Şah Damarı Hastalıkları Felç Ve Görme Kaybına Neden Olabiliyor

Şah damarı hastalıklarının felç ve görme kaybına neden olabileceğini belirten uzmanlar, hastalık ile mücadelenin büyük...

Şah damarı hastalıklarının felç ve görme kaybına neden olabileceğini belirten uzmanlar, hastalık ile mücadelenin büyük önem taşıdığını, hastanın hikayesi alınarak yapılan rutin kontrollerle bu hastalığın doğuracağı ciddi sonuçların önüne geçilebileceğini kaydediyor.Acıbadem Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Ahmet Tulga Ulus, hasta muayenesinin yanında basit bir ultrasonografi ile konuyu açıklığa kavuşturmanın son derece basit olduğunu belirterek, böylece çok önemli birtakım fonksiyonların hasar görmeyeceğini kaydetti.Prof. Dr. Ulus, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, şah damarı hastalığının son derece önemli olduğunu belirterek, "Bu konuda çok hastayla mücadele ediyoruz. Ancak, tabii bizim gördüğümüz buz dağının üst kısmı, buz dağının alt kısmında çok daha büyük bir hasta kitlesi var. Bunları tabii hastalar, felçle, inme dediğimiz veya görme kaybıyla, kuvvet azlığı ile geliyorlar. Aslında bizim rutin hasta kontrollerimizde bu problemi tespit etmek çok basit ve kolay. Hasta muayenesinin yanında, basit bir ultrasonografi ile ucuz ve güvenilir bir tetkikle bu konuya açıklığa kavuşturmak son derece basit. Böylece hastanın hem ölüm riski azalmış olur, felç gibi, görme kaybı gibi çok önemli birtakım fonksiyonlarımız daha çok hasar görmeden yakalayabiliriz" ifadelerini kullandı."Basit bir kuvvet kaybından ciddi bir felce kadar değişebiliyor""Bu hastalar rutin yıllık kontrollerinde bakabiliriz ya da hastalar maalesef bazı şikayetlerle bize geldiklerinde tespit edebiliyoruz" diyen Prof. Dr. Ulus, "Basit bir kuvvet kaybından ciddi bir felce kadar değişebiliyor. Çünkü, çok önemli bir organ beyin ve iki tane sağlı sollu damarla besleniyor. Bu damarların da tıkanıklığı bütün damar tıkanıklıklarında olduğu gibi son derece vahim sonuçlar doğurabiliyor. Bu problem ortaya çıkmadan önlemler almak bizim için önemli" şeklinde konuştu.Hastanın hikayesinin alınarak muayene edilmesinin önemine işaret eden Prof. Dr. Ulus, "Hastaların da dikkat etmesi gereken hususlar var. Hastanın yaşı, vücudunda sahip olduğu yaşıyla son derece orantılı. Bacak damarlarımızdaki problem gibi beyine giden damarlardaki problemler de sigara içmeyle, şeker hastalığıyla, aile öyküsüyle, kanımızda dolaşan yağlarla son derece alakalı. Bunlardaki problemler de tabii ki tetikliyor bunu" açıklamasında bulundu."Erken tespit önemli"Ulus, erken tespitin önemini vurgulayarak, "Eğer hasta bir problemle karşılaşmadıysa damardaki daralma miktarı önemli. Daralma miktarı çok yüksekse biz buna da müdahale ediyoruz veya hastanın şikayeti varsa ve daralma da önemli miktardaysa yine bunlar da ayrı bir müdahale kapsamında değerlendiriliyor. Burada iki tane tedavi yöntemi var, ya biz ameliyat ediyoruz ya da stent takıyoruz bu damarlara. Elbette ki bugün için ameliyatın başarısı stentten bir adım daha önde. Özellikle ilk 30 gündeki inmesiz ve ölümsüz yaşam oranları neredeyse iki katı stente göre. O yüzden bizim birinci tercihimiz ameliyat. Elbette ameliyat edemediğimiz, riskler olan hastalara stent uyguluyoruz" dedi.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: