Sahile vuran bu satırları kaldırabilir misiniz?

İzmir’in Dikili ilçesinden geçen 5 Ocak günü denize açılan ve fırtınada botları batan 31 mültecinin cansız bedeni sahile vurdu

Facianın ardından sahile vuran Suriyeli bir genç kıza ait günlük, sığınmacıların yaşadığı dramın bir başka boyutuna ışık tuttu. Yürek burkan satırlar, çoğu kez rakamdan ibaret olan sığınmacıların, umutları, acıları, hayal kırıklıkları ve aşklarıyla birer 'insan' olduğunu hatırlattı.

Ege Denizi’nde son yılların en büyük mülteci facialarından biri geçen 5 Ocak günü yaşandı.

Dikili Salihleraltı’ndan denize açılanların içinde bulunduğu bot, fırtınanın da etkisiyle alabora oldu ve aralarında çocuklar ile kadınların bulunduğu 31 kişinin cesedi Dikili ile Altınova arasındaki sahillere vurdu.

Reklam
Reklam

Facianın hemen ardından kumsalda bulunan Arapça yazılı ıslanmış bir defter de DHA muhabirlerine ulaştırıldı. Defterdeki Arapça yazılar tercüme ettirildiğinde, yarım kalan bir aşk hikayesiyle karşılaşıldı.

SEVGİLİSİ ALMANYA'YA GİDİYOR, O KALIYOR

Bir genç kızın son iki yılını anlattığı günlük şeklinde tutulan defterde, iki gencin savaş ortamından kaçıp Türkiye’ye gelmeleri anlatılıyor. Genç kızın günlükteki anlatımına göre, sevdiği Besil adındaki erkek, İzmir’de kendisini bırakıp Almanya’ya geçmeyi başarıyor. Sevdiği adamın ardından umut yolculuğuna çıkan genç kız, deftere adını yazmadığından ölen 31 kişinin arasında olup olmadığı bilinmiyor.

BÜYÜK AŞKTAN GERİYE ISLAK SATIRLAR KALDI

Deniz suyundan sayfaları ıslanıp yıpranan günlükte, Suriyeli genç kızın umutsuzca sevdiği Besil’e duyduğu büyük aşkı anlatılıyor. Bir bölümünde 2013, bir bölümünde de 2015 yılına ait satırlar okunabilen günlükte, Suriyeli kadın, ülkelerindeki iç karışıklık zamanında başlayan aşkını anlatıyor. Çatışma ortamında ailesi Şam’a kaçan sevgilisi Besil’in yanına gitmesi, ardından birlikte Türkiye’ye gelip, sonrasında terk edilmesinin acısını da satırlara döküyor.

Reklam
Reklam

İŞTE O SATIRLAR

Suriyeli genç kız Almanya’ya ulaşan Besil’in hayatta olduğunu sosyal medyadan öğrenince yaşadığı duyguları şöyle kaleme döküyor:

"Senin Facebook’una bakıyorum. Açık olduğunu görünce, sanki yeniden hayata başlıyordum, çok seviniyorum. Senden uzak kaldığım günlerde, bin defa ölüyorum. Senden uzak olduğum zaman, normal insan gibi yaşayamıyorum, ölü gibiyim."

UMUTSUZ AŞK

Kendisini terk eden sevgilisine sık sık sitem eden Suriyeli genç kız, acısını şöyle ifade ediyor:

"Beni, sevgisiz bir kadın gibi gördün. Beni bırakıp Avrupa’ya gittin. Sen zalim bir insansın. Benim ne kadar sıkıldığımı, üzüldüğümü biliyor musun? Oraya gidince benden kurtuldun mu? Kalbimde, canımda yaşıyorsun. Her dakika seninle beraber olmak istiyorum. Seninle beraber yaşıyorum."

"BİR GÜN BU YAZILANLARI GÖRECEKSİN"

Günlüğünde yazdıklarının, sevdiği adam tarafından bir gün okunacağını da uman Suriyeli genç kız, günlüğünde şu satırlara çaresizliğini ortaya koyuyor:

"Bir gün bu defterde neler yazdığımı sen de göreceksin. O zaman gelecek bu defteri, okuyacaksın. Bu sevgide sen, benim kadar yorulmadın. Seni unutmalıyım biliyorum ama unutamıyorum. Çok özledim, yüreğim seni görmek istiyor. Sesini duymak istiyorum. Benden çok uzaktasın. Sen gittiğin yerde yeni hayat yaşıyorsun. Yeni insanlarla birliktesin. Ben ise, seni unutmadım, yüreğimde boşluk var, senin gibi bir adamı bulamadım. Senden başkasını sevemedim." (DHA)

Reklam
Reklam

_

Aylan Kurdi_

Alan Kurdi ya da Türkçe'de ilk rapor edildiği biçimiyle Aylan Kurdi (Arapça: آلان الكردي) (d. 2012 Kobani - ö. 2 Eylül 2015 Bodrum), Kürt asıllı Suriyeli çocuk. Üç yaşındaki Kurdi, 2 Eylül 2015'te ailesi ile birlikte Muğla'nın Bodrum ilçesinden Yunanistan'ın İstanköy adasına şişme botla geçmeye çalışırken annesi ve kardeşi ile birlikte boğularak hayatını kaybetti. Doğan Haber Ajansı muhabiri Nilüfer Demir'in çektiği Alan Kurdi'nin cansız bedenini gösteren fotoğraf Türkiye ve uluslararası kamuoyunda infial yarattı. TÜM AYLAN HABERLERİ İÇİN TIKLAYIN!

Anahtar Kelimeler: