LEFKOŞA (İHA) - Rum gazeteleri, Rum Yönetimi Başkanı Tasos Papadopulos'un, referandumda Annan Planı'na "evet" yanıtı çıkması için BM'nin Rum tarafında para dağıttığına ilişkin açıklamasının ardından, Güney Kıbrıs'ta kopan gürültünün devam ettiğini yazdı.
Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde yayımlanan Fileleftheros gazetesi, "Annan İç Cepheyi Derinden Bölmeye Devam Ediyor... Siyasi Yaşam Referandumun 'Evet' ve 'Hayır' Girdabında" başlığıyla verdiği haberinde, Annan Planı ve 24 Nisan Referandumlarıyla ilgili Rum iç cephesinde ağır bir atmosferin hakim olduğunu ve tüm düzeylerde çatışmalar ve birbirine suçlamaların yer aldığını yazdı. Gazete, aleni demeçlerin iç cephede derin bir bölünmeye doğru gidildiğini gösterdiğini ve bunun Aralık'ta Türkiye-AB gelişmeleri ışığında kamuoyu yaratılması çabalarını etkileyeceğinin kesin olduğunu da ifade etti. Gazeteye, Meclis Başkanı Dimitris Hristofyas, "BM'den müdahale olmuşsa bu kötü bir hareketti ve olayların kötünün de kötüsü bir hal aldığı görülüyor" açıklamasına yer verdi. Gazeteye göre, Hristofyas, Papadopulos'un bahsettiği De Soto mektubunu görmediğini, varlığından haberdar olmadığını; ancak varlığını ihtimal dışı da etmediğini söyledi. Hristofyas, "Bu konu Kıbrıs Cumhuriyeti ve BM'yi ilgilendirir ve BM gerekeni yapmalı. Kimin para aldığı, kimin almadığı kavgasına girmemeliyiz; çünkü bu bizi bir yere götürmez" diye konuştu. Hristofyas, referandumların artık geride kaldığını ve geleceğe bakmaları gerektiğini de sözlerine ekledi.
PAPADOPULOS'UN DEMECİNİN YANKILARI Kıbrıs Rum kesimindeki anamuhalefet Demokratik Seferberlik Partisi DİSİ Genel Başkanı Nikos Anastasiadis, "Soyut olmayan suçlamalar siyasi yaşamın düzeyini düşürür. Cumhurbaşkanı Papadopulos'un da bölücü fenomenleri ortaya atmaktan kaçınması gerekir. Bu herkesi susturma amacıyla yapılan çamur atma zihniyetidir" dedi. Anastasiadis, "evet ve hayır"ın artık geride kaldığını ve ileriye bakmak gerektiğinin altını çizdi.
DİKO Başkan Vekili Nikos Pittokopitis, "Cumhurbaşkanı Papadopulos'un ifşaatlarından sonra para alıp diğerlerine vermeyenler, şimdi aralarında kavgaya tutuşacağa benziyor" diye konuştu.
EDİ Asbaşkanı Kostas Themistokleus ise, "hükümet edenleri ciddileşmesi gerektiğini çünkü diğer görüşün duyulmaması için susturma kampanyası yürütüldüğünü" söyledi. Themistokleus verilen paralarla ilgili araştırma yapılması gerektiğini de ekledi.
Rum Sözcü Kipros Hrisostomidis ise dün yaptığı açıklamada, POLİTİS gazetesinin yayınlarını eleştirdi ve "Papadopulos'un, ülkeye cunta ve istila acılarını yaratan cuntayla benzetme çabası her türlü demokratik sınırı aştı" diye konuştu. Hrisostomidis, "Çabaların başarıya ulaşmasını istemiyorlar ve ortak çıkarı düşünmeden her şeye rağmen bu şekilde davranıyorlar. Sadece bu şekilde davranıyorlar. Sadece kin ve nefretle hareket ediyorlar; çünkü kendi görüşleri Kıbrıs halkı tarafından kabul görmedi" şeklinde görüşler de öne sürdü.
Gazete, Papadopulos'un, Alvaro de Soto'nun kendisine gönderdiğini açıkladığı mektubu yayınlamanın doğru olmadığını belirtmesine rağmen konuyla ilgili BM'den yazılı bir açıklama yapıldığını da kaydetti. Gazeteye göre BM'den yapılan yazılı açıklamada şu hususlara dikkat çekildi:
"1. BM örgütleri, onlarca yıldan beridir iki toplumlu çabaları ileriye götürme ve Kıbrıs'ta durumun normalleştirilmesi çabalarında yer almaktadır. Sivil toplum örgütleri ve bu hedefleri ileriye götüren projeleri yıllarca destekledi ve desteklemeyi de sürdürmektedir.
2. Bu tür kuruluşlar ve UNFICYP (misyonuna sadık bir kuruluş) kendilerinden istendiğinde, bu talepler Annan Planı lehinde veya aleyhinde olan kişi ve kuruluşlardan gelip gelmediğine bakmaksızın, iki toplumlu temas ve görüşmelere her zaman yardımcı olmuştur.
3. BM'nin iyi niyet misyonu, Genel Sekreterin planıyla ilgili sivil toplum örgütlerine aydınlatıcı bilgiler sağladı. Destekledikleri görüşlerinden bağımsız olarak kişi ve kuruluşlara bu bilgileri aktarma BM iyi niyet misyonu için bir zevkti. Bunu asıl yapmasa UNFICYP'ın görevini yerine getirmediği söylenebilirdi."
Gazete BM'nin detaya inmeden Papadopulos'un ifşaatını teyit ettiğine de dikkat çekti.
Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde yayımlanan Politis gazetesi haberi, "Ateşe Körükle Gidiyorlar... Siyasi Parti Başkanları Medyaya Demeçlerini Sürdürdüler... BM; 'Gizleyecek Hiçbir Şeyimiz Yok'" başlığıyla verdi.
Diğer bir gazete Simerini haberi manşetten "1974 Yeniden Yaşatılıyor... Siyasi Liderlik Küçük Politika İçine Kapandı... Yeni İç Savaş Atmosferi Yaratılıyor... Alvaro de Soto Mektubuyla İlgili Kavga Dün de Devam Etti..." başlığıyla verdi.
Haravgi gazetesi ise, BM'nin açıklamasını öne çıkardı ve manşetten şu başlık ve spotları kullandı: "Her şey Aydınlanıyor... Referandum Öncesinde Kişi ve Gruplara Para Verildiği BM Tarafından İtiraf Edildiğine Göre Miktar ve Kimlere Verildiği de Açıklansın..."
Öte yandan Alithia, "Hayır" kampanyası yürüten siyasi partilerin bir kuruluşa para verdiğine dikkat çekerek haberi manşetten şu başlıkla yansıttı: "Hayır Kampanyası İçin Birbirini Ele Verdiler... Marketway; DİKO, EDEK, NEO ve Çevreciler Para Verdi..."
Gazete haberinde 4 parti ve bir reklam bürosunun Annan Planı'nın reddi için kampanya ileri götürme ve finansman sağlamayı üstlendiğine dikkat çekti. Gazete kampanyanın bir hafta sürdüğünü ve bunu V. Lillikas şirketinin yaptığını, bunu medya yolu ve çeşitli pankartlarla gerçekleştirildiğini ve KDV dahil 52 bin KL civarında bir meblağa mal olduğunu da yazdı ve söz konusu şirketin ifşaatlarına atıfta bulundu. Gazete, BM açıklamasıyla ilgili haberinde "Üstüne Üstlük de İstiyorlar... BM Yalanlarken Hükümet Edenler BM'yi Detay Vermeye de Davet Ediyor!" başlığını kullandı.