Değişen yaşam koşullarıyla birlikte şeker hastası olan kişi sayısında gün geçtikçe artış görülüyor. Özellikle karbonhidrat ağırlıklı beslenen ve hareketsiz yaşayan insanlarda fazlasıyla görülen diyabeti önlemek için sağlıklı beslenmeye dikkat etmek gerekiyor. Araştırmalar, günde bir bardak sütün diyabet riskini yüzde on azalttığını gösteriyor.
Uzmanlar, ılımlı süt tüketiminin, neredeyse beş milyon İngiliz'i etkileyen duruma karşı korunmaya yardımcı olduğunu buldu.
Araştırmacılar düzenli olarak kırmızı et yemenin tip 2 diyabet geliştirme riskini artırdığını buldu. Diyabet, vücut, esas olarak kilo alımı ve kötü yaşam tarzının bir sonucu olarak şekeri metabolize etme yeteneğini kaybettiğinde ortaya çıkıyor. Şeker hastalığı körlük, felç, kalp krizi, uzuvların kesilmesi gibi tehlikeli sonuçlara yol açıyor.
Şimdi Stockholm'deki Avrupa Diyabet Araştırmaları Derneği'nin yıllık toplantısında sunulacak araştırma, süt ürünleri yemenin hastalığa karşı korunmaya yardımcı olabileceğini gösteriyor. İtalyan ekip, diyet ve diyabet üzerine 13 büyük çalışmayı analiz etti. Günlük bir bardak sütün riskte yüzde on düşüşle, günde 200 gr herhangi bir süt ürününün yüzde beş azalmasıyla ve bir kase yoğurtla yüzde altı düşüşle ilişkili olduğunu buldular. Ancak peynir, balık ve yumurtaların diyabet riskini düşürmekte hiçbir etkisi bulunmuyor.
Napoli Federico II Üniversitesi'nden baş araştırmacı Dr Annalisa Giosuè şunları söyledi: “Süt ürünleri besinler, vitaminler ve şekerin vücut tarafından işlenmesi olan glikoz metabolizmasını olumlu yönde etkileyebilecek diğer biyoaktif bileşikler açısından zengindir. Örneğin, sütteki peynir altı suyu proteinlerinin yemekten sonra kan şekeri seviyelerinin yükselmesini modüle ettiği bilinmektedir."
"Probiyotiklerin glikoz metabolizması üzerinde de yararlı etkiler gösterdiği biliniyor, bu da neden düzenli yoğurt tüketiminin tip 2 diyabet riskinin azalmasıyla ilişkili olduğunu bulduğumuzu açıklayabilir."
Kırmızı etin diyabet riskini artırdığı ve günde 100 gr - yaklaşık yarım küçük biftek tüketenlerde hastalığa yakalanma oranında yüzde 22 artış olduğu bulundu. Dr Giosuè şunları ekledi: “Kırmızı ve işlenmiş etlerin tümü hücrelerin insüline duyarlılığını azaltabilen, kronik düşük seviyeli inflamasyonu ve oksidatif stresi teşvik ettiği bilinen doymuş yağ asitleri, kolesterol ve hem demir gibi bileşenlerin önemli kaynaklarıdır.