Sadece organizasyon çalışması var

İSTANBUL (İHA) - TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Başkanı ve TÜBİTAK Deniz Araştırmaları Koordinatörü Prof. Dr. Naci Görür, "Marmara depremi, 'geliyorum' diyen bir depremdir. İstanbul'u depreme hazırlama konusunda sadece organizasyon çalışması yapılıyor" dedi.

Marmara Denizi'nin deprem potansiyelinin incelenmesi konusunda yapılan çalışmaları ve deprem hazırlıklarını İHA'ya değerlendiren Prof. Dr. Naci Görür, "Yapılan araştırmalar dünya standardındadır. Marmara Denizi şu anda en iyi bilinen iç denizlerden biridir. Önümüzdeki günlerde Nis'te sadece Marmara Denizi'ni konu alan bir toplantı yapılacak. Yer bilimcileri bu bölgeyle ilgili çalışmalar yapmakta. Çünkü Marmara Depremi geliyorum diyen bir depremdir" dedi.

Reklam
Reklam

Marmara Denizi'nin doğal laboratuara dönüştürüldüğünü ifade eden Görür, "Bir deprem nasıl gelecek, belirtileri ne olacak, etkileri nasıl hesaplanacak? Bu sorulara cevap bulmak için bilim adamları çalışıyor. Depremle ilgili bilgilerin ilgili mercilere aktarılması hususunda üzerimize düşeni yapıyoruz" diye konuştu.
İstanbul'u depreme hazırlama konusunda sadece organizasyon çalışması yapıldığına dikkat çeken Naci Görür, "Daha çok masa başı ve kağıt üzerinde yapılan çalışmalar var. Bazı bölgelere konteynırlar konulması olumlu bir gelişme. Buralara acil işlem malzemeleri bırakılıyor. Bazı tatbikatların yapılması da iyi. İşin gösterilen tarafları önemli, ancak asıl önemli olanları yapmamanın maskesi olarak kullanılmamalı" dedi.

Görür, "Marmara depremi, 'geliyorum' diyen bir depremdir. Ancak yapılacak ilk şey mal güvenliğinden önce can güvenliğidir. Artık uyarılar gerçekçi yapılmalı. Tedbirler alınırken somut adımlar atılmalı. Binaların güçlendirilmesi kimler tarafından yapılacak? Eğer güçlendirme olmayacaksa tahliyeler nasıl olacak? On binlerce insanın hayatı tehlikede iken, senaryoların yapılması gerekiyor. Hükümet duble yol projesi ile inşaat sektörünü motive ederek canlandırmayı amaçlıyor. Hükümet bununla birlikte, İstanbul'u depreme hazırlama projesini hazırlayıp hayata geçirmelidir. Bu proje bütün ekonomiyi ayağa kaldırır. Çünkü Marmara Bölgesi Türkiye'nin can damarı. On binlerce insanın hayatını kurtarmaya yönelik projeye uluslar arası destek gelecektir. Dünya Bankası'ndan 1.8 milyar dolarlık para, "Marmara Projesi" adı altında İstanbul'da kullanılmak üzere alındığı söylenmişti" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Deprem zararları ve riski konusunda bir çalışma yaptıklarını kaydeden Görür, "Depremin büyüklüğüne göre, oluşacak zaiyatın ilgilerce tahmin edilmesi gerekiyor. Bazı insanlar çıkıp bazı rakamlar söylüyor, ama bunların ne kadar bilgiye dayalı olduğunu bilmiyorum. Bu ülkede bilgiye dayalı olmadan, araştırma yapmadan çok konuşan insanlar arasında bilim adamları da var. 2003 yılında deprem olacağına dair tahminler Türkiye'yi büyücü toplumu durumuna sokuyor. Ben bu tür sorularla muhatap olmayı kendi ülkem adına, bilim adına ciddi bulmuyorum" diye konuştu.