''Reformların zamanını biz belirleriz''

Brüksel (AA)- Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Türkiye'nin reformları AB Komisyonu'nu memnun etmek için değil, çıkarları gereği yaptığını belirterek, "Zamanını biz belirleriz" dedi. Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ile Hazine Müsteşarlığı ve Devlet Planlama Teşkilatı yetkililerinden oluşan heyetle, AB Ekonomi
ve Maliye Bakanları (ECOFIN) toplantısının aday ve katılımcı ülkeleri ilgilendiren bölümüne katılan Babacan, toplantının ardından Türkiye'nin Brüksel Büyükelçiliği'nde basın toplantısı düzenledi.

Reklam
Reklam

ECOFIN toplantısında aday ve katılımcı ülkelerin ekonomileriyle ilgili sunuşlar ve genel değerlendirmeler yapıldığını anlatan Babacan şöyle dedi: "Enflasyonla mücadele, sosyal güvenlik reformu, finans sistemimizde olumlu gelişmeler ve cari denge konusunda bilgiler verdik. MB Başkanı da enflasyon hedeflemesi ve kurumunu ilgilendiren
diğer konularda bilgiler verdi. Türkiye ekonomisindeki gelişmeler takdir topluyor. Gerek dönem başkanı Avusturya, gerek diğer ülkelerin temsilcileri memnuniyetlerini ilettiler."

Babacan, petrol fiyatlarının rekor seviyelerde gezindiği ve bazı Avrupa ekonomilerinin ciddi sıkıntılar yaşadığı bir dönemde Türkiye'nin, bütçe açığında, kamu borç stokunun gayri safi yurtiçi hasılaya olan oranını indirmede ve büyüme hızında yakaladığı başarının büyük ilgi gördüğünü ve muhataplarının olumlu izlenimlerle ayrılmalarını sağladığını vurguladı.

Tarama sürecini de değerlendiren Babacan, "Bu akşam itibariyle 17 fasılda ayrıntılı ve tanıtıcı taramayı, 18 fasılda da tanıtıcı taramayı bitirdik. Bugüne kadar Brüksel'e 35 tarama heyeti gönderdik. Aşağı yukarı yolu yarıladık diyebilirim" diye konuştu. TBMM tatile girene kadar 9. reform paketi kapsamında 5 yasal düzenlemenin, 5 uluslararası sözleşmenin ve 2 idari düzenlemenin geçirilmesi kararlılığında olduklarını vurgulayan Babacan, ekonomik ve siyasi reform sürecinin devam ettiğini belirtti.
Tarama süreci tamamlanan kamu alımları ve rekabet politikası başlıklarında da AB Komisyonu'nun hazırladığı değerlendirme raporlarının teknik kısımlarının Türkiye'ye gönderildiğini bildiren Babacan, bilim ve araştırma ile eğitim ve kültür başlıklarının ardından AB müktesebatının kapsamlı olduğu konulara girilmeye başlandığını ve "benchmark" denilen açılış, kapanış kriterlerinin söz konusu olacağını anlattı.

Reklam
Reklam

Açılış ve kapanış kriterlerinin 35 başlığın yarısında söz konusu olabileceğini belirten Babacan şöyle dedi: "Bunlar, 2004 yılında üye olmuş 10 ülkenin müzakere süreçlerinde yoktu. Bizimle ve Hırvatistan'la birlikte müzakere sürecinin doğal bir parçası haline getirildi. Olursa Makedonya gibi bizden sonraki ülkelere de uygulanacak. Burada amaç, müzakereler açılmadan ya da kapanmadan uluslararası yükümlülüklerin yerine getirilmesi ya da fasıllarla ilgili kurumsal eksikliklerin tamamlanması. Bir de fasıllarla ilgili eylem planlarımızı biraz daha detaylandırmamız istenebilir. Açılış ve kapanış kriterleri müzakere sürecinin olağandan
kötü gittiği anlamına gelmiyor. Müzakere sürecinin bir parçası."

Babacan, açılış kriterlerinin siyasi kararların verilmesi ve strateji belirlenmesi gibi bazı konularda Türkiye'nin işine gelebileceğini söyledi. Başmüzakereci Babacan, Merkezi İhale ve Finans Birimi'ndeki personel eksikliği nedeniyle Türkiye'nin AB fonları alamayacağı iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek, "Bu mesele çok
büyütüldü. 3 milyonda 80 kişiyi bulamamak olur mu" dedi.

Reklam
Reklam