| Bir haftadır olası bir düzeltmenin yaşanması gerektiğini ve bu düzeltmenin yaklaşık teknik yerlerini yazıyorum. Bu beklentimi yazarken de, bunun sonraki daha yüksek olmasını beklediğim yeni yükselişler öncesindeki teknik düzeltme olacağını da belirterek, olursa bu realizenin teknik açıdan sağlıklı olacağını yazdığımı da biliyorsunuz. Bu beklentilerime rağmen Borsa İstanbul Endeksi'nin yükselmesine şaşırdığımı da biliyorsunuz. Dün ise yurt dışının ve Moody's'in de açıklamalarının baskısı ile satışlar gördük. Tv. yorumlarını sizler gibi ben de takip ediyorum. Bir kaç gündür endeks için 90 binli rakamlar yoğun bir şekilde dile getiriliyordu. 1 Kasım beklenti yazımda döviz bazında zirve açıklamaları ile 90 Bin'li seviyeleri ben de dile getirdim. Ama öncesinde olması gerekenin bir teknik düzeltme olduğunu yazdım. Dün ve bugün izlediğim tv. yorumlarında ise endeks için hemen karanlık senaryolar anlatılmaya başlandığını görüyorum. Sizlerden ricam, bu tarz hızlı fikir değişmelerini abartarak yorumlayanlardan çok fazla etkilenmeyiniz. Yorumcuların tarzlarına ve açıklamalarını dikkatle takip ediniz. Tutarsızlıkları dikkate almayınız. Yoksa çok yanlış hareketler yapabilirsiniz. Lütfen 1 Kasım tarihli **''Kırılan Rekorların Mutsuzluğu Yaşanıyor''** yazımı yeniden okuyunuz. O yazıda endeks için gelecek beklenti hedefi göreceğiniz gibi, öncesinde olması gereken düzeltme oranını da göreceksiniz. Ayrıca lütfen sıkılmayın, bu yazıdan sonra 8 Kasım tarihli **''Beklentiler Bitti, Gerçekler Yine Karşımızda''** yazımı da okuyun. Bu yazıda da, olası realize seviyelerini ve bunun teknik bir gerekçe ile olması gerektiğini okuyuacaksınız. Hatta aynı yazıda Dow'un da olası düşüş desteklerini de okuyacaksınız. Kaldı ki, önceki hafta Dow'a özel bir yazı ile Olası DOW düşüş riskine dikkat çekmiş olduğumu da görebilirsiniz. Dün Obama, yeni vergilerden bahsedince, beklediğim teknik düşüş bir anda hızlanarak gerçekleşti. **İyi de şimdi bunları neden yazıyorum?** Emin olun bana ''Aferin Aydın nasıl da bilmişsin'' demeniz için yazmıyorum. Tüm bu yazılarımı önceden, henüz bu yansımalar olmadan yazıyorum ki, sonrasında tahmin ettiğim beklentileri yaşamaya başlarsak, bunlara hazırlıklı olmanız ve sebebini bilerek yaşayacaklarınızda paniklememeniz için yazıyorum. Yoksa dinlediğiniz anlık yorumlar nedeniyle ciddi yanılgı ve panikler yaşayabiliyorsunuz. Bunu peşinen elimden geldiğince, olabilecekleri önceden doğru analiz yapabildiğimce engellemeye çalışıyorum. Biliyorsunuz Fitch sonrası hemen diğer ratingçilerden de not artışı beklentisi yaratıldı. Benim notumuzun çok daha üstünde olması gerektiği düşüncemi biliyorsunuz. Ama özellikle yakın beklenti olan 21 Kasım toplantısında Moody's'in şimdilik bu not artışına gitmeyeceğini, ABD seçimleri sonrası Suriye riskinin nasıl şekilleneceğini görmek isteyebileceğini yazmıştım. Ama buna karşılık 3 ile 6 ay arasında yeni bir artışın gelebileceği beklentimi belirtmiştim. Yaratılan bu ekstra beklenti karşısında, dün Moody's şimdilik düşüncelerimizde bir değişiklik yok deyince, 21 Kasım'da ya da öncesinde Moody's'ten not artmayacak düşüncesi hakim oldu ve bu durum da satışlara neden oldu. **O ya da bu sebepten yaşanabilecek realize teknik açıdan sağlıklıdır. Ama düşüncelerinizi önceden şekillendirmez, günlük düşünenlerden olursanız, oyunu yazanlardan değil, izleyenlerden olmaktan öteye gidemezsiniz.** Lütfen yazıları uzun diye sıkılmadan okuyunuz. Bugün cari açık verileri ve İşsizlik rakamlarımız gelecek. Türkiye'nin kendi verilerinde çok ciddi bozulma olmadığı takdirde, ekstra korkulara kapılmaya gerek olmadığını düşünüyorum. Ama müsaade edelim de, ara sıra da bu tip düzeltmeler olabilsin. Yoksa en başta bankaları alanların dışında hiç kimse hisse alamadan bu gidişi izlemek zorunda kalır. Düzeltmeler olsun ki, yeniden banka öngörülerinde bulunabilelim. Tüm yaşananlar ve yazdıklarım paralelinde güne düşüşle başlamamız çok muhtemel. Olası seviyeleri yazılarda göreceksiniz Yeni alımların seviyesini tespit etmeyi bekliyorum. Bu seviyelere geldiğimizi düşündüğüm zaman, yine artan öngörülerimi paylaşmaya başladığımı göreceksiniz. Destek-Direnç Tablosu'nun veri artışı bu sürecin habercisi olabilir. Aydın Eroğlu |