Anne Marianne ve 16 yaşındaki Julie Bremnes'in birbirine gönderdiği, Norveç basınında yayımlanan mesajlar şöyle:
[
-Julie: "Burada insanlar ölüyor."
-Anne: "Julie, merak ediyorum. Polis yolda. Beni arayabiliyor musun?"
-Julie: "Hayır. Polise burada ortada dolaşan bir delinin herkese ateş ettiğini söyle. Acele etsinler."
-Anne: "Polisin haberi var. Çok sayıda telefon almışlar. Düzelecek. Polis bizi oradan arıyor. 5 dakikada bir hayatta olduğuna dair bir işaret ver lütfen."
-Julie: "Tamam. Çok korkuyoruz."
-Anne: "Biliyorum canım. Saklandığın yerde kal, bir yere ayrılma. Polis yolda. Ölü ya da yaralı görüyor musun?"
-Julie: "Kıyıdaki kayalıklarda saklanıyoruz. Çok korksam da panik yapmıyorum."
-Anne: "Biliyorum canım. Seninle gurur duyuyoruz. Silah sesleri duyuyor musun?"
-Julie: "Hayır"
Anne ile kızı arasındaki ikinci mesajlaşma da şöyle:
-Julie: "Polis burada."
-Anne: "Ateş eden kişi polis üniformalı, dikkat et. Şimdi ne oluyor?"
-Julie: "Bilmiyoruz."
-Anne: "Şimdi konuşabilir misin?"
-Julie: "Hayır. Hala ateş ediyor."
-Anne: "Bütün televizyonlarda bundan bahsediliyor. Tüm dikkat Utöya'da. Dikkat et. Mümkünse adaya git ve büyükbabanla kal."
-Julie: "Hala hayattayım"
Mesajlaşma daha sonra şöyle sürüyor:
-Julie: "Hala silah sesleri duyuluyor, bu yüzden çıkmaya cesaret edemiyoruz"
-Anne: "Tamam. Televizyona göre oradakileri tahliye ediyorlar."
-Julie: "Birinin hemen gelmesini umuyoruz. Daha yakalanmadı mı?"
-Anne: "Terörle mücadele polisi orada. Onu yakalamaya çalışıyor."
-Julie: "Tamam."
Anne ile kızı arasındaki bir diğer mesajlaşma da şu şekilde:
-Anne: "Tatlım, orada mısın?"
-Julie: "Evet. Helikopterler üzerimizde uçuyor."
-Anne: "Sizi gördüler mi?"
-Julie: "Suda insanları arıyorlar, henüz bizi bulmaya gelmediler."
Söz konusu mesajlaşma şöyle devam ediyor:
-Julie: "Haberlerde ne söyleniyor?"
-Anne: "Polis Utöya'ya doğru gemiyle de geliyor. Ateş açanla ilgili kesin bilgi yok. Sakin olun. Birinin sizi bulmasını bekleyin."
-Anne: "Tamam, onu yakaladılar."
AA