LEFKOŞA (İHA) - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Rumların "Ortaklık ve ortaklar arasında tam eşitlik" yerine "Çoğunluk" idaresini empoze etmeye çalıştığını söyledi. Rumların her şeye itiraz ettiğine dikkat çeken Denktaş, "Biz ne istemişsek Annan Planı'nı yaşayabilir bir hale getirmek için, bunların tümünü reddediyorlar ve kendileri planın değiştirmedik maddesini hemen hemen bırakmadılar" dedi.
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, bugünkü rutin basın toplantısında Kıbrıs müzakerelerinde gelinen aşama hakkında bilgi verdi. Açıklamasına 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlamasıyla başlayan Denktaş, görüşmelerin bugünkü bölümünde esas gündem maddesinin güvenlik olduğunu söyledi.
Kıbrıs Türk tarafının güvenlikle ilgili önerisini sürecin başında sunmasına rağmen Güney Kıbrıs'ın 40 sayfalık belgesini dün gece geç vakit verdiğine dikkat çeken Denktaş, üzerinde henüz detaylı bir çalışma yapılmış olmamasına rağmen Rumlar'ın sunduğu belgeyle ilgili ilk görüşün verildiğini kaydetti. Denktaş, "Biz ilk günden 3-4 sayfaya sığan bütün önerilerimizi ana hatlarıyla kendilerine verdik. Onların, peyderpey verdikleri kağıtlar 110 sayfayı bulmaktadır" dedi.
Cumhurbaşkanı Denktaş, yarın yapılacak görüşmede 40 sayfaya varan ve planın esas kısımlarını oldukça değiştiren güvenlikle ilgili belgelerine cevap vereceklerini kaydetti. Denktaş, tüm belge verme işlemlerinin yarın sona erdirilmesinin istendiğine dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Denktaş, AB normları altında tüm Rumların eski yerlerine gitmesi konusunu gündemde tutan Rum tarafının Türk tarafının Türkiye'yle yapmış olduğu anlaşmaları reddettiğini kaydetti.
Denktaş, "Anlaşmada öngörülen geçici süre; işler zamanında yürümedi diye bu süreleri tamamen kısaltmak suretiyle bizim hakkımız olan ne varsa iyice müzakere etmeden, gözümüz kapalı kabul etmemizi gerektirecek bir yaklaşım içerisindedirler" dedi.
"ORTAKLIK DEĞİL ÇOĞUNLUK İDARESİ İSTİYORLAR" Denktaş, Rumların, ortaklık ve ortaklar arasında tam eşitlik yerine çoğunluk idaresini empoze etmeye çalıştığını kaydetti.
Tarafların statüsü, eşitliği konusundaki İsveç modelini reddeden Rumların kurulacak yeni ortaklığın AB'yle ilişkileri konusunda 2 ayrı dil üzerine bina edilmiş Belçika modelini de kabul etmediğini kaydeden Denktaş, Türklerin arasına gelecek çok sayıda Rumla iki kesimlilikle birlikte planın da sulandırıldığını söyledi.
Rumların Türk tarafı için hayati önem taşıyan hava sahası, karasuları ve benzeri konuları da "Bunlar merkezi hükümetindir" diyerek kurucu devlete bir şey bırakmadığını söyleyen Denktaş, Türkiye'nin anlaşmayı görmeden garantileyeceği yönünde güvence vermesinin de istendiğini belirtti.
Denktaş, "Yani kısacası biz ne istemişsek Annan Planı'nı yaşayabilir bir hale getirmek için, bunların tümünü reddediyorlar ve kendileri planın değiştirmedik maddesini hemen hemen bırakmadılar."
Rumların derogasyonlar konusuna da sıcak yaklaşmadığını kaydeden Denktaş, AB'nin de bu konudaki tavrının pek tatmin edici olmadığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Denktaş, "Bugüne kadar bize, 'Sizi accommodate yapacağız, uyum sağlayacağız, uyum sağlamaya çalışacağız' demişlerdi. Şimdi, kati cevap istediğimizde kalıcı ve devamlı olamayacağını, bazı konularda geçici bir süre için olabileceğini ve zorluklarını söyleme başladılar" dedi.
