Sanayiciler Üretim Endeksindeki Artışa Temkinli Yaklaştı

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, Haziran ayındaki sanayi üretimi artışının olumlu ancak, hedeflenen büyümeyi sağlamaktan uzak olduğunu belirtti.MTSO Başkanı Aşut, geçtiğimiz günlerde açıklanan Haziran 2013 Sanayi Üretim Endeksi konusunda yazılı bir açıklama yaptı. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretiminin bir önceki aya göre yüzde 1,4; önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4,2 arttığını ifade eden Aşut, artışın kapasite artışını göstermesi anlamında olumlu ancak, hedeflenen büyümeyi sağlamaktan uzak olduğunu kaydetti. Ekonomik krizin etkilerinin hala hissedildiğine işaret eden Aşut, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki büyük siyasal ve ekonomik sıkıntıların etkileri de düşünüldüğünde, Türk sanayicisi ve girişimcisinin hala bu sert küresel rekabette yerini muhafaza etmesinin, üretmeye, ihraç etmeye ve istihdam yaratmaya devam etmesinin takdire şayan olduğunu vurguladı. Suriye ile Ortadoğu’ya açılan kapının kapandığına da dikkat çeken Aşut, “Kuzey Afrika ve özellikle Mısır’ın yaşadığı sıkıntılar hem bu pazarda payımızı azaltmış hem Afrika’nın arka hinterlantına ulaşmamızı engellemiş hem de Suriye’yi by-pass ettiğimiz alternatif yollarımızı kapatmıştır. Ekonomimizin yüzde 95’inin küçük ve orta ölçekli KOBİ’ler olduğunu düşündüğünüzde böyle bir manzarada Türk sanayicisinin kendisini yenilemesi, üretmeye ve yeni pazarlar bulmaya devam etmesi tekrar ediyorum takdire şayandır” dedi.“SANAYİ RAKAMLARI ABARTILMADAN YORUMLANMALI”Sanayi verilerinde aylık artış ve azalmaların abartılmadan yorumlanması gerektiğinin altını çizen Aşut, “Aylık rakamlara ne fazla sevinmeli, ne de felaket tellallığı yapmalıyız. Sanayiciler ve devletimiz bu anlamda realist olmalı ve gerçekçi hedeflere yürümelidir. Bu anlamda artık bir sanayi strateji belgemiz var bunun artık uygulama aşamasına yoğunlaşmalıyız. Evet, rakamlarda az da olsa artış var. Peki, karlarda aynı artış var mı? Üretiyoruz ama kazanıyor muyuz? Ne yazık ki sanayicimiz koşu bandında koşan biri gibi. Koşuyoruz ama mesafe alamıyoruz. Türk sanayicisi artık taşeron olmaktan kurtulmalıdır. Türk sanayicisi işin hamallığını yapmamalıdır. Bunun yolu düşük ve orta teknolojili üretimden, katma değer yaratan, yüksek teknolojili üretime geçmektir” ifadelerini kullandı.“YENİ SANAYİ DEVRİMİNİ YAKALAMAKTA GECİKMEMELİYİZ”Dünyanın yeni bir ekonomik modele doğru gittiğini, yeni bir sanayi devrimi yaşandığını dile getiren Aşut, şöyle devam etti: “ICT yani, bilgi ve iletişim teknolojilerinin merkezde olduğu yeni bir dünya oluşuyor. Bu anlamda bu yeni sanayi devrimini yakalamakta gecikmemeliyiz. Rakamlara baktığımızda, yüksek teknolojili ürünlerin üretimindeki artış sevindirici. Özellikle Mersin ihracatında yüksek teknolojili ürünler gittikçe artıyor. Bunun arkasında teknopark aracılığı ile doğru kurgulanan sanayi-üniversite işbirliği var. Bunun arkasında sanayi strateji belgesi var. Bunun arkasında dünyayı okuyan girişimcimiz var. Ancak yetmez. Artık yerel yönetimler de bu işin bir parçası olmalıdır. Yerel yönetimler ne yazık ki kentin yüksek teknolojili üretimini bırakın, kentlerimizin ekonomik hiçbir alanında yerel yönetimleri göremiyoruz. Gelişmiş dünyada bu işler böyle oluyor.”Sanayi üretiminde aylık azalmalar ve artışlar olabileceğinin altını çizen Aşut, şunları kaydetti: “Biz yıllık ortalamaları daha gerçekçi buluyoruz. Bu rakamları günlerce konuşmak yerine, artık işin merkezine odaklanmalıyız. Kabuğu bırakıp öze odaklanmalıyız. Yani doğru eğitim, bilgi ve iletişim teknolojilerini ekonomiye sokmak, yenilikçiliği bırakmamak ve katma değer yaratacak Ar-Ge faaliyetlerini hızlandırmak odak noktamız olmalıdır. Beyinler değişmeden üretimin şekli değişmez. Sanayici, devlet, üniversiteler ve yerel yönetimler bu yeni sanayi devrimini iyi okumalıdır.”