İSTANBUL (İHA) - İstanbul'da iki sinagog, HSBC Bank Genel Müdürlüğü binası ve İngiliz Başkonsolosluğu'na yönelik düzenlenen, 61 kişinin ölümüne ve 500'den fazla kişinin de yaralanmasına sebep olan bombalı saldırılarla ilgili olarak 50'si tutuklu 69 sanığın yargılanmasına bugün İstanbul DGM'de devam ediliyor. Bugün görülen 3. oturumda Cumhuriyet Savcısı, sanıklardan Ahmet Aslanoğlu, Yusuf Dural ve Ziya Çelik'in tahliyesini talep etti. Mahkeme heyeti ise, sadece Ahmet Aslanoğlu'nun tahliyesine karar vererek duruşmayı erteledi.
Verilen ilk aranın ardından söz alan sanıklar Yusuf Dural ve Muhammed-ül Emin Bastın'ın avukatı Osman Karahan, dosyanın görevsizlik kararı verilerek İstanbul Adliyesi'ne gönderilmesini istedi. Karahan, "Ülkemizde mahkemede yaşanan bu krize sebep olacak bir kriz olmadı. Irak'ta bile Saddam Hüseyin 7 Temmuz'da yargılanacak. Bizde ise davanın esasa girmesi için 1.5 yıl beklenmiş olacak. Feridun Uğurlu, Yusuf Polat ve Harun İlhan'ın, her geçtikleri yerde selam verdiklerinin tutuklanmasıyla bu dava 69 sanıklı olmuştur. Tüm dünya ve Türkiye sizden bu konuda suçlu ve suçsuzun ayrılacağı bir karar bekliyor" dedi.
Karahan, savunmasını şöyle sürdürdü:
"Yusuf Dural, Feridun Uğurlu'nun bilgisayarına tesadüfen bakmış bir kişidir ve bu yüzden tutuklandı. Diğer müvekkilim Muhammed-ül Emin Bastın, Ensar El İslam Grubu haricinde hiçbir yapıda adı geçmeyen biridir. El İslam Kuzey Irak'ta bir aşirettir. Türkiye'nin dostu olan tek aşirettir. Müvekkilimle birlikte Kuzey Irak'a gidenler tutuksuz yargılanıyor. Müvekkilimin sadece çifte vatandaş olduğu için tutuklandığını düşünüyoruz."
Söz alan sanık Yusuf Dural, Kocaeli Üniversitesi'nde bilgisayar öğretmenliği bölümünde okuduğunu ve tutuklu yargılandığı için onurunun kırıldığını söyledi. Dural, "İkinci öğretimdeyim. Derslerim akşam. Geceleri oturup gündüzleri uyuyorum. Boş olduğum zamanlarda da bilgisayarla ilgileniyorum. Örgüt üyeliği gibi bir durum için zamanım yok. Feridun Uğurlu ile 4 yıl içinde toplam 10 kere görüştüm. Uğurlu, bilgisayar almak için benden yardım istedi. Ben de bilgisayarı almasına ve bilgisayarının kurulmasına yardım ettim. Uğurlu'dan herhangi bir şekilde mail almadım. Tahliyemi talep ediyorum. Ben sınavlarıma jandarma nezaretinde giriyorum. Arkadaşlarımın gözünde bu durum tecrit altında olmam anlamına geliyor. Bu da benim onurumu kırıyor. Haketmediğim bir davranış oluyor" dedi.
Habib Aktaş'ın yurtdışından DGM Başsavcılığı'na gönderdiği iddia edilen CD'nin incelenmesi için avukatlara verilmesi konusu ve tahliye talepleri konusunda görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı, Cemile Aktaş'ın avukatı İlhami Sayan'ın duyum olarak açıklayıp merak ettiğini belirttiği konularla ilgili başsavcılığa dilekçe ile müracaat ettiğinde kendisine bilgi verilebileceğini söyledi. Savcı, tahliyeye ilişkin ise sanıklardan Ahmet Aslanoğlu, Yusuf Dural ve Ziya Çelik'in suç vasfının değişmesi gözönüne alınarak tahliye edilmesini, diğer sanıkların da kaçma ihtimali gözönüne alınarak tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi.
Verilen kısa aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, sadece Ahmet Aslanoğlu'nun tahliyesine, diğer sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.