Sağdıç: Yunanistan askerlerin tutuklanmasından cesaret alıp Türkiye'yi uyarıyor

İkinci Poyrazköy davasının ilk duruşması başladı. Bazı sanıklar ve avukatları, heyetin çekilmesini, aksi durumda heyetin reddi talebinde bulundu. Sanık Koramiral Kadir Sağdıç, Yunanistan’ın Deniz Kuvvetleri’nde çok sayıda amiral ve albayın tutuklanmasından cesaret alarak Kıbrıs’taki doğal kaynaklarla ilgili araştırma sahalarında Türkiye’nin haklarına karşı uyarılarda bulunma cesareti gösterdiğini savundu.
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya 5’i tutuklu 10 sanık katıldı. Duruşmada mahkeme başkanı Vedat Yılmazabdurrahmanoğlu, iddianamenin kabul edildiği kararını okudu ve kimlik tespitini yaptı. Bu işlemin ardından başkan Yılmazabdurrahmanoğlu, usule ilişkin avukatlara ve sanıklara söz verdi.
Koramiral Kadir Sağdıç’ın avukatı Murat Ergül, iddia edilen delillerin sahte ve komplo ürünü olduğunu, bu yönde bir çok kez bilirkişi raporu alarak mahkemeye verdiklerini söyledi. Daha önce mahkemeye iki kez dilekçe verdiklerini anlatan Ergül, ilk dilekçede manipülatif olduğunu savunduğu belgelerin delil olarak değerlendirilmemesini istediklerini, ikinci dilekçede ile de iddianamenin usule uygun ollmadığı, sanık hakların çiğnediği gerekçesiyle reddedilmesini talep ettiklerini belirtti.
Bu dilekçeyi bir kez daha mahkemeye sunan Ergül, “Müvekkilim hakkında lehe olan deliller toplanmamıştır. Soruşturma sırasında ifadesi dahi alınmamıştır. Bu iddianameyi sakatlamaktadır. Poyrazköy iddianamesi ile bu iddianame taban tabana zıt. Mahkeme birbirine zıt iki iddianameyi kabul etmiştir. Mahkemeye saygımız sonsuz. Ama hukuka aykırılıkların gözden kaçırılması, basında sanıklar aleyhine yıpratıcı haberler yapılması mahkemenin hukuksuzlukları görememesine sebep olmuştur. Dolayısıyla adil yargılama yapılamayacağı kanaati oluşmuştur. Önce davadan çekilmenizi aksi durumda da heyetin reddini talep ediyoruz.” dedi.
Sanık Kadir Sağdıç da avukatının iddialarını tekrarladı ve emniyetin tespit tunaklarında yanlı, yargıyı yanıltıcı yorumlara devam ettiğini savundu. Dönemin hukuksuzluğun hüküm sürdüğü karanlık bir dönem olduğunu ileri süren Sağdıç, savcının yeni HSYK’ya rüştünü ispatlamak için var gücüyle çalıştığını iddia etti.
Hiçbir suçu olmadan terör örgütü elebaşının iki katı cezanın kendisine reva olmadığını belirten Sağdıç, hukukun yanlış istemesiyle kul hakkı yeneceğini ve halka telafisi mümkün olmayan zararlar açacağını söyledi. Bu iddiasını güncel bir örnekle açıklayacağını belirten Sağdıç, “Dün gazetelerde yer aldı. Ekonomik iflastaki Yunanistan bile ordumuzun, özellikle amiral ve subaylarının yarısı tutuklu Deniz Kuvvetlerimizin durumundan cesaret alıp Kıbrıs bölgesindeki doğal rezevrlerle ilgili araştırma sahaları konusunda ulusal haklarımıza karşı uyarılarda bulunma cesareti gösterdi.” dedi.
Sağdıç da heyetin reddi talebinde bulundu.
Bazı sanıkların avukatı Hüseyin Ersöz de müvekkillerinin Poyrazköy davasında da sanık olduğunu, suçlamalar ve delillerin aynı olduğunu savundu. Bunun hukukta yeri olmadığını kaydeden Ersöz, iki iddianame arasında çelişki bulunduğunu öne sürdü. “Şüpheli ifadesi alınmadan iddianame hazırlanır mı?” diye soran Ersöz, “İddianame önüne geldiğinde mahkeme buna dikkat etmez mi?” dedi. Avukat Ersöz de bu gerekçelerle heyetin reddi talebinde bulunduklarını ifade etti.
Duruşma diğer avukatların ve sanıkların usule ilişkin talepleriyle devam ediyor.