi demek değildir. Tersine Rumları, tek başlarına Kıbrıs'ı temsil etmedikleri konusunda uyarmak, Kıbrıslı Türkleri idare etmedikleri konusunda uyarmak, Kıbrıslı Türkler'in ekonomik sıkıntı çekmeyeceğini dünyanın buna izin vermeyeceğini onlara göstermek ve bu sayede onları çözüm yoluna çekmek. Bizim çabamız bu değil mi? Genel Sekreter bunu vurguluyor o bölümde. Genel Sekreter Kıbrıslı Türkler'in devlet istemedikleri gibi bir ifade kullanmıyor. Tamamen benim söylediğim gibi yeniden bütünleşme için Kıbrıslı Türkler'in desteklenmesi gerektiğini ifade ediyor ve doğru bir ifadedir" şeklinde konuştu.
Rum tarafının anayasa değişikliği hazırlığında olduğunun belirtilerek değerlendirme istenmesi üzerineyse Talat, henüz resmi bir durum olmadığını, bunun söylenti olabileceğini ancak Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası'nın değiştirilmesinin söz konusu olamayacağını, bunun yasal olmadığını vurguladı.
Talat, anayasanın değiştirilmesinin Kıbrıs Türkleri'nin de onayıyla mümkün olabileceğini belirterek, "İsterlerse oturalım görüşelim, gerekli görürsek değiştirebiliriz" dedi.