Popova, Kovid-19'a karşı antikor seviyesindeki azalmanın virüse karşı bağışıklığın kaybolduğu anlamına gelmediğini, bunun yanında nüfusun yüzde 3-5’inin enfeksiyona karşı hiç koruma geliştiremeyebileceğini belirtti.
Popova, şu ifadeleri kullandı: “Virüsle her karşılaşma bir bağışıklık tepkisi bırakır, bu verilerle kanıtlanmıştır. Her şeyin ortadan kaybolduğunu söylemek doğru olmaz. Hiçbir şey kaybolmadı. Bugün dünyadaki tüm bilim insanlarının önündeki en önemli soru şudur: Hangi titre, yani tespit edilen hangi miktar (antikor) koruyucudur. Bununla ilgili kesin bilgiye şu ana kadar hiç kimse sahip değil.”
Antikorların hiçbir yere kaybolmadığını, ancak vücudun savaşacak hiçbir şey olmadığında büyük bir miktara ihtiyaç duymadığı için seviyelerinin düşebileceğine vurgu yapan Popova, “Herhangi bir hastalık sonrasında antikor miktarı her zaman düşer” dedi.
Koronavirüste insanlar için tehlikeli bir mutasyon olmadığının altını çizen Popova, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün gözlemlediğimiz tüm değişimler virüsün insana karşı değiştiği anlamına gelmiyor, virüs bu değişikliklerden ne daha kötü, ne daha iyi, ne de daha ağır bir duruma geçmiyor. Bugün ne Rusya ne de dünyanın başka bir yerinde böyle bir değişim yok.”