Ukraynalı genç kadının operasyonunu yapan Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Volkan Tuğcu, robotik cerrahi hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Tuğcu, “Robotik cerrahi bir teknoloji ürünü. Son zamanlarda özellikle prostat kanserinde, böbrek kanserinde böbreğin bir bölümünü almada ve mesane kanserinde çok sık kullanıyoruz. Son zamanlarda dünyada birkaç merkezin yapabildiği yeni bir trend var. Böbreğin robotik takılması. Nakil ameliyatlarında, böbrek naklinde çok revaçta. Robotik böbrek naklinde görüntü çıplak göze oranla 10-15 kat daha iyi. Sanki ameliyatta mikroskop kullanıyor gibisiniz. İnce işler yani tıpta rekonstrüktif dediğimiz dikiş olan yerlerde bu robot cerrahisi üstün oluyor. Bulunduğunuz yeri 15 kat büyüterek o küçük, ince damarları, kanamaları çok net görüyor. Robotik böbrek naklinde bu bir avantaj” ifadelerini kullandı.
Robotik cerrahinin sunduğu avantajlar arasında, ameliyat izi bırakmamasının yanı sıra komplikasyon riskinin aza indiğini söyleyen Tuğcu, “Normalde açık cerrahide 15-20 santim bir kesi yapıyor, böbreği oraya yerleştiriyoruz ama robotik cerrahide 4 santimlik kesik atıyoruz. Bu sadece kozmetik yönden avantajlı değil, böbrek naklinde böbrekler tutsun diye immünsüpresif kullanıyoruz. Bağışıklık sistemini baskılıyoruz. Bu kişiler, dışarıdan enfeksiyon bulaşmasın diye hep maske takarlar. Kesi yeri büyük olunca da yara yeri iyileşmesi zor oluyor. Robotik nakilde 4 santimlik bir kesi var. Başka bir yara yeri yok. Böbrek nakillerinde lenfosel dediğimiz bir komplikasyon vardır. Açık ameliyatta böbrek bir boşluğa koyulduğu için gidecek yeri olmaz şiştikçe böbreğe zarar verebilir. Robotik nakilde karın içine koyuyoruz. O yüzden karın o lenfoseli emebiliyor. Bu da ameliyat sonrası çabuk eve gitmeyi sağlıyor. Açık ameliyatlarda böbrek bombe yapıyor. Bu durumda böbrek, çarpmalara karşı çok hassas oluyor” diye konuştu.
“Sayı olarak baktığımızda Hindistan'dan sonra dünyada en fazla robotik böbrek nakli yapan biziz” diyen Prof. Dr. Tuğcu, “Robotik cerrahi, Türkiye'deki sağlık turizmi açısından önemli bir yeri tutuyor. Tüm bu avantajlar göz önünde bulundurulduğunda yurtdışından gelen hastalarımız da araştırıyorlar ve bu coğrafyada robotik böbrek naklinin sadece Türkiye'de bir merkezde yapıldığını öğrenerek geliyorlar. Bu yüzden geldiklerini söylüyorlar. Bu da bizim ülkemiz için güzel bir şey” ifadelerini kullandı.
Pandemi döneminde sırf robotla böbrek nakli olmak için ülkemizi tercih ettiklerine dikkat çeken Prof. Dr. Tuğcu, “Bir yanda Ukraynalı turisti dövüp canından bezdirenler ve olayı çarpıtıp suçluyu koruyanlar varken, diğer yanda Ukraynalı turisti tedavi edip, cana can katanlar ve onları destekleyip iyiliği yayanlar var.” şekline konuştu. Prof. Dr. Tuğcu bu süreç hakkındaki sözlerini “Ünlü bir düşünürün dediği gibi; ‘Bu dünyaya herkes neşe kattı, kimileri gelirken, kimileri giderken.’ ” şeklinde çarpıcı bir örnekle tamamladı.
Nakil operasyonunun ardından kısa bir sürede sağlığına kavuşan İarmolchuk, Türkiye'de çok sayıda yakınının da tedavi olduğu söyledi. İarmolchuk, “Türkiye'yi seçme nedenimiz, hekimlerin çok iyi ve uzman olmaları. Daha önce de tanıdıklarım ve arkadaşlarım burada tedavi gördü ve hatta nakil oldular. Ameliyatın üzerinden 20 gün geçmesine rağmen şu an İstanbul'da gezebiliyorum ve yakın zamanda ameliyat olduğumu hiçbir şekilde hissetmiyorum. Robotu uzman bir hekimin kullanması hata payını ve riski düşürüyor. Ayrıca yara izlerinin minimal olması 4 santimlik bir yara izinin kalması etkili oldu. Böbrek dışarından belli olmuyor. Normal nakil sonrasında bu böbrek vücutta belli oluyor” dedi.