Rüzgarın kızı Mizgin’nin tarım işçiliğinden dünya şampiyonluğuna uzanan başarı dolu hayatı

Kenya’nın başkenti Nairobi’de gerçekleşen Dünya Yıldızlar Atletizm Şampiyonası kadınlar 100 metre final yarışında 11.62’lik derecesiyle yarışı ilk sırada bitiren milli atletimiz Mizgin, altın madalyayı kucakladı!

Başarılı kadın sporcu, şampiyonanın 100 metre elemelerinde ilk seride koştu ve 11.92’lik derecesi ile yarı finale kaldı. Yarı finalde ise 11.58 olan Türkiye rekorunu kırarak 11.57 saniye ile finale çıktı ve altın madalyanın sahibi oldu….

Finalde elde ettiği başarıyla hepimizi gururlandıran Mizgin Ay’ın esasen çok da kolay bir hayatı yoktu…

Yarışta nefes kesen Mizgin’in başarısıyla gururlanmamak elde değil. 2000 yılında Batman’da dünyaya gelen Mizgin Ay, 3 yaşındayken ailesiyle beraber Ankara’ya göç etti. Ankara’nın Beypazarı ilçesinde yaşayan Mizgin’in annesi ve babası, 7 çocuğa bakabilmek için mevsimlik işçi olarak çalışıyordu. Mizgin’de ailesine destek olmak için onlarla beraber çalışmaya başladı.

Yaşadığı yerde ‘Rüzgarın kızı’ lakabıyka tanınan Mizgin, İstanbul’da gerçekleşen Salon Atletizm Şampiyonasu Yıldızlar Kategorisi’nde 60 ve 200 metrelerde Türkiye şampiyonu oldu ve tam iki altın madalyanın sahibi oldu.

Hırsı, mücadelesi ve azmiyle göz doldurn Mizgin, 2014 yılında katıldığı yarışların tümünü kazanıp 6 altın madalya kazandı. Bu 6 madalya, Mizgin’in yaşayacağı mutlulukların habercisiydi. Beypazarı Kaymakamlığı Mizgin’e başarısından dolayı maddi destek sunmak istedi. Artık Mizgin’in tarlada çalışmasına gerek kalmayacak, tek odağı spor olacaktı. Nitekim öyle de oldu…

Kaymakamlığın desteğiyle birlikte başarılara imza atan kadın sporcu 2020 Olimpiyatları’na katılmayı hedefliyor. Mizgin’in 2020’deki hedefi Tokyo olimpiyatları. Başarılı sporcunun isteği, orada final koşmak!

“Çok iyi bir sporcu olursam Usain Bolt ile tanışabilirim”

Altın madalya sahibi Mizgin, kendisine Usain Bolt’u örnek aldığını söylüyor:

• “Kesinlikle bir gün onunla tanışacağıma inanıyorum. Çok iyi bir sporcu olursam tanışırım onunla. İlk yarışlara girdiğimde kimse beni bilmiyordu. Girer girmez arkadaşlara fark atmıştım. Bana ‘Türkiye’nin Usain Bolt’u’ demişlerdi. Bu lakabı çok beğenip, sevdim ve hala öyle diyorlar. Kadınların Usain Bolt’u olmak istiyorum. Şu an lakabım da öyle. Ayrıca ’rekor canavarı’ diye bir lakabım var. Elimden geleni yapacağım.”*

Biz sana gönülden inanıyoruz Mizgin :) Desteğimiz tam, kalbimiz seninle birlikte!