"Urfa Şehir Surları"nın önemli bir bölümünü oluşturan 2 bin metrekare alana sahip müzede tarım ve hayvancılığın gelişimini temsil eden mumyalar ve tarihi mekanların maketleri bulunuyor. Müzeyi ziyaret edenler ise tarihe yolculuk yaparak şehrin geçmişi hakkında bilgi sahibi oluyor. Yemek kültürü, sosyal yaşantı, müzik kültürü ve çocuk oyunlarına kadar kentin geçmişten günümüze gelenek ve göreneklerinin yaşatıldığı müzede kuşçuluk, taş ustalığı ve değirmencilik gibi birçok meslek de görsel olarak anlatılıyor.
Yemek kültürü, sosyal yaşantı, müzik kültürü ve çocuk oyunlarına kadar kentin geçmişten bugüne gelenek ve göreneklerinin yaşatıldığı müzede kuşçuluk, taş ustalığı ve değirmencilik gibi birçok meslek de görsel olarak anlatılıyor.
Şanlıurfa'nın önemli simaların da tanıtıldığı mekanda kentte yaşadığına inanılan peygamberlerin hayatı sesli olarak anlatılıyor. Müzede ayrıca "tarihin sıfır noktası" olarak nitelendirilen Göbeklitepe, Hazreti İbrahim'in doğup büyüdüğü ve ateşe atıldığı yer olarak rivayet edilen Balıklıgöl ve dünyanın sayılı barajlarından Atatürk Barajı'nın 3 boyutlu maketleri bulunuyor.
Kurtuluş Savaşı sırasında kenti işgal etmek isteyen düşmana karşı halkıyla topyekun direniş gösteren ve bunun üzerine 11 Nisan 1984'te TBMM tarafından "Şanlı" unvanı verilen kentin tarihini merak edenler, söz konusu müzede tarihi yolculuğa çıkıyor.
Turizmde 2019'un "Göbeklitepe Yılı" ilan edilmesiyle yerli ve yabancı turistlerin yoğun olarak ziyaret etmeye başladığı kentte, "Kent Müzesi" de sektöre önemli katkı sunuyor.
GÖBEKLİTEPE YILI SAYESİNDE ZİYARETÇİ SAYISI ARTTI
Şanlıurfa Kent Müzesi Sorumlusu Hamdullah Közcü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentte son yıllarda müze sayısının arttığını ve bu durumun turizme önemli katkı sunduğunu ifade etti.
Kent Müzesi'nin de kentin tarihini tüm yönleriyle ele aldığını ve bundan dolayı çokça ziyaretçi ağırladığını dile getiren Közcü, şöyle devam etti:
"Burası halk arasında tarihi Mahmutoğlu Kulesi olarak biliniyor. Tarihi yapının geçmişi, kale burcunun üzerinde Ermenice yazılı kitabeden anlaşılıyor. 1100'lü yıllarda Haçlı Kontluğu döneminde Bey Kapısı Surları üzerinde inşa edilmiş önemli bir yapı. Uzun yıllar atıl durumda kalan söz konusu mekan 2014'te restore edilerek hizmete açıldı. Müzemizde Şanlıurfa'nın tarihi, kültürü, gelenek-görenekleri, giyim-kuşam, kullanılan takılar gibi kentimizi her yönüyle anlatıyor. Ziyaretçi yoğunluğumuz iyi seviyede özellikle hafta sonları çok sayıda kişi buraya geliyor ve herkes çok beğeniyor. İnsanlar burada faklı bir duygu yaşıyorlar. Özellikle 2019'un Göbeklitepe Yılı ilan edilmesinden sonra ziyaretçi sayımız çok arttı. Şanlıurfa'ya gelen grupların yüzde 80'i mutlaka müzemizi ziyaret ediyor. Bu durum da bizleri sevindiriyor. Herkesi bu güzel yapıyı görmeye Urfa'nın geçmişine yolculuk yapmaya davet ediyoruz."
MÜZELERİN TURİZME KATKISI ÖNEMLİ
Bölgesel Turist Rehberler Odası Başkanı Müslüm Çoban ise müzelerin turizm açısından önemine değinerek, Şanlıurfa'ya gelen ziyaretçileri, kent geçmişini öğrenmeleri açısından Kent Müzesi'ne getirdiklerini söyledi.
Ziyaretçilerin burada farklı duygular yaşadığına dikkati çeken Çoban, "Bölgede turizm yoğunluğu geçen yıldan itibaren çok iyi durumda. Müze sayısı arttıkça gelen misafirlerin gezip göreceği mekanlar çoğalıyor. Bu da Şanlıurfa'da konaklanan gün sayısını artırıyor. Özellikle gençlerin ve öğrencilerin müzelere ilgisi var. Bu anlamda Kent Müzesi de bizim için ayrı bir önem taşıyor." dedi.
Ailesiyle müzeyi ziyaret eden 55 yaşındaki Mustafa Yıldız da burada geçmişe yolculuk yaptığını ve birçok şeyi gözünde canlandırdığını belirterek, emeği geçenlere teşekkür etti.