Salgını bilmişti! Dünya hakkındaki kehanetleri tüyler ürpertiyor

Dünya oluşumundan itibaren oldukça değişik ve anlaşılması zor olaya sahne olmuştur. Peki bu değişimler daha öncesinde ön gören insanların var olabileceğini hiç düşündünüz mü? Tarihsel süreç içinde Nostradamus, Shipton Ana ve Baba Vanga gibi isimler yüzlerce yıl öncesinden geleceğe dair söyledikleriyle gündeme gelmeyi başardı. Sizler için onlar kadar popüler olmayan ancak kehanetleriyle merak uyandıran Mitar Tarabich’in ön görülerini araştırdık.

Dünyanın genelinde büyük bir popülerliğe ulaşmamasına rağmen Mitar Tarabich, 19.yy’daki politik olayları ve 2.Dünya savaşı ön görüleri doğru çıkan bir isim. 1829 yılında Kremna adı verilen küçük bir Sırp köyünde doğan Mitar, çocukluk dönemlerinden itibaren geleceğe yönelik söyledikleriyle insanların dikkatini çekti.

KEHANETLERİNİ BİR DEFTERE KAYDETTİ

Yaşadığı köyde geleceğe dair söylediklerinin çıkması halkın onunla daha çok ilgilenmesine neden oldu. Rahip Zahari Zaharich (1836-1918), Tarabich'in kehanetlerini, küçük bir deftere kaydetti. Bulgar ordusunun 1943 yılında Tarabich’in evini yakması sonrasında bu kehanet defterinin bir kısmı yok oldu. Şu anda, kehanetleri içeren bu orijinal metin, rahip Zaharich'in torunlarından olan Dejena Malenkovicha'nın ailesinde korunuyor. Kehanetlerin büyük bir kısmı, Sırbistan'ın 19.yy'daki politik olayları ile ilgilidir. Kahinin son dönemini kapsayan ön görüleri karanlık kehanetler olarak isimlendiriliyor.

Reklam
Reklam

İKİNCİ DÜNYA SAVAŞINI BİLDİ

Kosova ve Arnavutluk’un yeni birer millet olarak kendilerini bulacağını ifade eden Tarabich’in en önemli kehaneti aslında İkinci Dünya Savaşı’na dairdi. Tarabich, “Sınırlarımızda,yeni bir millet ortaya çıkacak.Sel sonrası çıkan otlar gibi hızla büyüyecekler.(Kosova ve Arnavutlar) onlar iyi ve dürüst olacaklar.Birbiri için birer kardeş misali endişe duyacaklar.Ve biz her şeyi bildiğimizi ve bir şeyler yapabileceğimizi sanıp kendimizi aldatacağız;ve yeni bir kaderle onları çevreleyeceğiz.Lakin hepsi boşuna...Çünkü onlar sırf kendilerine güvenirler.Tatsızlıkların kaynağı bu milletin cesaretidir. İkinci Büyük Savaş sonrası,dünya barış ve bolluk içinde yaşamaya başladığı zaman,her şey acınası bir hayal ve kandırmaca olacak.Çünkü çoğunlukla,Tanrı unutalacak ve sadece beyinlerine tapacaklar..Ve siz;peder,insan zekasının Tanrı hikmetine ve bilgisine kıyasla ne denli küçük olduğunu biliyorsunuz.Denizdeki tek damladan bile azdır.” dedi.

TELEVİZYONU ANLATTI

Televizyonun icat edilmesinden yıllar öncesinde içinde görüntüleri barındıran bir kutunun varlığından söz eden Tarabich, “Adamlar,bir kutucuk icad edecekler.İçinde görüntülerle ilgili tertibatlar bulunacak. Ama aletler,artık hayatta olmayan benimle irtibata geçemez..Halbuki görüntü cihazları,o hayata saç tellerinin birbirine yakınlığı kadar yakın olacaklar.. İnsan bu görüntü cihazları sayesinde dünyada olan biten her olayı izleyebilecek. İnsanlar,yerin derinliklerinde kuyular açacaklar ve altın elde edecekler.(Petrolün diğer bir adı:siyah altındır).Bu altın,onlara ışık,hız ve enerji sağlayacak ve dünya gözyaşı içinde boğulacak..;çünkü yüzeyde,derinliklerde olduğundan fazla altın bulunacak.Dünya bu açık yaralardan dolayı zarar görecek.İnsanlar tarlada çalışmak yerine,her yeri kazıyacaklar. Doğru ve yanlış yerleri.Fakat bu güç ve enerji,haberleri olmaksızın çevrelerinde duruyor olacak.Çok sonraları,asıl enerjiye ulaşabilecekler ve her yeri kazmanın ne kadar aptalca olduğu anlaşılacak.Bu güç,(yenilenebilir enerji) insanoğlunun içinde de var olacak;fakat keşfedilmesi ve kullanıma geçmesi için uzun zaman geçmesi gerekecek.Böylece insan,kendini bilmeden,tanımadan uzun zaman yaşayacak.” diye konuştu

Reklam
Reklam

“ADİL OLMAYANI ATACAĞIZ”

İnsanların manevi değerlerinden zaman içinde uzaklaşacağını belirten Tarabich, “İnsanlar, temiz havadan,tanrısal tazelik ve güzellikten haz etmeyecekler ve sadece kariyerlerini büyütme peşinde koşacaklar.Kimse,bunları yapmaları için zorlamıyor;onlar gönüllüdür.. Sırbistan'da,kadını erkekten ayırt etmek olanaksız hale gelecek.Hemen herkes aynı şeyi giyecek.Bu felaket,sınırların ötesinden(Amerika) gelerek,uzun zaman devam edecek.Damatlar kim olduklarını bilmedikleri gelinleri alacaklar. İnsanlar,amaçsızca günlerini geçirirken,kayıp ruhlar gibi olacaklar.Babasının,dedesinin kim olduğunu bilmeyen çocuklar doğacak.Her şeyi bildiklerini sanırken,aslında tüm olup bitenden habersiz olacaklar. Kendi topraklarımızdan gittiğimiz zaman kuzeye yöneleceğiz.Ve aptalca davranışımızı idrak ederek dönüşüm geçireceğiz.O zaman aramızdan,adil olmayanı atayacağız.” ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam

SALGINA İŞARET ETTİ

Tüm dünya,garip bir hastalıkla boğuşacak ve kimse ona tedavi bulamayacak. Herkes,ben biliyorum,çok akıllıyım,bilim adamıyım der ama kimse bir şey bilmez. İnsanlar düşünüp duracaklar ama doğru sonuca ulaşmaları olanaksızdır. Çare, Tanrı'nın yardımıyla,etrafımızda ve içimizdedir. İnsan,başka gezegenlere gidince,cansız çöllerle karşılacak.(Mars) Ve Tanrı'dan daha zeki olduğunu sanacak.Orada,Tanrı'nın sonsuz barışı dışında bir şey göremeyecek;fakat kalbinin sezgisiyle onu,bütün güzelliğini ve hikmetini hissedecek.İnsanlar kulelerle Ay'a ve yıldızlara seyahat edecekler.Canlı hayat arayacaklar fakat bizimkine benzer bir hayat bulamazlar.O canlı hayat orada olacak lakin onu göremezler. Canlı hayatın ne olduğunu anlayamazlar.Tanrı'ya inanmadan oraya giden kişi(belki de Armstrong olabilir),döndüğünde şöyle diyecek:''Siz,Tanrı'nın adını şüphe ile ananlar,benim bulunduğum yere gidin ve Tanrı zekasının ve gücünün ne olduğunu görün.

Anahtar Kelimeler: