Rehine krizinin perde arkası

MOSKOVA (İHA) - Moskova'daki son tiyatro baskını, Çeçenler'in Rusya'yı tavize zorlamak için ilk defa başvurdukları bir yöntem değil. Benzer olaylar 1995 yılından beri meydana geliyor ve sık sık da çok kanlı sona eriyor.

Rusya'ya karşı yürüttükleri bağımsızlık mücadelesinde Çeçen gerillalar bugüne kadar sık sık rehin alma yöntemine başvurdu. Yaşanan en büyük saldırı 1995 yılında gerçekleşti. Çeçen lideri Şamil Basayev birkaç düzine gerillayla birlikte Güney Rusya'daki Budyonovsk kentinde bir hastaneyi bastı ve oradaki 1000'den fazla insanı rehin aldı. Rus birlikleri iki kez binayı ele geçirmeyi denedi, fakat başarısız oldu. Bu çatışmalarda yüzden fazla insan öldü. Sonuçta güvenlik kuvvetleri Basayev'le anlaştı. Basayev rehineleri serbest bıraktı ve kaçtı. Bugüne kadar da yakalanamadı.

Reklam
Reklam

Bir yıl sonra bir grup Çeçen militan yine Güney Rusya'da Kislyar kentindeki bir başka hastaneyi bastı, yüzlerce insanı rehin aldı. Rus güvenlik kuvvetleriyle çatışmalarda 78 kişi yaşamını yitirdi.

TÜRKİYE'DE DE YAPTILAR Türkiye'de de Çeçenler'in rehin alma eylemleri yaşandı. 1991 yılında bir Sovyet uçağı Ankara'ya kaçırıldı. Hava korsanları, bu eylemleriyle Rusya'nın ülkelerindeki politikasını kınamayı amaçladıklarını açıkladı. 1996 yılında da Trabzon'da bir gemiyi ve içindeki 242 yolcuyu rehin alan Çeçen eylemciler, 4 gün sonra eylemlerine son verdi. 2001 yılında ise İstanbul'da bir lüks otel basıldı. Eylemciler Türk İçişleri Bakanı'yla görüştükten sonra yaklaşık 30 rehinelerini serbest bırakıp, teslim oldu.
Bu kısa tarihçe, Çeçenlerin rehin alma eylemlerinin, özellikle de Moskova'nın kontrol ettiği bölgelerde, genellikle kanlı bittiğini gösteriyor. Özellikle de rehineler açısından.

11 EYLÜL'DEN SONRA RUSYA'YA DESTEK Resmi olarak, 7 Ağustos 1999 tarihinde başlayan İkinci Çeçenistan Savaşı 2000 yılının ilkbaharında sona erdi. O zamandan beri Rusya o bölgedeki askeri varlığını, teröre karşı mücadele olarak tanımlıyor. 11 Eylül'den beri de, Rus yönetimi Çeçenistan'da yaptıklarını iyi bir davanın parçası olarak gösterebiliyor. Rusya'nın teröre karşı mücadeleki desteğine karşılık olarak, Rusya'nın Kafkasya'da yaptıklarına Amerika Birleşik Devletleri de göz yumuyor.
Bağımsız gözlemciler Çeçenistan'da 200 bin Rus askerinin bulunduğunu söylüyor. Rus Asker Anneleri Komitesi 10 binden fazla Rus askerinin öldüğünü, yaklaşık 25 bininin de yaralandığını bildiriyor. Rusya bütün bu rakamları kabul etmiyor. Fakat aynı dönemde 13 bin 500 Çeçen ayrılıkçının öldürüldüğünü açıklıyor.

Reklam
Reklam

ÇEÇENİSTAN KARANLIĞI
Rusya hiçbir zaman kesin bir zafere ulaşamadı. Ülkenin kuzeyindeki düz bölgeyi Ruslar kontrol ediyor. Ancak güneydeki Kafkas dağlarında gerillalar konumlarını savunuyor. Ruslara yönelik saldırılar oluyor. Çeçenistan neler olup bittiğini tam olarak kimse bilmiyor. Gazetecilerin bölgeye girmesine izin verilmiyor.
Çatışmanın kökleri Çarlık dönemine, güçlü devletlerin iktidarlarını yaydıkları zamanlara dayanıyor. O dönemde Moskova, daha önce Osmanlı İmparatorluğu'na ait olan Kafkas Dağları'nı konrol altına almayı ve oradaki halkları bastırmayı başardı. O zamanki rakipler, İran'ı kontrol eden İngiltere ve Osmanlı İmparatorluğu'ydu. Daha sonra iktidar Çar'dan komünistlere geçti. Onlar da bölgeyi demir yumrukla idare etti.

ÇEÇENİSTAN'DA MALİ ÇETE DÖNEMİ Sovyetler Birliği'nin yıkılmasının ardından, eski komünistlerin kurduğu mali çeteler ortaya çıktı. Bunlar özelleştirmeler sırasında zengin olmuştu. Çeçenistan'ı para aklamak için kullandılar. Çünkü orada gümrük veya ekonomik denetim yoktu. Rüşvet alan devlet memurları sayesinde, büyük çapta kaçakçılık yapıldı.
Çeçenler'in o dönemdeki lideri Cuhar Dudayef'in, kazancını Rus çeteleriyle paylaşmayı reddetmesi, dönüm noktasını oluşturdu. Bu, 1994-1996 yılları arasında, ilk Çeçenistan Savaşı'nın patlak vermesine yol açtı. Bu savaş eski General Aleksander Lebed'in ısrarlı müzakereleriyle bitirilebildi.
Rusya 1999 yılında yeniden ülkeye girdiğinden beri, Rus askerleri Çeçenistan'da çok sert davranıyor. Fakat, Çeçen başkenti Grozni'deki az çok ılımlı her hükümet, çetelerle savaşa tutuştuğundan, gerçek bir çözüm ufukta görünmüyor.

Reklam
Reklam