"Sadece Benim İçin-Rize" Sosyal Sorumluluk Projesi

Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanı Doç. Dr. Murat Gültekin, Türkiye'de kanser kontrolünün stratejik öneme haiz olduğunu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın

Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanı Doç. Dr. Murat Gültekin, Türkiye'de kanser kontrolünün stratejik öneme haiz olduğunu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 2023'deki dünyada ilk 10 ekonomi hedefine, başarılı bir kanser kontrol politikasını gerçekleştirmeden ulaşılmasının mümkün olamayacağını söyledi.

Gültekin, Türk-Alman Jinekoloji Eğitim, Araştırma ve Hizmet Vakfı (TAJEV) tarafından yürütülen "Sadece Benim İçin-Rize" sosyal sorumluluk projesinin İsmail Kahraman Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplantısının açılış bölümünde yaptığı konuşmada, Sağılık Bakanlığı'nın son yıllarda çok iyi derecede kanser verilerine sahip olduğunu, bunları da kamuoyuyla sürekli paylaştığını ifade etti.

Reklam
Reklam

Bazen bakanlık yetkililerinin veri sakladığı yönünde algılar oluştuğunu, böyle bir durumun söz konusu dahi alamayacağını dile getiren Gültekin, "Halbuki kanser konusunda bizim böyle bir endişemiz olamaz. Dünyada kanseri kontrol altına almış 6 ülke var. Bunun dışında dünyanın bütün ülkelerinde kanser artıyor. Biz de diyoruz ki Türkiye'de de artıyor ve artacak. 2030'lu yıllara kadar. Önemli olan bu artışın farkında olmamız ve bunun önlemlerini almamız" diye konuştu.

Gültekin, 2023, 2025, hatta 2030'lu yıllara kadar Türkiye'de de kanser artışı beklediklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Ama biz bütün halkımıza sakin olun, panik yapmayalım diyoruz. Biz bunların farkındayız, gerekli önlemleri aldık ama kanserle mücadele uzun soluklu bir mücadele. Bunların yanıtını bir yılda alamıyorsunuz. Hamileleri yakaladın mı hemen sonucu alabiliyorsun ama kanserde öyle değil ve politik süregenlik çok önemli. Sayın Başbakanımızın kanser konusunda politik istikrar vesilesiyle yapmış olduğu yatırımlar inşallah ülkemize 2023'lerden sonra meyvelerini verecek. Pek çok dünya ülkesinde siyasi istikrarlar kısa süreli yatırımlar yapar. Gelir Rize'ye müthiş bir radyoterapi merkezi açar, kurtarır gününü ama onun Rize'ye, ülkeye faydası yok. Halbuki esas tartışmamız gereken konu Rize'de sigara içiliyor mu- Sigara ne yapacak 2030'lu yıllarda Rize'ye. Yani koruyucu önlemler çok önemli. "

Reklam
Reklam

-"Yılda 150 bin kişiye kanser teşhisi konuluyor"-

Kanserin dünya ekonomilerini sarsan bir hastalık olduğuna dikkati çeken Gültekin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de kanser kontrolü stratejik öneme haizdir. Başbakanımızın 2023'deki dünyada ilk 10 ekonomi hedefine başarılı bir kanser kontrol politikasını gerçekleştirmeden ulaşmamız mümkün değildir. Bazı dünya devlerini de batıracak olan kanserdir. Mesela Çin ekonomisini buna örnek alabilirsiniz. Çok yoğun sigara içilmeye başlandı ve giderek artıyor. Çin bunu kontrol altına alamazsa 2050'de 1.7 milyar nüfusuyla milyonlarca akciğer kanseri Çin'i bekliyor. Devletin ekonomisini de kökünden etkileyen bir hastalıktır kanser ki biz şu anda Avrupa'da sadece tedaviye harcadığı paraya baktığımızda Türkiye 6. sıradadır. Dolayısıyla hep beraber inşallah bunları kontrol altına almalıyız ki ülkemiz hak ettiği dünyanın ilk 10 ekonomisine girsin, sağlıklı nesiller yetiştirelim."

Gültekin, verilere göre yılda 150 bin kişiye kanser teşhisi konulduğunu belirterek, "Dünyanın pek çok ülkesiyle kıyasladığımızda dünyadaki kanser ortalamasının halen altındayız. Ama bu demek değil ki oh oh diyelim, horon oynayalım, biz bunun önlemini alacağız" dedi.

Reklam
Reklam

Sağlıkta dönüşümde aktif kanser kayıtçılığı merkezleri kurduklarını ifade eden Gültekin, "İl il, sokak sokak hangi hastamız kanser olmuş bakıyoruz. Siz diyorsunuz ya 'baz istasyonu kanser mi yaptı', biz o mahallelerimizdeki olguları tek tek toparlamaya çalışıyoruz. Her geçen gün kanser istatistiklerimiz düzeldi. Bu artışın önemli bir nedeni de buydu. Böyle olunca da bu istatistiklere yansıdı, ama tabi ki gerçek bir kanser artışı da vardır" diye konuştu.

-"Ülkemde görülen kanserlerin 3'de 2'si sigaraya ve obeziteye bağlıdır"-

Gültekin, Türkiye'de erkeklerde en sık görülen kanser türlerinin akciğer, prostat ve mesane, kadınlarda ise meme ve troid kanserleri olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Ülkemde görülen kanserlerin 3'de 2'si sigaraya ve obezitiye bağlıdır. O zaman Çernobil'i de konuşalım ama onu konuştuğumuz kadar sigarayı, obeziteyi de konuşalım. Rize'de dün açık havada bir düğün gördüm, katılanların yüzde 65-70'i sigara içiyordu. Biz bu sigarayı bırakmadan, kilolarımızı vermeden olmaz. Karadeniz'in diğer bölgelerle, İç Anadolu'nun diğeriyle farkı var mı- Yok, böyle bir fark bakanlık verilerimize göre söz konusu değil."

Reklam
Reklam

Gültekin, 2023'de kanseri kontrol altına alabilmek için her vatandaşın taranması gerektiğini vurgulayarak, "Sabaha kadar uyuyamıyorum. 15 milyon vatandaşı taramakla yükümlüyüm ben. Bu farkındalıkla oluyor. Buradan hepinize yalvarıyorum, Rize'de bu konuları tartışalım ama ne olur mamografilerimizi, bağırsak kanseri taramalarımızı göz ardı etmeyelim" dedi.

Doğu Karadeniz'deki kanser sıklığı ile diğer bölgelerdeki kanser sıklığı arasında fark bulunmadığını belirten Gültekin, "Rahim ağzı kanseri yapan HPV virüsü, cinsel yolla bulaşıyor. Nataşalarla artış mı oldu diye baktık Karadeniz Bölgesinde diğer bölgelere göre belirli bir fark bulunmadı" diye konuştu.

-Kürtaj ve sezaryen tartışmaları-

Gültekin, aile planlaması programlarının basın tarafından tartışıldığını, doğrunun da ancak tartışılarak bulunabileceğini ifade ederek, şunları söyledi:

"Bunları tartışıyorsak, her şeyi tartışalım. 30 yıldır kanseri bildirin diye yasa var ama kimse bildirmiyorsa onu da tartışalım, 'niye bildirmiyorsun' diye veya ben uluslararası kitabı olan, 65 tane uluslararası makalesi olan bir adam olarak üniversitede yer bulamadıysam kendime, onu da tartışalım. Niye acaba bu kadar bilimsel çalışan bir adam üniversitede yer bulamıyor veya ben kadınlarıma davet gönderiyorum, bu davetimle mamografiye gelme oranı yüzde 12. Çünkü, 'benim memem normal, niye gideyim' diyor. Niye gelmiyor benim kadınım bunu da tartışalım. Kürtajı da sezaryeni de tartışalım. Tartışmaktan korkmayalım, doğru yolu ancak böyle buluruz."

Reklam
Reklam

Kadın doğum uzmanı olduğunu anımsatan Gültekin, eşinin bir süre önce sezaryenle doğum yaptığını anlatarak, "Hanım korktuğu için sezaryen olmak istedi. Demek ki bende de hata var. Ben kadın doğumcu olarak hanımı normal doğuma ikna edemedim. Bunları tartışmalıyız, tartışmadan doğru yolu bulamayız" dedi.

TAJEV Başkanı Prof. Dr. Cihat Ünlü, projenin önce 2008 yılında Bingöl'de uygulandığını söyledi. Ünlü, vakfın, ülkenin her yerindeki hekimlerin eğitimi ve diğer aktivitelere katılımlarıyla ilgili olarak her türlü çalışma ve çabayı sürdüreceğini belirtti.

Toplantıyı, Rize Vali Vekili Hakan Burak Uz, Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Yılmaz, Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı, Sağlık İl Müdür Mustafa Tepe, TAJEV Sosyal Sorumluluk Projesi Başkanı Doç. Dr. Batuhan Özmen, diğer ilgililer ve vatandaşlar izledi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz