Başkent Tahran'da düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası yaptığı açıklamada Ruhani, ABD'nin İran'a yönelik yaptırımları ve nükleer anlaşmayla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
İsrail'in Trump'ı yanılttığını ve yanlış yönlendirdiğini savunan Ruhani, Biden yönetiminin önceki hükümetin yaptıklarını telafi etmesi gerektiğini belirtti.
Ruhani, "ABD'de yeni hükümetle üslup biraz değişti. Önceki hükümetin yaptıklarının yanlış olduğunu itiraf ettiler. Pratik olarak da bazı adımlar attılar ve önceki yönetimin Birleşmiş Milletlere (BM) sunduğu teklifi geri çektiler. Ancak bizim asıl meselemiz yaptırımların kalkmasıdır ve bu konuda ABD'nin ciddi bir adım attığına şahit olmadık." ifadelerini kullandı.
Yaptırımların kalkmasını bir gün dahi geciktirmenin ve bugün mümkün olan şeyi yarına bırakmanın "halkın hukukunun çiğnemesi" anlamına geldiğini söyleyen Ruhani, şunları kaydetti:
"Halkın en önemli hakkı omzundaki yaptırım yükünü indirmektir. Dünya ile ticaret yapmak halkın hakkıdır. Yaptırımların kalkması ve nükleer anlaşmanın tam olarak uygulanması hem kolay hem de çok zor. ABD ve İran başta olmak üzere 7 ülkede ciddi bir irade olursa, bu ülkeler tüm taahhütlerini yerine getirirse ve ABD yaptırımları kaldırırsa İran da taahhütlerini uygular. Bu çok kolay bir iş ve bir iki günde yapılabilir. Ciddi bir irade olursa bu hafta içinde sonuç alınır."
AB, Rusya, Çin, Türkiye ve komşu ülkelerin üye olduğu Mali Eylem Görev Gücü'nün (FATF) mali ve transferle ilgili konuları takip ettiğini hatırlatan Ruhani, şu ifadeleri kullandı:
"Tüm dünya orada yer alıyor ve daha iyi bir seviyeye gelmek için çaba gösteriyor. Ancak biz seyrediyoruz. Bu nasıl olabilir? Tüm dostlarımız FATF'a üyelik olmadan bizimle bankacılık ilişkilerini kuramayacaklarını söylüyor. Nükleer anlaşma olsa da olmasa da FATF'a üyelik gerekli. Bunun nükleer anlaşma ile ilgisi yok."