Ruh eş anlamlısı nedir? Ruh kelimesinin eş anlamlıları ile örnek cümleler

İnsan ve hayvanda bedeni canlı kılan, bilen, duyan ve idrak eden hayat gücüne ruh denir. Ruh kelimesi dilimize Arapçayla olan etkileşiminden geçen bir kelimedir. Ruh kelimesi yerine cümlelerimizde ruh yerine kullanabileceğimiz başka kelime alternatifleri de bulunur. Birden fazla anlamı olan ruh kelimesinin aynı zamanda eş anlamlısı olan sözcük sayısı da birden fazladır. Peki, ruh kelimesinin eş anlamlısı olan sözcükler nelerdir, cümle içinde nasıl kullanılır?

Dilimizdeki birçok kelime farklı yabancı dillerden gelip yerleşmiştir. Ruh kelimesi de Arapça kökenli bir kelimedir. Birden fazla anlama karşılık gelir. Ruh kelimesi Arapçada "nefes, soluk, esinti, ruh" anlamına gelen "rūḥ" kelimesinden alıntıdır. Dilimize de benzer anlamda geçen bu kelimenin birden fazla anlamı bulunur.

Türk Dil Kurumuna göre ruh kelimesinin hem gerçek hem de mecaz anlamı bulunur. Ruh kelimesinin anlamlar:

  • Dinlerin ve dinci felsefelerin insanda vücuttan ayrı bir varlık olarak kabul ettiği öz
  • En önemli nokta, öz
  • Esans
  • (Mecaz) Duygu
  • Bedeni etkin kılan canlılık ilkesi, bedenin hayat gücü.
Reklam
Reklam

Ruh kelimesinin eş anlamlısı olan sözcük

Ruh kelimesinin eş anlamı olan kelimeler farklı anlamlara karşılık gelebilir. Ruh kelimesinin birden fazla anlamı olduğu için ruh eş anlamlısı kelimeleri kullanırken cümlenin anlamına bakmak gerekir. Ruhun eş anlamlısı olan kelimeler:

  • Tin
  • Emanet
  • Tayf
  • Can kuşu
  • Derun

Ruhun eş anlamlıları ile örnek cümleler nelerdir?

Ruh kelimesinin eş anlamlısı olan sözcüklerle örnek cümleler şu şekildedir:

  • Aldığı telefon hemen bozulduktan sonra bütün gün evin içinde ruh gibi dolaştı.
  • Öyle korktum ki oracıkta ruhumu teslim edeceğimi sandım.
  • Bugün ruhunda güneşler açıyor.
  • Oynadığı karakterin ruhu içine işlemiş gibi.
  • Cennetin tini yüzüne işlemiş.
  • Allah emanetimi alsa da kurtulsam.
  • O mağarada edebî efsanelerini yaşayan yüzlerce tayf vardı.
  • Can kuşu çıkış gidecek diye ödü kopuyordu.
  • Derun her rüzgârda başka bir teselli arıyor.
  • Can kuşumda daha büyük sıkıntılara doğru genişleyen, tatsız bir his vardı.
  • Bir türlü tinindeki varoluş sıkıntılarını susturamıyordu.
Reklam
Reklam