Hem günlük hayatta hem de hukuk alanında kullanılan birçok kelime vardır. Bu kelimelerden biri de Arapça kökenli olan ve zaman içinde Türkçeleşmiş olan rücu kelimesidir. Türk Dil Kurumu’nun yayınlarına göre bu kelime isim türündedir ve kayıtım, geri dönme, cayma, tersinme gibi anlamlara gelir. Hukuk alanında ise çok daha geniş kapsamlı tanımlara karşılık gelir.
Rücu kelimesi sigorta hukukunda ağırlıklı olarak kullanılan bir kelimedir. Bir sigorta şirketinin sözleşme yaparak üstlenmiş olduğu yükümlülüklerden vazgeçmeyi talep etmeye dair hakkını karşılamak için bu ifade kullanılır.
Hukuk dilinde rücu özel ya da tüzel bir kişinin hukuki olarak diğerinin yerine geçerek üçüncü kişilere karşı haklarını ve yükümlülüklerini devralması durumu için kullanılan bir ifadedir. Sigorta firmaları tazminat ödemesi yaptıkları oranlarda hukuki olarak sigortalı yerine geçip kusurlu olan üçüncü şahıslara rücu etme hakkı kazanırlar.
Arapça dilinde dönmek anlamına gelen rücu kelimesi, hukuk alanında hak sahibine karşı yerine getirmekle yükümlü olunan eylemi yaptıktan sonra asıl sorumluya ulaşarak o kusurlu kişiden bu eylemi talep etmesi anlamında da kullanılır. Rücu yapan kişi bu sayede üçüncü kişinin yerine geçmiş olur.
Daha çok rücu etmek olarak kullanılan bu kelime kişilerin yükümlülüklerinden vazgeçmesi, cayması, geri dönmesi anlamlarına gelir. Hem özel hem de tüzel kişiler bunu yapma hakkına sahip olabilir.
Rücu etmek sigorta şirketi örneği üzerinden, o şirketin yükümlülüklerinden vazgeçme amacı mahkemelere başvurması sonucunda oluşturulan talep ile başlar. Sigorta alanında en sık kullanılan terimlerden biridir.
Bir sigorta şirketi rücu edebilmek için hizmet verdiği kişiye sözleşme üzerinde belirtilen tutarı ödemekle yükümlüdür. Yoksa sigorta şirketi sahip olduğu rücu hakkından yararlanamaz.
Özel ya da tüzel kişinin rücu etme hakkı vardır. Sigorta şirketi ödediği tazminat bedelini kazaya neden olan kusurlu taraftan ya da diğer taraflardan talep ederse bu durum rücu hakkı olur.
Rücu hakkından yararlanmak sigorta şirketinin sigorta sahibine hasar tazminatı ödemesi ile gerçekleşir. Sigortalanan kişinin halefi, durumu çözüme kavuşturduktan sonra şirket bu kişi yerine dava açma hakkı kullanabilir.