Sakat kızı şok eden karar!

Geçen yıl bir otomobilin çarpması sonucu sakat kalan genç kızı, mahkeme yüzde 60 oranında kusurlu bularak, avukatlık ücreti ve mahkeme masrafı olan 5.5 milyar lirayı ailenin ödemesine hükmetti.

Geçen yıl okul dönüşü yolun karşısına geçerken bir otomobilin çarpması sonucu 45 gün yoğun bakımda kalan Zehra Sarıkaya'nın beyni zarar görürken, yüzünde kısmı felç, işitme kaybı ve kolunda kalıcı hasar oluştu. Şoför hakkında tazminat davası açan genç kız ve ailesi evlerine icra gelince ikinci büyük şoku yaşadı. Mahkeme genç kızı yüzde 60 kusurlu bularak, avukatlık ücreti ve mahkeme masrafı olan 5.5 milyar lirayı ailenin ödemesine hükmetti.

1.5 yıldır kızını tedavisi için hastane hastane dolaşan baba Haydar Sarıkaya, kazanın geçen yıl Mart ayında olduğunu kaydederek, "Okul dönüşü yaya geçidinden geçerken araç vuruyor havaya yükseliyor yere düşünce bir daha vuruyor ve 22 metre ileriye atıyor. Çocuğumuz öldü diye ambulansla hastaneye kaldırılıyor. Ailece hastaneye gidince polis nasıl rapor tuttuysa 22 metre ileride kaza olmuş gibi gösteriliyor. Bizim elimizde kamera görüntümüz, şahidimiz olduğu halde bunların hiçbiri mahkemede delil olarak kabul edilmiyor. Sonuçta mağdur olduk. Evimize avukatlık ücreti adı altında icra geldi. Kızımız 45 gün yoğun bakımda yattı. Ömür boyu kalıcı rahatsızlıkları var. Beyinde, kolda, kulakta hasar var. Ömür boyu okul hayatı bitti. Buna rağmen suçlu biz olduk. Mahkeme bizi yüzde 60 suçlu gösterdi. Neymiş? Çocuk yaya geçidinden 22 metre ilerdeymiş. Mübarek araba vurunca çocuk 22 metre ileriye gitmiş. Bilirkişi bunun kamera görüntülerini hiç izlememiş, şahitleri de dikkate almamış. Mağduruz. Hem sakat kalan benim kızım hem mağdur edilen benim. Bu nasıl adalet, bu nasıl kanun? Kızım ömür boyu ilaç almak zorunda. Almazsa sürekli su içiyor ve sabaha kadar tuvalete gidiyor. Kolunu açamıyor. Benim çocuğumun giden gençliği ne olacak? Yüce adaletten doğru karar vermesini istiyoruz" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Mahkemenin verdiği kararın etik olmadığını savunan Haydar Sarıkaya, "Geldiler. Evimizdeki her şeyi hacze yazıp gittiler. Onu ödeyecek gücüm de yok. Ben bugüne kadar kızım için 30 milyar lira para harcadım. Ben devlet kurumunda işçiyim. Yüksek gelirli bir kişi de değilim" dedi.

Psikolojik tedavi gören Zehra Sarıkaya ise, "Ağzımda kısmı felç olduğu için ağzım kayıktı. Herkes bana bakıyordu. Fizik tedaviye gittim. Devamlı elektrik aldım, yüksek voltajlı elektrik. Bir elbise giyip de güzel bir şekilde duramıyorum. Kolum açılmıyor. İş yaparken işime engel oluyor. Ben grafik ve tasarım bölümü öğrencisiyim. Duraliti tutup resim çizemiyorum. En ufak iş yaparken elimden düşüyorum. Sol tarafımda konuşanı zor duyuyorum yada hiç duymuyorum. Yürürken aksıyorum. Gün geliyor tartışmada olduğum insanlar diyorki sen sus ağzın bir yanda burnun bir yerde diyor. Devamlı olarak düşüp bayılıyorum" diye konuştu.

Eve kazadan dolayı icranın gelmesi üzerine büyük şok yaşadığını belirten genç kız, "Daha yürüyemiyorum benim evime icra için gelmiş" dedi. Sürekli tedavi olmak için hastaneye gittiğini anlatan genç kız, kazadan sonra kendisine çarpan sürücünün kan parası altında helalleşmek istediğini ancak kendisinin adalete güvenerek dava açtığını ifade etti. Zehra Sarıkaya, "Adalet mülkün temelidir diyorlar ya adalet hiçbir şeymiş ben bunu gördüm" dedi.

Reklam
Reklam

Kazanın olduğu geçen yıl Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi'nde öğrenim gören Zehra Sarıkaya, vücudunda meydana gelen ağır hasardan dolayı mesleğini yapacak durumda olmadığını belirterek, "Geleceğe dair bir umudum yok" dedi.