MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Devlet Bakanı Mehmet Aydın tarafından cevaplanması istemiyle TBMM Başkanlığı'na verdiği yazılı soru önergesinde, terör ve bölücülük kapsamında 2006-2007 yıllarında ne kadar yayın ihlali olduğunu, RTÜK'ün Roj TV yayınlarını takip edip etmediğini ve 2006 yılında Roj TV'deki programlara çıkan eski ve yeni milletvekillerinin kimler olduğunu sordu. Vural'ın soru önergesine RTÜK Başkanı Zahid Akman tarafından gönderilen cevap yazısında Danimarka'da yerleşik olan ve Avrupa, Ortadoğu ve Türkiye'ye yönelik sınır ötesi televizyon yayını gerçekleştiren Roj TV'nin yayınlarının Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler çerçevesinde düzenli olarak takip edildiği kaydedildi. RTÜK Başkanı Akman, söz konusu yayınların izlenmesi sırasında tespit edilen yayın ihlallerine ilişkin girişimlerin Dışişleri Bakanlığı ile koordineli olarak Üst Kurul tarafından Danimarka'nın yayıncılıktan sorumlu Düzenleyici Kurulu ve Danimarka Dışişleri Bakanlığı nezdinde gerçekleştirildiğini belirtti.
Avrupa bünyesinde sınırötesi televizyon yayınlarını düzenleyen iki hukuki belge bulunduğuna işaret eden Akman, bunlardan birinin Avrupa Konseyi tarafından 1989 yılında hazırlanan ve Türkiye'nin 1993 yılında onayladığı Avrupa Sınırötesi Televizyon Sözleşmesi olduğunu, Danimarka'nın bu sözleşmeye taraf olmadığını kaydetti. Akman, Roj TV'nin yayınlarını durdurmak amacıyla Danimarka nezdinde bu sözleşme hükümleri çerçevesinde girişimde bulunmanın mümkün olmadığını vurguladı.
İkinci Avrupa mevzuatının ise sınırötesi televizyon yayınlarını düzenleyen Görsel- İşitsel Medya Hizmetleri Yönergesi olduğunu ifade eden Akman, bu yönerge ile sadece AB'ye üye ülkelerin sınırötesi yayınlarının düzenlendiğini belirtti. Akman, aday statüsünde olan Türkiye'nin bu yönergenin uygulanmasından sorumlu Temas Komitesi toplantılarında temsil edilmesi konusunun gayrı resmi olarak dile getirildiğini, 2008 yılı içinde yapılacak toplantının resmi gündemine bu konunun alınması için de gerekli girişimlerin yapılacağını bildirdi.
Terörle mücadele kapsamında radyo ve televizyon yayınlarının takibi ve alınması gereken tedbirler konusunda Başbakanlık tarafından 18 Ocak 2006 tarihinde "Bölücü Faaliyetlere Yönelik Eylem Planı"nın hayata geçirildiğini ve bu kapsamda RTÜK'ün bazı tedbir modellerinin takibi ve gereği hususlarında görevlendirildiğini anlatan Akman, yakıcı-bölücü yayınlarla mücadele kapsamında Roj TV'de 2006-2007 yılı yayın döneminde 3 yayın ihlali tespit edildiğini, bu ihlallerle ilgili olarak Danimarka Medya Sekreteryası'na şikayet başvurusunda bulunulduğunu açıkladı. Akman, bu kuruluşun Danimarka ve Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası anlaşmaları gözetmeksizin şikayet başvurusunu reddettiğini ifade etti.
Roj TV yayınlarının RTÜK uzmanlarınca gerek canlı olarak, gerekse banttan izlendiğine işaret eden Akman, bu televizyonun yayınlarının tümüyle izlendiğini ve kayda alındığını, içerikte tespit edilen ihlallerle ilgili gerekli şikayet başvurularının ilgili ülkelerin ilgili mercilerine yapıldığını kaydetti.
RTÜK Başkanı Akman, 18 Ocak 2006'da DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk'un DTP Diyarbakır İl Örgütü'nce yapılan 'Kadınların Siyasete Teşviki' konulu toplantıda yaptığı konuşmanın, 6 Mart 2006 tarihinde DTP Mardin Milletvekili Ahmet Türk'ün açıklamalarının, 2 Nisan 2006 tarihinde Diyarbakır olaylarıyla ilgili olarak DTP Diyarbakır Milletvekilleri Aysel Tuğluk, Akın Birdal ve Mardin Milletvekilleri Ahmet Türk ve Selma Sadak'ın açıklamalarının, 8-14 Mayıs 2006 tarihleri arasında Aysel Tuğluk ve Ahmet Türk'ün Nevruz kutlamalarıyla ilgili açıklamalarının, 29 Mayıs-4 Haziran 2006 tarihleri arasındaki dönemde Aysel Tuğluk ve Ahmet Türk'ün Sosyalist Enternasyonel Kürt Çalışma Grubu'nun temaslarına ilişkin açıklamalarının, 19-25 Haziran 2006 tarihleri arasındaki dönemde Aysel Tuğluk'un DTP'nin 1. Olağan Kongresi'nde terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ve PKK'nın Türkiye'nin bir realitesi olduğu konusunda açıklamalarının, 21-27 Ağustos 2007 tarihleri arasındaki dönemde Ahmet Türk'ün sözde ateşkes sürecine ilişkin açıklamalarının ve 9-15 Ekim 2006 tarihleri arasındaki dönemde Aysel Tuğluk'un aynı konudaki açıklamalarının Roj TV'de yayınlandığını ifade etti.
Yurt dışından Türkiye'ye yönelik uydu üzerinden yapılan Roj TV yayınlarını izleyenlerin, alıcılarına bağladıkları uydu antenleriyle bu yayınlara erişebildiklerini belirten Akman, RTÜK'ün ülke üzerindeki tüm şebekelerdeki yayınları izleme, kayda alma ve değerlendirme gücü, kapasitesi ve yetkisi bulunduğunu ifade etti. Ancak RTÜK'ün uydu üzerinden üretilen ve dağıtılan yabancı ülke kaynaklı radyo ve televizyon yayınlarını elektronik yollarla engelleme, bozma veya ortadan kaldırma gibi bir yetkiye ve teknolojiye sahip olmadığını vurgulayan Akman, bu tür yayınların uluslararası hukuk teamülleri dışında herhangi bir yolla engellenmesi veya bozulmasının ifade özgürlüğünü, yayın iletim ve yeniden iletim özgürlüğünü teminat altına alan ve Türkiye'nin de taraf olduğu uluslararası anlaşma ve sözleşme hükümlerinin ihlali anlamına geleceğini kaydetti. Akman, bunun da Türkiye'nin uluslararası zeminde ciddi sıkıntılarla karşılaşması anlamına geleceğini bildirdi.
Kaynak: İHA