Safranbolu’nun Unesco Dünya Kültür Mirası Listesi’ne Alınmasının 20. Yıl Dönümü

Karabük’ün Safranbolu ilçesinin UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alınmasının 20’nci yıl dönümü, çeşitli etkinliklerle kutlandı.Kazdağlıoğlu Meydanı’nda taş duvar üzerinde hazırlanan "20. Yıl Logosu", Karabük Vali Vekili Abdullah Acar, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Prof. Ahmet Haluk Dursun, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı ve Tarihi Kentler Birliği Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Safranbolu Kaymakamı Murat Bulacak, Kuşadası Kaymakamı Muammer Aksoy, Sapanca Kaymakamı Gökhan Azcan, Karabük Üniversitesi Safranbolu Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Gürbüz ve çok sayıda davetli tarafından açıldı.“BAŞARI HİKAYESİ YAZILMIŞ”Daha sonra Cinci Han’da düzenlenen etkinlik kapsamınında konuşan Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı ve Tarihi Kentler Birliği Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Safranbolu’nun bir başarı hikayesi yazdığını ve Türkiye’ye rol model olduğunu söyledi.Yılmaz, 1940’lı yıllarda Karabük Demir Çelik fabrikalarının burada kurulması ile 1940 ve 1974 yılları arasında 34 yıllık süreçte insanların Safranbolu’ya yönelik ilgilerinin azalması, demir çelik fabrikaları etrafında Karabük’ün oluşmasıyla Safranbolu’yu dolaylı olarak korumayı gerçekleştirdiğini anlatarak, “Safranbolu’da 1974’ten sonra da 1994’e kadar bilinçli olarak koruma fikri ve düşüncesinin gelişmesini sağlamışlar. 1994’ten sonra artık oluşmuş olan bilinç eyleme dönüşmüş ve bugüne kadar Safranbolu’da bir başarı hikayesi yazılmış. Bu işe katkı koymuşların konuşmalarını dinlerken, burada bir başarı öyküsü yazılmış ama bir başarı öyküsü yazıldıktan sonra bence başka bir şeyler de olmuş. Safranbolu bir rol model olmuş. Safranbolu Türkiye’nin her yerine örnek olacak açık hava müzesi haline gelmiş. Koruma bilinci olan, olmayan herkesin ’Safranbolu’ya gidip inceleyelim ve başarı öyküsünü nasıl yapmışlar biz de bunu örnek alalım’ diyerek inceleme çabası içerisine girilmiş. Bu ülkemiz adına gurur tablosu. Başarı öyküsünün rol modeline dönüşmesi insana heyecan duyuran bir sonuca ulaşmış. O bakımdan bu başarı öyküsüne katkı olan herkese teşekkür ediyorum. Konuşmalarda bu başarıyı yazanlar, ‘bu başarı öyküsünün önündeki itici güç olan isimler değildir, tüm Safranbolu halkı’ dediler. Halkın katkısı ile olacak bir iştir. Korunmuş olan yapılmış olan binalar değildir. Safranbolu yaşam biçimidir. Safranbolu bütün hayatın içindeki iyi ve kötü günlerle ilgili topyekun bir kültürel birikiminde günümüze taşınması hadisesidir. Bu da halkla olur. O bakımdan ben de burada çok heyecan duydum” dedi.Safranbolu Belediye Başkanı Dr. Necdet Aksoy ise, Safranbolu’nun geçmişinde çok önemli köşe taşları bulunduğunu söyleyerek, “Bu köşe taşlarından en önemlisi belki de Dünya Miras Listesi’ne alınması ve sonrasında atılan adımlardır. Safranbolu Dünya Miras Listesi’ne girmezden öncesinde de Kültür Bakanlığımız tarafından 1970 yılında başlayan izlenme, restorasyon ve iyileştirme çabalarına alınmış bir kenttir. Nihayetinde 1994 yılının Aralık ayı içerisinde Dünya Miras Listesi’ne girmeyi başarmıştır. Bu liste içerisinde bulunmakla Safranbolu, kendi değerini uluslararası alanda ifade etme hakkına sahip olmuştur” diye konuştu.Kültür Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun da bir şehrin nasıl oluştuğu, diğerlerinden nasıl farklılaştığını anlamak için Evliya Çelebi’yi iyi okumak gerektiğini belirterek, “Hala kıymetini anlayamadığımız bir kaynağımız var o da Evliya Çelebi’dir. Bir şehir nasıl olur, nasıl diğerlerinden farklılaşır, bunu anlamak için Evliya Çelebi’yi iyi okumak lazım. Evliya Çelebi o normları, o kıstasları çok açık bir şekilde ortaya koymakta. Bağlık, bahçelik ne kadardır ona bakılır. Evinin, avlusunun, duvarının taş işçiliğinden başlar, taç kapısının yüksekliği, kitabesinin olup olmadığı, dışında ’Ya Hafız’ı var mı yok mu? Ona bakılır. ’Ya Hafız’ evi sigortalıyor. Osmanlı döneminde ilk sigorta hareketlerinin yaşandığı sırada bir sigorta şirketi sigorta eksperini gönderiyor İstanbul’a, piyasa araştırması yapacak. Sigorta eksperinin verdiği rapor çok güzeldir. ’Burada bize ekmek yok. Bizden önce ’Ya Hafız’ diye bir sigorta şirketi gelmiş hepsini sigortalamış’ diyor. Bu ortaya koyuyor her şeyi. UNESCO bir tarafa ama Evliya Çelebi’nin o şeyi çok açık. Burada Safranbolu’nun 20 yıl bir şey değil. İstanbul, Göreme, Divriği 30. yılını kutlayacak. Safranbolu’nun başka bir özelliği var. Safranbolu bizim evlerimizin ve kültürümüzün değerini anlatıyor. Safranbolu bir örnek teşkil etti” ifadelerini kullandı.Açılış konuşmalarının ardından "UNESCO’da 20 Yıl" konulu söyleşi düzenlendi.