ELAZIĞ (AA) - Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Elazığ'daki depremde yaralananlara ilişkin, "Hastanelerimizde yatarak tedavi edilen 7'si yoğun bakım olmak üzere 64 yaralımızı servislerimizde takip ediyoruz." dedi.
Bakan Koca, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ile Elazığ Valiliği kriz merkezinde düzenlenen basın toplantısında, depremin ardından sağlık anlamında akut müdahale dönemini artık geride bırakarak, afet planlamasının ikinci evresine odaklanmaya çalıştıklarını söyledi.
İlk dönemde UMKE ve 112 Acil Sağlık ekiplerinin yaralıların kurtarılmasına, hastanelerde gerekli müdahalelerin yapılmasına odaklandıklarını kaydeden Koca, ikinci evrede de daha çok halk sağlığını koruma, hastanelerde kalan yaralıların tedavilerinin tamamlanması, psikososyal destek başta olmak üzere sağlık hizmetlerinin yüksek ulaşılabilirlikle sunulmasını planladıklarını belirtti.
Deprem dolaysıyla 1607 kişinin yaralı olarak başvurduğunu, bunlardan 1543'ünün taburcu olduğunu bildiren Koca, "Bu dönemde şu an hastanelerimizde yatarak tedavi edilen 7'si yoğun bakım olmak üzere 64 yaralımızı servislerimizde takip ediyoruz." diye konuştu.
Depremde enkaz altından çıkarılan 2,5 yaşındaki Yüsra Yıldız ve annesi ile binanın enkazından 17 saat sonra yaralı olarak kurtarılan Azize Çelik'in tedavilerine değinen Koca, şunları kaydetti:
"Yüsra bebeğimiz ve annesinin halen yoğun bakım şartlarında tedavisi devam ediyor. Genel durumları iyi. Birkaç gün içerisinde serviste takibe alınacak. Azize Çelik, dün itibariyle yoğun bakımdan servise alındı. Kendilerini ziyaret ettim. Genel durumu son derece iyi, bu anlamda ciddi bir sorunu yok."
Toplu yerleşim bölgelerinde ve çadırların yoğun olduğu çadır kent bölgelerinde sahra hastanesi ünitelerini hızla oluşturduklarını aktaran Koca, şu ana kadar 9 üniteyi açtıklarını bildirdi.
Bu üniteleri çocuk hekimi, dahiliye başta olmak üzere psikolog ve psikiyatristin yer aldığı 24 saat usulünce acil ikinci basamak hizmetlerinin yapıldığı yerler olarak planladıklarına işaret eden Koca, bu merkezlere müracaat eden hasta sayısının 600'e ulaştığını aktardı.
- "Afetzedeler açısından bu dönemde psikososyal destek son derece önemli"
Bütün ilçelerde mobil sağlık ekipleri oluşturduklarını ifade eden Koca, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Taburcu etiğimiz hastalara da evde sağlık hizmetlerini vermeye devam ediyoruz. Şu an Elazığ'da 23, Malatya'da 19 ekiple evde sağlık hizmetini sürdürüyoruz. Elazığ'da bu ekip sayısını 30'a çıkarmayı planladık. Özellikle afetzedeler açısından bu dönemde psikososyal destek son derece önemli. Sahra ünitelerimizde yoğun olarak psikolojik travma korku ve kaygı şikayetleriyle karşılaşıyoruz."
Bakan Koca, vatandaşların normal yaşantı sürecine geçişlerini kolaylaştırmak için proaktif bir yaklaşım içinde olduklarını, özellikle psikososyal destek için eğitim almış meslek elemanlarını, çocuk ve ergen psikiyatri uzmanlarını görevlendirdiklerini vurguladı.
Elazığ'da Fethi Sekin Şehir Hastanesi ve Malatya'da erişkinler için Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde, çocuk depremzedeler için de Turgut Özal Tıp Merkezi'nde ek hizmet sunumuna başladıklarını dile getiren Koca, riskli gebelere ulaşılarak muayenelerinin yapıldığını anlattı.
Koca, "Riskli gebeler hastanelerimizdeki anne otellerinde ihtiyaç olan durumda misafir ediliyor. Ayrıca çadırlarda kalan hamile ve emziren annelere psikolojik destek amaçlı ebe, hemşire ve psikologdan oluşan destek ekipleri oluşturuldu." diye konuştu.
- "Karbonmonoksit zehirlenmelerine karşı dikkatli olmamız gerekiyor"
Afet durumlarında güvenli su, atık bertarafı ve haşere artışı gibi konuların yönetilmesinin önemli olduğuna değinen Koca, sözlerini şöyle tamamladı:
"Olası bir salgının, enfeksiyon artışının önüne geçmek için de planlama ve hazırlıklarımızı tamamladık. Bu anlamda öncelikle şebeke suyunun kullanılabilir olup olmadığını incelemek üzere halk sağlığı laboratuvarlarımızda şebeke suyu numuneleri incelendi. Numunelerin şu an hepsinin normal olduğunu söyleyebilirim. Bunun dışında su depolarının dezenfeksiyonu yapıldı. Ayrıca bölgedeki illerde bulunan ambalajlı su tesisleriyle görüşülerek ihtiyaç halinde sevk edilmek üzere stoklar oluşturuldu. Son olarak özellikle çadır ve konteyner bölgelerinde ısınmak için kullanılan yakıtlara ve karbonmonoksit zehirlenmelerine karşı dikkatli olmamız gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum."