Başbakan Erdoğan, Mısır'da tarafların aklıselim ile hareket etmelerinin, her türlü şiddet, çatışma ve tahrikten uzak durmalarının önemine dikkati çekerek, ülkede en kısa sürede seçimlere gidilmesinin ve halkın iradesine saygı çerçevesinde sivil yönetimin bir an önce tesis edilmesinin önemli olduğunu vurguladı.
Başbakanlık Basın Merkezi'nden yapılan yazılı açıklama şöyle; "Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun ile dün akşam bir telefon görüşmesi yapmıştır. Görüşmede Mısır'daki darbe ve akabinde yaşanan gelişmeler ele alınmıştır. Sayın Başbakanımız, Mısır’da sivil iradeyi yok sayan darbe neticesinde demokratik sürecin askıya alınmasından duyduğu kaygıyı dile getirmiştir. Başbakanımız, Mısır’da tarafların aklıselim ile hareket etmelerinin, her türlü şiddet, çatışma ve tahrikten uzak durmalarının önemine dikkati çekerek, ülkede en kısa sürede seçimlere gidilmesinin ve halkın iradesine saygı çerçevesinde sivil yönetimin bir an önce tesis edilmesinin önemli olduğunu vurgulamıştır."
SABAHA KADAR TELEFON
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da, Mısır’daki darbeden sonra başlattığı telefon diplomasisini dün sabaha karşı saat 04.00’e kadar sürdürdü.
Daha önce AB’den İngiltere, Fransa ve Almanya dışişleri bakanları ile görüşen Davutoğlu, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve Katar Dışişleri Bakanı Halid Bin Muhammed El Atiye ile de birkaç kez konuştu. Davutoğlu, Mısır’da devrilen Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye karşı olan ve yakından tanıdığı bazı siyasi ve entelektüelleri de aradı. Davutoğlu muhataplarına şöyle dedi:
Avrupa’da darbe ister miydiniz?
“Ekonomik sıkıntılardan bahsediyorsunuz. Avrupa’da, birçok ülkede ekonomik olarak büyük iflaslar yaşandı, ülkeler iflas etti. Halk sokaklara döküldü. Avrupa’da darbe olsun ister miydiniz?”
28 ŞUBAT’A ÇOK BENZİYOR
Davutoğlu, TRT’de katıldığı bir televizyon programında, Mısır’da ordunun yönetime el koymasını değerlendirdi.
Davutoğlu, “Mısır’da en önemli şey şu, meşruiyet meselesi. Bu darbe ile Mısır’dan en fazla oy almış bir siyasi hareket ve bir lider gayrı meşru ilan edilmek isteniyor. Yani bir anda meşru siyasal alanın dışına itiliyor. Bizim 28 Şubat’a
çok benziyor” dedi.