Japonya’nın Tokyo kentinde düzenlenecek olan 2020 Yaz Olimpiyatlarına katılma hakkı elde eden Rıza Kayaalp, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği etkinlikte açıklamalarda bulundu.
Grekoromen Güreş kategorisinde mücadele edecek olan Kayaalp gücünü zirveye doğru çıkardığını belirterek, "Sert antrenmanlarımızın son haftası kaldı. Bir hafta daha sıkı bir şekilde çalışıp sonra antrenmanları teke düşürerek devam edeceğiz. Gücümüzü zirveye doğru çıkarıyoruz. Gereken bütün hazırlıkları yaptık. Yapmaya devam ediyoruz. İnşallah her şeyin bizim için iyi olacağını düşünüyorum. Yeter ki oraya sakatlıksız tam ve güçlü, formlu bir şekilde gitmek çok önemli. Biz de gerekeni yaparak gideceğiz. Orada da inşallah almadığım tek altın madalyayı ülkeye kazandırmak amacım. Ben iyi olduğum sürece, sakatlığım, ağrım veya sızım olmadığı sürece son dakikaya kadar maçı alabileceğime inanıyorum. Sonuna kadar da savaşacağım ülkem adına. İnşallah iyi sonuçlarla ülkeme dönerim diye ümit ediyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Geçmişte kazandığı başarıların kendisine tecrübe olacağını düşünüp düşünmediği sorusunu cevaplayan Rıza Kayaalp, şöyle devam etti:
"Tabii ki. O kadar çok madalya aldık ki bireysel olarak bakarsak inanılmaz bir madalya koleksiyonumuz var. Binlerce sporcunun hayali olabilecek bir madalya koleksiyonumuz var. Tabii ki bunun tecrübesi var. Yılların verdiği, şampiyonaların verdiği tecrübe ile oraya gideceğiz. O kadar başarıyla olimpiyata gideceğiz. Tabii ki etkisi olacak. Rakiplerimiz şampiyonalarda yendiğimiz rakiplerin aynısı. Onlar bizden çekinecekler. Biz de ona göre maça çıkacağız. Hiçbir zaman rakibimizi küçümsemeyeceğiz."
Bundan önceki şampiyonlukların olimpiyatın habercisi olduğunu sürekli dile getirdiğini hatırlatan Rıza Kayaalp, “Olimpiyat altının habercisi olur. Bir önceki olimpiyatta gümüş, ondan önceki olimpiyatta da bronz olmuştu. Bunda olimpiyatlarda şampiyonluğun habercisi olur diye düşünüyorum. İnşallah şampiyonlukla ülkeme dönerim. Şu an bir şey hissetmiyorum. Tecrübeli bir sporcuyum. Öyle çok heyecan yapmak gücü bitirir bilirsiniz. Sporcunun çok heyecanlı olmaması gerekir. Sporcunun heyecanı ve stresi kontrol edebilmesi çok önemli. O yüzden maç gününe kadar çok bir heyecanım olacağını düşünmüyorum. Kuralar çekildikten sonra orada biraz heyecan olursa olur. Zaten ben kendime güveniyorsam, gücüm kuvvetim yerindeyse, sakatlığım yoksa Allah’a şükür fazla bir heyecanım olmaz diye düşünüyorum" dedi.
KAYNAK: İHA
FOTOĞRAF: İHA