-I-
Şanlıurfa Van'ın Neresindedir?
Geçtiğimiz hafta sonu Türkiye genelinde ön lisans ve orta öğrenim mezunları için Kamu Personeli Seçme Sınavları yapıldı.
Adaylar başvuruları esnasında ikişer sınav merkezi tercihi yaptılar. Merkezlerin birinin dolu olması halinde diğerinde sınava gireceklerdi. Her iki merkezin de dolu olması durumunda da yaşadıkları yerlere en yakın diğer illere ya da ilçelere gönderilebileceklerdi.
Van ve Erciş'i tercih eden oğlumun sınavı Şanlıurfa'ya çıktı. İlimizden ve bağlı ilçelerden başkalarının da sınav merkezinin Şanlıurfa olduğunu öğrendim.
Bir deprem felaketi geçiren ilimizde okulların bir kısmı yıkılmış, bir kısmı onarımda olduğu için adaylar il dışında bir yerlere atanmıştı. Felaketzede gençlerden bir kısmı pozitif ayrımcılık beklerken tam tersi ile karşılaşmıştı.
Oğlum da, öğrendiğim kadarıyla diğerlerinin bir kısmı da gidip sınava girmediler.
Olayları hep siyasetle yoğurarak yorumlayan tanıdıklarımdan biri durumu bölge gençlerinin önünü kesmeye yönelik bir politika olarak değerlendirdi.
İki yılda bir yapılan, iş ve aş sahibi olabilmek anlamında işsiz gençler için hayati önem taşıyan böyle bir sınavda işin başındakiler gençlerin bir kısmının oraya gidecek paralarının bile olamayacağını, böyle uzak yerlere daha önceden gidip sınav yerinin öğrenilmesi gerektiğini ve bunun da bir maliyeti olacağını, kimi darlıkların ve zorlukların bu gençlerin morallerini bozup sınav başarılarını olumsuz etkileyeceğini hesaplamamış olamazlar.
O zaman yukarıdaki durumlara birilerinin açıklık getirmesini, başta sınava gidemeyen mağdurlar olmak üzere onların yakınlarına ve herkese izah etmelerini beklememiz yanlış olmaz.
Belki sormasam daha iyi olacak ama içimde ukde kalmasın diye soracağım, acaba bu hafta sonu yapılan sınavlarda mesela Ege Bölgesinde Van ve Şanlıurfa kadar uzak iki ilin birinden diğerine adayın tercihi olmaksızın gönderilen çok kişi ya da birileri de var mı?
Bu arada aklıma gelmişken, oğlumun Şanlıurfa'da yaşayan bir arkadaşı sınav yeri tercihi olarak Van yazmış ve Van'da sınava girmiş. Hani bir çiçekle bahar olmaz ama onu olsun kendi yerleşim yerinde sınava alsalardı da, onun yerine Van yazmış biri daha Van'da sınavına girebilseydi nasıl olurdu diye de sorayım bari. :)
-II-
Olumsuza Odaklanmak
Konusu insan olan alanlarda çalışanlar, insanların olumlu ve olumsuz iç ve dış etkilere açık olduklarını olumlu etkilerin insanı canlandırdığını, moralini yükselttiğini; olumsuz olanların da moralini bozup insanı maddi manevi zora soktuğunu bildirirler. Gündelik yaşamda da biz, hepimiz bunun doğru olduğunun çok sayıda örnekle tanığı oluruz.
Her sabah işe gitmeden önce dinlediğimiz haberlerdeki cinayet, terör ve trafik kazası haberleri, bindiğimiz minibüste gürültülü bir şekilde çalınan arabesk şarkılar, önceki günlerde çözemediğimiz sorunlarımızla, hala etkisinde olduğumuz anlaşmazlıklar çok azımız farkında olsak da, bizi hep olumsuza odaklanmaya yönlendirir.
Dün bir arkadaşım, geçen yılların birinde sabahın erken saatinde işe gidebilmek için bulduğu tek vasıta olan öğrenci minibüsünde şoförün arabesk dinlediğini, bunun çocukları etkilediğini kırmadan şoföre anlatabilmek için kendisinin epeyi zorlandığını söylemişti. Söz buraya gelmişken paylaşmadan edemedim.
İnsanlar birbirlerinden etkilenirler. Diğerlerinin sevinçleri ile sevinir, neşeleri ile neşelenir ve yine diğerinin derdi ile dertlenirler. Bizler de gündeme getirdiğimiz ve gündemimizde tuttuğumuz sıkıntılı konularla, söylediğimiz karamsar şarkılarla, yakınmalarımızla çevremizdeki insanların morallerini düşürürüz. Güven verici, umut dolu sözler ve yaklaşımlarla, esprilerle, neşemizle de onların morallerine olumlu katkıda bulunuruz.
Bu anlamda, beklenen ve güzel olan meşaledeki ışığın, olumlu, yapıcı, canlandırıcı şeyleri paylaşmaktır. Sevgi, dostluk, kardeşlik ekseninde bir araya gelebilmek, işleri kolaylaştırmak, sorunları çözmektir. Umut verici, ufuk açıcı, üretken ve mutlu kılıcı şeylere odaklanmaktır. Birer birer ve birlikte büyüyüp çoğalmak ve her anlamda zenginleşmektir.
Yaşadığımız koşullar, içinde bulunduğumuz çevre, karşılaştığımız zorluklar nasıl olursa olsun ışığa doğru yürümekten başka çaremiz yoktur. Geri kalmak, karanlığa yürümek ne bize, ne çevremizdekilere yarar sağlamayacaktır.
24/09/12
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz