Dünya adeta gizemlerle ve keşfedilecek sayısız yerle dolu. İnsanlara ise bu gizemleri çözmek, keşfedilmemiş yerleri keşfetmek kalıyor. Elbette artık ayak basılmamış bir yer bulmak neredeyse imkansız olsa da insanların zamanla değişe ihtiyaçlarıyla doğru orantılı olarak merak edilen yerler de değişiyor. Dünya üzerinden kalan ev gizemini koruyan sayılı yerlerden biri de Surtsey Adası…
İzlanda’nın güney kıyısından yaklaşık 32 kilometre uzaklıktaki bir volkanik ada olan Surtsey Adası, 1963 senesinde 130 metre derinlikte okyanus tabanından başlayarak medyadan gelen volkanik püskürmeler sonucunda oluştu. 14 Kasım 1963 tarihinde başlayan püskürme 5 Haziran 1967 yılında sona erdi. O dönemde adanın boyutu 2.7 kilometrekarelik yüzölçümüyle en geniş halini aldı. Dalga ve rüzgar nedeniyle küçülen ada 2002 yılında 1.4 kilometrekare oldu. Ancak bu adayı özel kılan volkanik patlamalarla oluşması değil; 1967 tarihten itibaren adaya girişlerin yasaklanmasıdır. Adını mitolojik bir karakter olan ateş devlerinin lideri Surtr’den alan Surtsey, bilimsel amaçlar için kullanıldı ve turistler için yasak bir bölge oldu.
Adanın herhangi bir insan müdahalesi olmadan kendi ekosistemini oluşturması bilimsel çalışmaların dikkatini çekti. 1965’te büyük ve boş bir volkanik alanda görülen yosunlar ilk yaşam belirtilerinin izleriydi. Biyoloji ve doğa araştırmalı için oldukça elverişli bir ada olan Surtsey, volkanik hareketler devam ederken 1965 yılında doğal koruma alanı ilan edildi ve yalnızca birkaç bilim insanının girişine izin verildi. Günümüzde de sadece birkaç bilim insanı adaya girebiliyor, bu yüzden Surtsey dünya üzerinde girilmesi yasak olan sayılı doğal alanlardan biridir. Surtsey, 2008 yılında UNESCO Dünya Miras Listesine girdi ve Dünya Mirası ilan edildi.