ANKARA (ANKA) - Oral Lazer Uygulamaları Derneği Başkanı Uzman Doktor Nükhet Berk, çocukların ileride sağlam dişlere sahip olması için flor tabletin oldukça önemli olduğunu belirterek, "Bebeklere doğduğu andan itibaren bizim önerimiz flor tabletin verilmesidir. Tabletin belirtilen dozlarda, diş hekimlerinin önerisi doğrultusunda şeker gibi aileler tarafından çocuğa verilmesi, ağızdaki mevcut süt dişerlini ve çıkacak olan daimi dişerlini çürüğe karşı koruyacaktır" dedi.
Oral Lazer Uygulamaları Derneği Başkanı Uzman Doktor Nükhet Berk, ANKA'ya yaptığı açıklamada, bebeklere doğduğu andan itibaren flor tabletin verilmesi gerektiğini söyledi. Diş hekimi Berk, "Flor tableti yaşa göre değişir. ama 0-25 miligramdan, 1 grama kadar çıkan dozlarda diş hekimlerinin önerisi doğrultusunda şeker gibi aileler tarafından çocuğa verilmesi, ağızdaki mevcut süt dişerlini ve çıkacak olan daimi dişerlini çürüğe karşı koruyacaktır. Bu da hem kişiye çürük koruması olarak yansıyacak hem de Türk ekonomisine bir katkı sağlayacaktır" dedi.
Önemli olanın çürük ya da diş eti hastalığı oluştuktan sonra değil; hastalık başlamadan önce önlemini almak olduğuna işaret eden Uzman Doktor Berk, "Bu son derece ucuz bir yöntemdir ve bize geri dönüşü son derece olumlu olacaktır" diye konuştu. Dr. Berk, şunları söyledi:
"Flor tablet eczanelerden edinilebiliyor. Çok da ucuz. Aylık tablet 2.5 YTL. İnanılmaz bir koruma sağlıyor. Çocuk doktorlarının bir kısmı bu flor tablet uygulamasından korkuyorlar. Çünkü florun fazlası da zarar. Ama bizim verdiğimiz dozu ancak 100 katı aldığı zaman zararlı doza ulaşılıyor. Verdiğimiz dozun yanlışlıkla 2 katı alınsa o bile zarar vermiyor. Doğal olarak yeşil yapraklı sebzelerde var; ancak çocuklar bunları çok yemiyor. O nedenle Avrupa ve Amerika'da, koruyucu hekimlik adına, süte, çikolataya veya meyve suyuna karıştırıp öyle veriyorlar. Ama Türkiye'de hiçbir şey de katılmış flor yok. 3 yaşa kadar günde bir tane, 3-5 yaş arası 2 tane, 5-7 yaş arası 3 tane, 7 yaştan sonra da 4 tane tablet olarak verilmesi öneriyoruz. 16 yaşa kadar kullanılabilir. Bunun en önemli özelliği çocuk tableti ağzına alıp çiğniyor. Suyla yutmasını değil; şeker gibi ağızda çiğnemesini istiyoruz. Hem ağızdaki mevcut dişleri etkiliyor, hem de kana karışarak daha çıkmamış olan dişlerinin mine yapısının daha kuvvetli olmasına yardımcı oluyor. Bazı çocukların dişleri peynir gibidir, erir denir. Çünkü yeterince flor yok. Daha sağlam bir dişin çürümesi de daha zor oluyor. Tadı da çok güzel, tableti şeker gibi kıtır kıtır yiyor çocuk. Tek sorun flor tableti içildikten hemen sonra süt verilmemesi. Çünkü süt etkisini ortadan kaldırıyor. Bir zarar vermiyor; ama etkisini ortadan kaldırıyor."
-İLK ÇÜRÜYEN DİŞLER AZI DİŞLERİ-
Diş hekimi uzmanı Nükhet berk, florun tablet dışında jel olarak uygulanabileceğini de söyledi. İlkokul çağındaki çocuklara uygulanabilecek jel uygulamasının da önemine işarer eden Dr. Berk, şöyle devam etti:
"Flor tabletin dışında, çocukların tüm dişleri çıktıktan sonra diş hekimi kontrollerine götürüldüğünde önerilecek şey, tüm mevcut dişlere lokal olarak uygulanan yine koruyucu tedavi olarak flor uygulamasıdır. Birinci azı dişleri çıktığı dönemde, yani 6-7 yaşlarında hem aileler hem çocuk en arkadan gelen dişlerin kalıcı diş olduğunun çok da farkına varmazlar. Özellikle bu dönemde de o arka bölgeler çok iyi temizlenemediği için tüm yapılan istatistikler de ilk çürüyen dişlerin bu azı dişleri olduğu saptanmıştır. Bu dönemlerde de 6-7 yaşlarında da çocukları diş hekimine götürür, azı dişlerinin özel bir koruyucu ile kaplanmasını, hiçbir yoğuntucu uyucu alet kullanmadan özel sürülen oje ile o dişleri çürüğe karşı direncinin arttırılması da yine koruyucu hekimlik adına ileride çok daha fazla masraflara yol açmamak adına çok önemlidir."
-GÜNDE İKİ KEZ İKİŞER DAKİKA-
Dr. Berk, Türk halkının diş bakımına önem vermediğinin altını çizerek, "Günde en az iki sefer ve en az ikişer dakika diş fırçalanmasını öneriyoruz" dedi. Çok dikkat edilmesi gereken noktalardan birinin de çocuklara yatarken tatlı gıdalar verilmemesi olduğunu ifade eden Uzman Doktor Berk, şunları söyledi:
"Asla ve asla tatlı gıdalar verilmemeli. Hatta uyumaya giderken süt dahi verilmemeli. Ancak, çocuk süte alışmışsa onlara da şekersiz süt verilmesini öneriyoruz. Eğer bir şey yediyse en azından arkasından bir bardak su içmesinin çok üzerinde durulması lazım. Yatmadan önce bir şey yenmemesi gerekiyor; ama ola ki yeniyor ve fırçalanamıyorsa hiç olmazsa bir bardak su içsin, ağzını çalkalayıp öyle yatsın. Ayrıca öğlen okullarda yemek yiyen çocuklar da pek dişlerini fırçalayamıyor. Onlar da hiç olmadı yemeklerden sonra içme suyunu ağzına alıp çalkalayarak içmeleri, dişler üzerinde yiyecek artıklarının takılmamasına yardımcı olacaktır. Türk insanı ancak dişi ağrıyınca diş hekimine gider. Halbuki bizim koruyucu hekimlik adına uyguladığımız şey diş ağrımadan gidilmesi. Çünkü, diş ağrıyınca ya kanal tedavisine ya da çekime gidiyordur. Pek çok kişinin basit doldurulacak çürüğü ağrımadan ilerliyor. Ağrıdığı zaman da artık işin sonuna gelinmiş oluyor. Koruyucu hekimlik ve erken tanı diş sağlığında önemli."