Denktaş, konunun, AB'nin Genişlemeden Sorumlu Komiseri Günter Verheugen'in Ankara ziyaretinde ele alınacağını söyledi.
"YERLEŞİKLERDEN KORKUYORLARMIŞ" Cumhurbaşkanı Denktaş, Rumların sunduğu belgelerde "Türkiye'nin Kıbrıs'a müdahalesi ve adaya zorla nüfus getirerek uluslar arası suç işlendiği ve yerleşik diye nitelenen Türkiye kökenli nüfustan korkulduğu" yönünde ifadeler yer aldığını kaydetti.
Denktaş, "Güya bunların çoğu askeri eğitim görmüş ve bunlar dolayısıyla herhangi bir an askere çağrılabilirlermiş. Havadan bunlara silah vesaire atılırsa o zaman büyük bir tehlike arz edermiş" dedi.
Denktaş, "Karşı tarafta 80 bin Rum, herhangi bir an askere çağrılacak durumdadır. Ve bunlar milis olarak kullanılmakta, silahlarını evlerinde tutmaktadırlar" dedi.
Cumhurbaşkanı Denktaş, plana göre 21 Nisan'da yapılması öngörülen referandumun, Yunanistan'daki darbenin yıldönümü nedeniyle tatil olacağından 20 Nisan'a alınmasını önerisinde bulunulduğunu kaydetti.
Denktaş, ayrıca kurucu devletlerin kendi anayasalarını 12 Mart'a kadar BM Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Danışmanı Alvaro de Soto'ya sunması gerektiğini hatırlattı.
BRT'nin yayınları ve Vakıflar İdaresi'nin yeni yönetim kurulunun kararlarına ilişkin bir soru üzerine Denktaş, "Mücahidin Sesi" olan BRT'nin başına gelenlerin istediği gibi yayın yapamayacağını kaydederek konuyla ilgili bir araştırma yapıldığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Denktaş, vakıf mallarının ilgili yasalarla korunduğuna işaret ederek malların özel statüsünün anayasada da korunması gerektiğini belirtti. Denktaş, anayasanın meclisten geçmeden Rumlara verilmesi konusunun da tartışılmakta olduğunu kaydetti.
Yunanistan'daki seçimlerle ilgili değerlendirmesinin sorulması üzerine Denktaş, "Kıbrıs konusunda fazla bir şey değişmez" yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Denktaş, Türkiye basınında yer alan "Ankara ziyaretinde hükümetin sert eleştirisine maruz kaldığı" yönündeki haberlerle ilgili soruya verdiği yanıtta, sözkonusu haberlerin tamamıyla yalan olduğunu söyledi.
Görüşmelerin gayet samimi ve içten geçtiğini kaydeden Denktaş, her şeyin çok açık bir şekilde konuşulduğunu belirtti. Denktaş, şöyle devam etti:
"Bunlar maksatlı yapılmaktadır. Bir kısım basın beni küçük düşürmek için yapmaktadır. Bir kısım basın da Türk hükümetini bana karşı öfkelendirmek için yapmaktadır. Türkiye'nin içinde Kıbrıs konusunda büyük bir oyun oynanmaktadır. Basının inanılırlerkiye'nin anlaşmayı görmeden garantileyeceği yönünde gığı giderse demokrasinin de güvence vermesinin de isten de zaafiyeti meydana çıkar. Basın hakikaten çok acayip durumdadır. Bunu görüyor ve üzülüyoruz."
Denktaş, Ankara'nın De Soto'ya bir güvence verdiği yönündeki haberlere ilişkin soruyu yanıtında, "Haberlere bakmayınız. Her şey kendisine söylenmiştir. Olmazsa olmazlar konusunda gereken her şey söylendi. Basına bakarak ahkam kesmemek lazım" dedi.