Rusya koordinatları Esad'dan mı aldı? Flaş iddia!

El Bab'da 3 Türk askerinin şehit olduğu Rusya operasyonuna ilişkin son tartışma 'koordinat' üzerine... Rusya'nın Türkiye'den aldığını belirttiği koordinatları, Esad rejiminin ilettiği ileri sürüldü.

Rus savaş uçaklarının Suriye'nin El Bab kentinde IŞİD'e karşı yürütülen Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında bulunan Türk askerlerini vurması ve 3 askerin şehit olmasına yol açan operasyonuna pek çok iddia ve öngörü ortaya atılıyor. Son olarak Kremlin'den gelen açıklamalarda, Rus savaş uçaklarının hedef aldığı koordinatların Türkiye tarafından verildiği, Türk askerlerinin o bölgede bulunmaması gerektiği yönündeki açıklamanın ardından, TSK'nın cevap niteliğindeki açıklamasında Türk askerlerinin 10 gündür sözkonusu bölgede olduğu belirtildi. Operasyonda Türk askerlerinin şehit edilmesinin 'kazaen' olduğu yönündeki açıklamaların ardından bu diyaloglarla beraber atmosfer gerginleşti;Türkiye ve Rusya arasında görüş ayrılığı çıktı.

Reklam
Reklam

'RUSYA'YA 'KOORDİNATLARI' ESAD REJİMİ Mİ VERDİ?'

Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Deniz Zeyrek, konuya ilişkin analizinde çok çarpıcı bir iddia ortaya attı. Zeyrek, "Rus tarafı, ‘Orada Türkler değil IŞİD vardı, el değiştirildiğinden haberimiz yoktu’ savunması yaptı. Oysa, yapılan ‘işbölümü’nde bombalanan yerin TSK ve ÖSO’nun hedefinde olduğunu Ruslar da biliyordu. Ruslara, TSK unsurlarını IŞİD’ci gibi gösteren ve koordinat veren istihbarat kaynağının Suriye muhaberatı olması da herhalde tesadüf değildir" diyerek koordinatların Beşar Esad rejimi tarafından Rusya'ya iletildiğini öne sürdü.

'EL BAB OPERASYONUNU UZATAN 2 NEDEN'

Zeyrek, El Bab operasyonunun uzamasının altında yatan nedenin iki zayıf halka olduğuna vurgu yaparak; ilkinin Özgür Suriye Ordusu’nu (ÖSO) oluşturan grupların dağınık hali ve TSK’yı ciddi anlamda zorlayan başına buyrukluğu olduğunu, diğerinin de Rusya ve Esad güçleri ile karşılaşma riskiolduğunu belirtti.

Reklam
Reklam

"TSK FIRAT KALKANINI TEK BAŞINA PLANLAYIP YAPSAYDI..."

İşte Zeyrek'in konuya ilişkin o yazısından çarpıcı satırlar:

"TSK, Fırat Kalkanı harekâtını tek başına planlayıp yapsaydı, farklı bir yol izlerdi. Kendi kapasitelerini bilen komutanlar, ‘düşman’ı analiz eder ve yeterli sayıda birlik ve teçhizat ile ‘Harekat Merkezi’nde oluşturulan taktik planları icra ederdi.

'HİYERARŞİ VE KOORDİNASYON SORUNU'

Ancak, Fırat Kalkanı’nda harekat planları ÖSO’ya göre hazırlanıyor ve icra ediliyor. TSK, ÖSO’nun alan hâkimiyeti için lojistik ve ikmal olanaklarını sunuyor, ardından da ÖSO’nun ele geçirdiği alanları tutmasına yardımcı oluyor. Haliyle, 900 kilometrekare alana yayılmış değişik bir askeri yapılanma ortaya çıkıyor.

Düzenli ordu olarak yukarıdan aşağıya doğru kati bir ‘emir-komuta zinciri’ne sahip olan TSK’nın, her biri farklı özelliklere sahip, askeri eğitimi eksik insanların oluşturduğu onlarca irili ufaklı grup içinde tek bir ‘emir-komuta’ hiyerarşisi kurması zorlaşıyor. Haliyle ortaya çıkan en kritik sonuç (aynı zamanda sorun) ‘hiyerarşi ve koordinasyon eksikliği’ oluyor.

Reklam
Reklam

'RUSYA VE ESAD’LA KARŞILAŞMA'

İkinci sorun, Rusya ve Esad güçleri ile karşılaşma riskiydi ve göstere göstere geliyordu. İlk olay 25 Kasım 2016’da yaşandı. Bir Suriye uçağı TSK birliğini bombaladı ve 3 şehit verdik. 9 Şubat sabahı da El Bab’da Rus uçağının ‘dost ateşi’ üç askerimizi şehit etti. İlk saldırı, TSK’nın YPG’nin Afrin-Membiç hattını birleştirme girişimini önlemek için askeri harekât yapmasından sonra gerçekleşmişti. Üstelik o gün Türk jetinin Rus jetini düşürmesinin 1. yıldönümüydü. İkinci saldırı ise CIA Başkanı Mike Pompeo Ankara’ya Türkiye’nin El Bab ve Rakka planını almaya geldiğinde yaşandı."

Ankara’daki yetkililer, Ankara ile Moskova arasındaki mutabakata tam uyulması halinde bu tür risklerin ortadan kalkacağına inanıyor. Ancak, sahada durum o kadar basit değil. Dinamik bir cephe var ve stratejik bölgeler zaman zaman el değiştirebiliyor. Karada ve havada birlikleri burun buruna gelen Rus komutanlarla Türk komutanların iletişiminde her zaman, siyasilerin arasındaki uzlaşmaya dayalı ortak dil bulunamıyor.

Reklam
Reklam

Son olayda Rus tarafı, ‘Orada Türkler değil IŞİD vardı, el değiştirildiğinden haberimiz yoktu’ savunması yaptı. Oysa, yapılan ‘işbölümü’nde bombalanan yerin TSK ve ÖSO’nun hedefinde olduğunu Ruslar da biliyordu. Ruslara, TSK unsurlarını IŞİD’ci gibi gösteren ve koordinat veren istihbarat kaynağının Suriye muhaberatı olması da herhalde tesadüf değildir.

‘Dost ateşi’ üç ayda 6 askerimizi şehit etti. Operasyon uzadıkça risk devam edecek. El Bab da ortadan bölünecek büyüklükte bir yer değil. O nedenle yakın zamanda ‘Ya Esad ya ÖSO tutsun’ denilmesi kaçınılmaz görünüyor.

METE YARAR'DAN ÇOK ÇARPICI EL BAB AÇIKLAMASI

Öte yandan terör uzmanı Mete Yarar CNN Türk'te yayınlanan Hakan Çelik ile Hafta Sonu programında konuya ilişkin kritik analizler yaptı.

Türkiye'nin Suriye'de yürüttüğü Fırat Kalkanı operasyonunda son dakika haberleri gelmeye devam ederken, terör uzmanı Mete Yarar CNN Türk'te yayınlanan Hakan Çelik ile Hafta Sonu programına konuk oldu. Türkiye gündemindeki kritik gelişmelerle ilgili bilgi veren Yarar, terör örgütü PKK'nın son dönemde yöntemlerini IŞİD'den aldığını belirtti. Yarar, TSK'ya ait tankların El Bab'da sadece geceleri kullanılabildiğini de söyledi.

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: